MEDİMAGAZİN OKUYUCU KÖŞESİ:
okuyucu@medimagazin.com.tr
Cerrahlık , her an değişen vital bulguları olan hastayla ,hastasınınki ile korele her an değişebilen bir ruh haline sahip hekimi anımsatır bizlere.Gecesi gündüzü olmadan çalışan bir işçi gibidir cerrah.İşçinin avantajı ,yaptığı işi yarıda bırakıp eve salim kafayla gidebilmesidir.Cerrahsa farklıdır.Tamir ettiği makine sürekli değişebilen bir hale sahiptir ,durduğu yerde her an patlayacak bomba gibi ,ameliyat sonrası başına her an iş açabilir.Aklı işinde kalır cerrahın.Bir gece ansızın bir telefonla uyanıp apar topar , ,mavi-kırmızı gibi bilimum renklerle ayrışmış anatomi kitaplarında öğrendiklerimizin aksine kan revan içinde bir ortamda , eline aldığı her organ parçasının birbirine benzediği bir ortamda ,macera filmlerindekinin aksine, kablosunu keseceğiniz bombanın kablosu , kırmızı veya mavi olmayabilir . Yanlış keserseniz ,kendi vicdanınızla kahrolur , sizi dışarıda olanca hıncıyla bekleyebilecek hasta yakınlarının hışmına uğrayarak da yerle yeksan olabilirsiniz.
Cerrahi branşların en zorlularından biri de Kadın doğumdur . Her gün onlarca ıslak tünele ışık tutup , karşınıza ne çıkacak diyerek hasta bakar ,medeniyetimizi bu seviyeye getiren tüm insanlığın , ilk yattığı yatağın (rahim),ilk geçtiği yolun (vajen) ,ve ilk geçtiği kapının (vulva) size açtığı sorunlarla uğraşırsınız.Tek başına hasta bakılamayacak yegane branşlardan biridir Kadın doğum. Kadın ,doğudaki tabirle “aile” ,namustur Anadolu insanı için . Stand-up gösterilerinin bile en iyi malzemesidir bu durum .”Hoop doktor ,ne karıştıyon ,biz bile o kadar karıştırmıyoz” sözleri şovmene çokça alkış getirir ama , insanlar üzerinde yarattığı o önyargıyı , kendisine düşmanca bakan hasta yakını sayesinde doktor , çok derinden hisseder . Bazılarının eli ayağına bile dolaşır “kötü bir şey mi yapıyorum acaba”diye . Kadın doğum uzmanı olmayan bazı doktorlar genital muayene yapmaya bile çekinir ,hastayı ebesine baktırır. Bir de kadın doktor istenir ısrarla , sanki erkek doktor oracıkta hastasını yiyiverecekmiş sanılır.
TUS’da çok yüksek puanları gerektirmesi ,eğitimi sırasında 1 ila bir buçuk yılı bulan günaşırı nöbeti ve yoğun iş temposu nedeni ile zorluklarla dolu bir bölümdür.Bir ilk yıl kadın doğum asistanının “bu dünyada cehennemi yaşadım ,acaba Allah’ım öteki dünyada bizi doğrudan cennete alır mı ” sözleri bu zorluğu tanımlar . Nasıl askerlikte yapacağınız hata veya disiplinsiz bir davranış bir çok insanın ölümüne neden oluyorsa ,cerrahlıkta da hataya yer yoktur .Dahili bilimlerde çok gerekli olmayabilen hiyerarşi ,cerrahlıkta ananevi bir kuraldır. Usta çırak ilişkisi daha belirgin ve önemlidir . Dahili bilimlerde ustalık kitaplarda saklanabilirken ,cerrahi bilimlerde kıdemli cerrahların ellerinde saklanır.Bu saklananı paylaşmak için bunu hak etmek ; saygılı ,dikkatli ve çalışkan olmak gerekir.
Dahili bilimlerde bir hastalığın herhangi bir organda yaptığı hasar el sürülmeden tedavi etmek bir hekimde ne kadar stres yaratıyorsa , bir de organları elinin yanlış bir hareketiyle(ki ne de olsa cerrah da insandır) ne kadar harap olacağını bilen bir cerrahı iş başında düşünün ,üstelik suni olarak ilaçlar yardımıyla hareketsiz,solunumsuz kalmış ve teknik destek sayesinde yaşatılan bir insana travmatik bir müdahale olan cerrahi yaparken bir düşünün . İşte o zaman bu işin ne kadar zor olduğu anlarsınız. Tabii cerrahi bu. Neyin ne olacağı belli olmaz ,iş uzayabilir. Yorgunluk ,uykusuzluk ve yanlış yapmamaya çalışan cerrahın işini daha da zorlaştırır bazen .İşte böyle durumlarda kendine hakim olamayıp, etrafına sert davranan bir cerrahla da karşılaşabilirsiniz.Ne de olsa kimse Mevlana değil.
Son yıllarda Kadın Doğumcular ,tüm diğer hekimler gibi hekim hakkının gözeltilmeyip ,hekime şiddet uygulansa bile , hasta hakkının varlığının kabul edildiği zorlu bir süreçten geçmekteler.Artan malpraktis davaları , çoğu hastanelerdeki “hasta hakları” adlı bölüme yok yere yapılan şikayetler gibi , artan miktarda baş ağrıtmaya devam etmektedir. Tam gün yasasının da uygulamaya geçecek olması ile muayenehanecilik getirisi yüzünden tercih sebebi olabilecek bu bölüm için hekimler tercih yaparken bir kere daha düşünmeye başlamışlardır . Hele hele tüm diğer uzmanlıkların asistanlık süreleri kısalırken ,son alınan yürütmeyi durdurma kararı ile Kadın Doğum bir kere daha dezavantajlı bir konuma gerilemiştir.Yapılan performansla ilgili düzenlemelerle yukarda anlattığım stresteki ,bazı cerrahi müdahaleler birkaç “rektumdan rektal tuşe ile taşlaşmış gayta çıkarılması” ile aynı puana sahip olmaya başlamış ,aynen diğer bölümlerde olduğu gibi hekimliğin değeri daha da ucuza kapatılmaya çalışılmaya başlanmıştır.Kadın Doğumcular tüm bu ahval ve şerait içinde,tabiri caizse, “kaygan zeminde vajinal tuşe” yapmaya mahkum edilmeye başlanmıştır. Sağlıkla kalın.
Dr. M.E.Y
ANEAH