Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma kapsamında, FETÖ/PDY'e üye olduğu ileri sürülen Dr. T.T, Muğla Valiliği tarafından 2 ay açığa alınmasına karar verilmesinin ardından Sağlık Bakanlığı tarafından da memurluktan ihraç edilmişti.
FETÖ/PDY üyesi olduğu belirlenen Dr. T. hakkında 21 Temmuz’da 'FETÖ/PDY üyesi olmak suçundan' iddianame hazırlandı.
Muğla'daki uzman çavuş olayı: Doktor ve alkışlayanlar hakkında adli ve idari soruşturma
İddianamede, 10 yıla kadar hapsi istenilen T.T'nin, sempati ve iltisak boyutunu aşarak örgütün hiyerarşik yapısına dahil olduğu kanaatine varıldığı anlatıldı. Dr. T.'nin bu suçtan yargılanmasına Muğla 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edilirken, Uzman Çavuş A.'ya darp ve iftiradan da hakkında iddianame hazırlandı.
İfadeleri ortaya çıktı
Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan bu iddianamede T.'nin yaralamadan 1 yıl, iftiradan ise 4 yıla kadar hapis cezası istendi. İddianamenin detayları da ortaya çıktı. İddianamede Dr. T.'nin ifadesiyle, A.'nın savunmasına yer verildi.
Dr. T. iddianamedeki ifadesinde, olay tarihinde acil bölümün sarı alan kısmında kıdemli ve sorumlu asistan doktor olarak çalıştığını belirterek, "Bulunduğum bölümde birtakım sorumluluklarım var. A.A hastaneye ultrason çektirme talebiyle geldi. Bu durumu Dr. H.'ye ilettim. Dr. H., önce tetkik yapması gerektiğini A.A'ya belirtti. Seslerin yükselmesi ve işleyişte aksaklık olacağını düşünerek olaya müdahil oldum. O sırada deskte oturuyordum. A. sedyesinden kalkarak deskin önüne gelerek 'İstediğim gibi konuşurum, istediğim gibi bağırırım, sen kimsin. İsmini, soy ismini söyle' dedi. Bunun üzerine ayağa kalktım" ifadelerini kullandı.
Uzman çavuş ve doktor arasında yaşanan olaya ilişkin idari soruşturma genişletiliyor
'Boğazımı sıktığı sırada gözlüğüm kırıldı'
Dr. T., ifadesinden şu bölümlere de yer verildi:
"Hastaneye ait olan ve tüm hastalara yapılan tıbbi müdahaleleri gösterir evrak A.A'nın elindeydi. Ultrason ihtiyacı olup, olmadığını görmek için evraka bakmak istedim. Muayene olmak istemeyerek evrakı teslim etmedi. Deskin önünden gideceği sırada 'Bütün doktorlar aynısınız. Aldığınız para zehir zıkkım olsun, Allah cezanızı versin' şeklinde söylemlerde bulundu.
Uzman çavuş olayındaki doktor, FETÖ'den açığa alındı
Resmi evrak halen elindeydi. Evrakı vermeden yürümeye devam edince, peşinden gittim. Elindeki evraka hamle yaparak, ucundan tuttum. O sırada dengem bozulduğu için evrakla birlikte yere temas ettim. Evrakı almak için ikinci kez hamle yaptım. A.A koluyla, boynumu koltuk altına aldı. Etrafta bulunan kişilerin müdahalesiyle kolunun altından kurtulabildim. Tehdit ve hakaret içerikli bir söz söylemedim. Ancak kendisi bana hakaret içerikli sözler sarf etti. Fiziki bir müdahalede bulunmadım. Boğazımı sıktığı sırada gözlüğüm kırıldı. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum, şikayetçiyim."
'Saldırmak için peşim geldi ve itekleyerek duvara çarptırdı'
Uzman Çavuş A.A ise iddianamedeki ifadesinde, "14 Mart'ta Yatağan Devlet Hastanesi'ne karın ağrısı şikayetiyle gittim. Burada tetkiklerimi yaptırdım. MR ile ultrason işlemleri için Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk edildim. Apandisit ve safra kesesi şüphesi olduğu için ağrılarım devam ediyordu. Olay günü saat 23.45 sıralarında acil servise giriş yaptım. Daha önce tetkiklerim yapıldı. Bu durumun göz önünde tutulmasını Dr. M.H.D'ye ilettim.
O sırada Dr. T.T 'Bu saatte ultrasonu nereden bulacağız' dedi. Sedyeden ayağa kalkıp, konuşmaya başladım. T.T sevk evraklarını istedi. Evrakların bana ait olduğunu söyleyerek vermedim. Refakatçimle birlikte evrakla hastaneden ayrılacağım sırada T.T, beni itip, duvara yapıştırdı. Bu sırada Dr. T.'nin gözlüğü kırılmış olabilir. Saldırmak için peşim geldi ve beni tekrar duvara itti" dedi.
İddianamede, T.T'nin A.A'nın arkasından gelerek hamle yaptığı, sol omzuyla duvara yapıştırdığı, orada bulunanların araya girmesiyle T'nin elini havaya kaldırarak ikinci kez vurmak istediği anlatıldı. A:A'nın hakaret etmediğinin bilirkişi raporları ve kamera görüntüleriyle sabit olduğu, T.T'nin A.'nın hakaret suçunu işlemediğini bildiği halde, hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari bir yaptırım uygulanmasını sağlamak için iftira içerikli eylemlerde bulunduğu anlatıldı. N.K. ve N.Ö.'ün yalan tanıklık suçuna ilişkin Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulduğu da belirtildi.