SAKARYA(CİHAN)- Anadolu Sağlık Merkezi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Aydın Arıcı, kadın için ayın 10, 12, 14 ve 16 günlerin hamilelik açısından uygun günler olduğunu söyledi. Arıcı, ancak bu durumun çiftler arasında stres meydana getirmememesi gerektiğini kaydetti.
Arıcı'ya göre, bir yılda hamilelik şansı, 35 yaşından genç kadınlarda ortalama yüzde 80 ve 35 yaşından genç çiftlerde bir yıldan önce hamilelik oluşmamışsa paniğe kapılmamaları tavsiye ediliyor. Eğer 28 günde bir adet gören bir kadınsa normal olarak 14. günde yumurtlama olması bekleniyor. Yumurta sadece 24 saat yaşayabiliyor. Arıcı, bu süre içerisinde yumurtanın spermle buluşursa embriyo haline geçeceğini ve bebek gelişmeye başlayacağını belirterek " Spermle buluşamamışsa kendiliğinden yok olur. Sperm ise kadın vücudunda, iyi sperm parametreleri varsa ilişkiden sonra 48 saat kadar yaşar. Hatta çok iyi sperm parametreleri varsa ve ortam da uygunsa bu süre 72 saate kadar çıkabilir. Yani 14. gün gibi bir yumurtlama bekleniyorsa, bunu biz adetin başladığı günü birinci gün kabul ederek sayıyoruz. Bu da demek oluyor ki, adetin ilk gününden sonra 14. gün en çok beklenen yumurtlama günüdür. Sperm de 48 saat yaşadığına göre. Biz kabaca 10. günden itibaren gün aşırı ilişkiyle hamilelik şansının en yüksek seviyeye ulaşacağını tahmin ediyoruz." bilgisini verdi.
Arıcı'ya göre, rahmin anatomik yapısına bağlı olarak bazı pozisyonlar döllenmeyi kolaylaştırıyor. Ancak her kadının anatomisi farklı olabileceği için, herkes için geçerli tek pozisyon bulunmuyor. İlişkiyi takiben en canlı ve hareketli spermler 5-10 dakikanın içinde rahme geçmiş oluyor. Bunun ötesinde daha uzun süre yatarak beklemenin sağlayacağı bir avantaj bulunmuyor. Modern yaşamın en önemli sonuçlarından birisi olan stres doğurganlığı olumsuz etkiliyor.
STRES DOĞURGANLIĞI OLUMSUZ YÖNDE ETKİLİYOR
Stres altında yaşamsal organların öncelik kazandığını kaydeden Arıcı, üreme organları yaşamsal önem taşımadıkları için ikinci plana atıldığını dile getirdi. Bunu vücudun bilinçsiz olarak ayarladığını ifade eden Arıcı, "Üretken olmak için stres olan bir insan üretkenliğini de kısıtlamış oluyor." diye konuştu.
Elektrikle çalışan cihazların da üremeyi olumsuz yönde etkileyebileceğini anlatan Arıcı "Tek bir alet zararsız olabilir ama günlük hayatta kullandığımız tüm cihazlar bir araya geldiğinde zararlarının olacağı aşikar. Dolayısıyla bu aletlerin mümkün olduğunca vücuda yakın tutulmaması gerekir. Bununla birlikte şu ana kadar cep telefonlarının üreme fonksiyonlarını etkilediğine dair kanıtlanmış bir bilgi bulunmuyor." şeklinde konuştu.
Arıcı, bir kadının gerek vücut yapısı olarak, gerek yumurtalık üretimi olarak en sağlıklı olduğu yaşların 20-35 yaş arası olduğunun altını çizerek, hamileliğin ertelenmemesini istedi. Arıcı, şu önerilerde bulundu: "Ama sosyal ve ailevi nedenlerle hamileliği geciktirdiyse, bu mutlaka bir sorun olacağı anlamına gelmez. Böyle bir durumda belki biraz daha erken testler yaptırıp, bir an önce hamile kalınmaya çalışılır. Bir kadın hamileliğini en geç 40 yaşına kadar ertelemelidir, bu yaştan sonra hamilelik şansı ciddi bir şekilde azalmaktadır."