Koronavirüsün hayatımıza girmesinin üzerinden dört yıl geçti. Ancak hastalık hala insanları hasta etmeye ve öldürmeye devam ediyor. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) 5 Mayıs 2023 tarihinde Covid-19'un sağlık açısından artık "küresel bir acil durum" teşkil etmediğini açıkladı. Bu durum koronavirüsün artık bittiğini düşündürse de uzmanlara göre hala dikkat edilmesi gereken bir hastalık. Öyle ki koronavirüs, hastalığa yakalanan kişilerde uzun süre şikayetlere yol açınca, ortaya "Long Covid" yani "Uzun Covid" kavramı ortaya çıktı. Aylarca hatta yıllarca sürebilen long Covid, kişiler koronavirüse yakalandıkça daha da derinleşebiliyor ve hastanın şikayetleri gitgide artış gösterebiliyor.
Şikayetler en az 2 aydır sürüyorsa long COVID
Habertürk'ten Demet Demirkır'ın haberine göre, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Şirin Seçkin, "Dünya Sağlık Teşkilatı, Ekim 2021’den itibaren uzamış Covid sendromu tanısını kabul etti. Covid geçirildikten sonraki üç ay içerisinde şikayetlerin devam etmesi, bu şikayetlerin en az iki ay sürmesi ve bunları açıklayabilecek herhangi tıbbi bir neden bulunamaması durumudur. Kişilerde Covid'den birkaç ay sonra hala bazı şikayetler devam ediyorsa bu long Covid'dir" dedi.
Long Covid'in 200'den fazla şikayete yol açabileceğini kaydeden Dr. Seçkin, "Bu kişilerde en çok yorgunluk gözleniyor. Hastaların dörtte birinde var. Şikayetleri solunumla ve yorgunlukla ilgili olanlar ve spesifik olarak bazı organlarda bozukluk yapanlar şeklinde kabaca ikiye ayırabiliriz. Çarpıntı, daha önce olmayan yeni alerji türleri, deri döküntüleri, yorgunluk, halsizlik, konsantre olamama, unutkanlık, kaygı bozukluğu, depresyon, uykusuzluk, nefes darlığı, öksürük, göğüs ağrısı, tat-koku kaybı, merdiven çıkarken gözlerin kararması, kas ağrısı, eklem ağrısı, kas spazmları, karın ağrısı, ishal, reflü, sırt-baş ağrısı, adet bozuklukları, iğne batma hissi, görme bulanıklığı, kulak çınlaması, kulakla ilgili çeşitli şikayetler, denge bozukluğu, sinirsel ağrılar, iğne batması hissi, zaman zaman ateş gibi bir çok şikayet var. Bu şikayetler stres altında, aşırı efor harcandığında, susuz kalınca ve yorulunca daha da artmaktadır" diye konuştu.
Dr. Seçkin, hangi şikayetler daha ciddi sonuçlara yol açar sorusuna gelince de "Yeni başlayan diyabet, nörolojik hasarlar, demans, bayılma, kronik böbrek hasarı, saç dökülmesi, koku alamama, nefes darlığı ve göğüs ağrısı diyebiliriz" ifadelerini kullandı.
"COVID geçirirken en az 5 şikayetiniz varsa long COVID geçirme riski daha yüksek"
Erişkin ve çocuk hastaların üçte birinin en az bir long covid semptomu taşıdığını söyleyen Seçkin, sözlerini şöyle sürdürdü: "Hastalananların yüzde 10-30'unda gelişiyor. Erişkinlerde ise bu oran yüzde 40'tır. Koronavirüs geçirirken ilk haftada 5 ve daha fazla şikayeti olanlarda long covid görülme sıklığı artmaktadır. Obezitesi olan bireylerde ya da hastalığı ağır atlatanlarda daha sık gözlenir. Yoğun bakımda kalan hastaların üçte ikisinde long covid gelişir. Hastanede yatanlarda da daha sıktır. Astımı olanlar ve sigara içenlerde ya da içilen ortamda bulunanlarda da daha sık gözlenir" dedi.
Dr. Seçkin, long Covid'in genellikle 5 ay-3 yıl arasında görüldüğünü kaydederek, şunları söyledi: "Long Covid hayat boyu da sürebilir. Bu nedenle aşı olarak ve kendimizi koruyarak long Covid'den korunabiliriz. Long Covid'liler özellikle aşılanmalıdır. Koronavirüse yakalanma sayısı arttıkça long Covid'e yakalanma riski de artış gösterir."