Fransa'da FO-Sante Sendikasının Sağlık Hizmetleri Federal Sekreteri Gregory Leduc, ülkede hastaların ve sağlık personelinin karşı karşıya kaldığı sorunları, hastanelerdeki aksaklıkları ve sağlık alanındaki grevleri değerlendirdi.
COVID-19 salgını öncesinde de Fransa'da sağlık sektörünün ciddi zorluk yaşadığına dikkati çeken Leduc, "Kamusal hizmet yapan kurumların rezervleri olmalı. Bugün art arda gelen hükümetlerin ekonomik politikaları, hastaneleri özel şirket yönetir gibi bir hale soktu." dedi.
Fransa’da sağlık sistemi 'sancılı bir dönem' geçiriyor
Leduc, hastanelerde yeterli stok olmaması dolayısıyla COVID-19 salgını sırasında zaman zaman malzeme sıkıntısı baş gösterdiğine değindi.
Leduc, aşıların yapılmaya başlanmasıyla COVID-19 salgınına bağlı kriz aşılmaya başlanmışken bronşiolit salgınıyla acillerin tekrar dolup taşmaya başladığını belirterek "Acillerin durumunu, oluşan kuyrukları görüyoruz, bununla birlikte diğer servislerde de ciddi zorluklar yaşıyoruz." ifadesini kullandı.
Fransa'da sağlıkta çözümsüz kalan sorunlar personeli yıldırdı
Hükümetin çözüm sunmaması nedeniyle bıkkınlık yaşayan hastane personelinin grev kararı aldığını anlatan Leduc, ülkede yaklaşık 10 hastanenin acil servisinde hemşirelerinin yüzde 80 ila 90'ının yıprandıkları için hastalık izninde olduğu bilgisini paylaştı.
Ülkede 200 bin sağlık personeli eksikliği bulunuyor
Leduc, ülkede kamu hastanelerinde çalışan 1 milyon kadar sağlık personeline karşın eksik olduğunu, bunun için 200 bin ek personel alımı daha talep ettiklerini ifade etti.
Hasta bakıcıları için de ücret artışı talep ettiklerini söyleyen Leduc, ek personel alınarak çalışma koşulları iyileştirmediği takdirde, hasta bakıcıların mesleği bırakmaya devam edeceğini vurguladı.
Pratisyen hekim eksikliği
Leduc, onlarca yıldır doktor eksikliği yaşandığına işaret ederek ayrıca farklı bölgelerde pratisyen hekim yokluğu nedeniyle hastaların acil servislere akın etmeye başladığını anlattı.
Fransa’da pratisyen hekimler, çalışma koşullarının iyileştirilmesi için gösteri düzenledi
Fransa'da nüfusun yaşlandığına ve ortalama yaşam süresinin uzadığına dikkati çeken Leduc, bu durumun "daha fazla kanser ve kronik hastalık" anlamına geldiğini ifade etti.
Bu durumun ayrıca insanların acil servislere beklemesine yol açtığının altını çizen Leduc, "(Acil servislerde) hastalar hemen tedavi edilmedikleri ve gecikmeler olduğu için mortalite veya morbidite oranı da artıyor." dedi.
"Genellikle acile geldiğinizde 8 saatten önce çıkamıyorsunuz, 24 saat veya 48 saat kadar da kalabiliyorsunuz." diyen Leduc, ayrıca hastanelerdeki sorunlar nedeniyle böbrek sondası değiştirme süresinin 7-8 haftaya çıktığını, bunun da enfeksiyon riskini artırdığına vurgu yaptı.
Leduc, son zamanlarda hastanelerde sedyede ölenlerin sayısının çoğaldığına işaret etti.
Hastanelerde 20 yılda 80 bin yatak kaldırıldı
Yatakların doluluğu sebebiyle teşhisi konulan hastaların gerekli servise iletilmeden önce beklemek zorunda kaldığını söyleyen Leduc, "Servise girebilmek için bir yatağın boşalması beklenmeli." dedi.
Fransız hastanelerinde 20 yılda 80 bin yatağın kaldırıldığını söyleyen Leduc, COVID-19 salgın döneminde bu sayının 4 bin 500 olduğunu, bu süreçte farklı sektörlere yönelen veya hastane dışında çalışan hasta bakıcılar olduğunu belirtti.
Ülkede yaklaşık 2 bin kamu hastanesi, 3 bin 500 kamu yaşlı bakım evi, yaklaşık yüzde 10 ile 20 arasında hemşire eksiği olduğunu kaydeden Leduc, mesleğini değiştirmek için eğitim talep eden hemşirelerin sayısında artış yaşandığını aktardı.
Fransa'da sağlık krizini protesto eden doktorlar stetoskop bıraktı
Leduc, Fransa'da haftalık çalışma saatinin 35 saat olduğunu ancak personel eksikliği nedeniyle hastane personelinin daha fazla çalışmak zorunda kaldığını kaydetti.
Personelin ek çalışma saatlerinin ücretinin artırıldığını ve maaşlarda aylık 189 avro net artış yapıldığını ifade eden Leduc, hemşirelerin aylık ortalama maaşının 2 bin 500 avro olduğunu, bunun kıdeme göre farklılık gösterdiğini söyledi.
Leduc, "Artık hastanede mümkün olduğunca az vakit geçirmek gerekiyor, üstelik hastaneler havalimanlarına dönüştü. Şöyle ki, valizinizle geliyorsunuz ve hemen gidiyorsunuz. Sizi ameliyat ediyoruz ve evinize gidiyorsunuz." dedi.
Gregory Leduc, ülkede ayakta tedavi oranının yüzde 40-45 olduğunu ifade etti.