Medimagazin logo

Taşıyıcı annelik tartışması

Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Turan Çetin, ''Taşıyıcı anneliği günah sayan din adamlarımız, taşıyıcı annenin rahmine yerleştirilen yumurta ve spermi eve gelen bir konuk gibi değerlendirmeli'' dedi
Taşıyıcı annelik tartışması
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol

ADANA (A.A) - Dilek Akın - Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Turan Çetin, ''Taşıyıcı anneliği günah sayan din adamlarımız, taşıyıcı annenin rahmine yerleştirilen yumurta ve spermi eve gelen bir konuk gibi değerlendirmeli'' dedi.

Prof. Dr. Çetin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yumurtası olmasına rağmen çeşitli tıbbi engeller nedeniyle anne olamayan çok sayıda kadının, gelişen tıp imkanları el vermesine rağmen ''yasaklar nedeniyle'' evlat hasreti yaşadıklarını söyledi.

Gerek üniversite hastaneleri, gerekse özel tüp bebek merkezlerinde çare bulamayanlardan maddi durumu iyi olanların bu uygulamanın serbest olduğu başka ülkelere gittiğini, yoksulların ise çaresiz kaldığını ifade eden Prof. Dr. Çetin, şunları söyledi:

''Taşıyıcı annelik uygulamasında, kadından alınan yumurta ile erkekten alınan sperm dışarda döllenerek, oluşan embriyo, taşıyıcı annenin rahmine yerleştirilir. Doğan bebek, genetik olarak yumurtası ve spermi alınan kadın ve erkeğin özelliklerini taşır. Ancak anne olmak isteyen kadının yumurtası yoksa bu yumurta taşıyıcı anneden de alınabilir. Bu durumda, taşıyıcı anne, bebeğin aynı zamanda biyolojik annesidir.''

Prof. Dr. Çetin, taşıyıcı anneliğin Türkiye Cumhuriyeti yasalarında yerinin olmamasının yanı sıra dinen de yasak sayıldığına dikkati çekerek, şöyle dedi:

''Taşıyıcı anneliği günah sayan din adamlarımız, taşıyıcı annenin rahmine yerleştirilen yumurta ve spermi eve gelen bir konuk gibi değerlendirmeli. İslam dinimizde de misafire her zaman yer vardır. Çünkü aksi durumda zengin çareyi buluyor, yurt dışına gidiyor, yoksul çaresiz bırakılıyor, döviz kaybı yaşanıyor.''

Prof. Dr. Çetin, taşıyıcı anneliğe yasağın kaldırılması gerektiğini savunarak, ''Bu işlem zaten kişinin isteği dışında yapılamaz. Bu nedenle uygulatmak istemeyenlere elbette saygı duyarız. Ancak sakınca görmeyenlere çareyi yurt dışında aratmak doğru değil'' dedi.

Tıp imkanlarının her geçen gün geliştiğine işaret eden Prof. Dr. Çetin, gelecekte koyunun uterusunun bile taşıyıcı anne görevi görebileceğinin tahmin edildiğini kaydetti.

''ANNE OLMAK HER KADININ HAKKI''

Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Tüp Bebek Merkezi ve Yeni Avrupa Cerrahi Akademisi (New European Surgical Academy - NESA) Türkiye Başkanı Prof. Dr. Oktay Kadayıfçı ise hava kirliliği, sebze ve meyvelerde hormon kullanımı, katkı maddeleri ve diğer birçok nedenden dolayı kısırlığın dünyada olduğu gibi Türkiye'de de artış gösterdiğini bildirdi.

Prof. Dr. Kadayıfçı, her 100 çiftten 20'sinin normal yollarla çocuk sahibi olamadığını, bu sayının her geçen yıl artacağınını tahmin edildiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:

''Dünya artık küçüldü. Bir ülkede ne yapılıyorsa bir başka ülkede de yapılabilmeli. Aksi takdirde bugün olduğu gibi bebek sahibi olamayan Türk kadınları, çareyi başta Hindistan, Kıbrıs ve ABD olmak üzere başka yerlerde ararlar. İnsanların inançlarına elbette saygı duyarız, yasaklar kaldırılmalı, ancak isteyen bu uygulamayı yaptırabilmeli. Çünkü anne olmak her kadının hakkıdır.''

Prof. Dr. Kadayıfçı, taşıyıcı annelik uygulamasını ''zina'' ile eş değerde görmenin mantığının olmadığına dikkati çekerek, ''Zina çok farklı bir olaydır. Katı kanunlarıyla bilenen İran'da bile bu uygulamaya izin verilirken, Türkiye gibi demokratik bir ülkede yasakların olmasını doğru bulmuyoruz'' diye konuştu.

taşıyıcı
annelik
tartışması
Bu habere ilk yorumu siz yapabilirsiniz...
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir