Kan alma, hasta tanı ve tedavi takibinin önemli bir parçasını oluşturuyor. Her gün sağlık çalışanlarınca toplanan milyonlarca kan örneği için laboratuvarlarda çeşitli testler yapılıyor. Kan örneklerinin uzman personel tarafından alınması ve uygun malzemeler kullanılması test sonucunu etkiliyor. Klinik Biyokimya Uzmanları Derneği’nin (KBUD) araştırmasına göre, laboratuvarlarda yapılan hataların yüzde 68’i ‘preanalitik-analiz öncesi’ denilen test isteminin doktor tarafından yapılması ile başlayan ve kan örneğinin testin yapılacağı cihaza girmesine kadar geçen süreçte meydana geliyor. Hataların yüzde 14’ü laboratuvar aşamasında, yüzde 18’i ise test sonuçlarının değerlendirilmesinde oluşuyor. KBUD Preanalitik Grubu Başkanı Prof. Dr. Asım Önen, laboratuvar testlerinin hekimlerin teşhis ve tedavi için karar vermelerinde etkisinin yüzde 85 olduğunu belirtiyor.
Prof. Önen, analiz öncesi preanalitik evrenin, hekimin bir laboratuvar testi için doğru istek yapmasından başlayıp, doğru hastadan doğru zamanda uygun kan-idrar örneği alınmasına, alınan örneklerin uygun şartlarda transfer edilmesine, uygun ayrıştırılıp örnek elde edilmesine ve saklanmasına ve son olarak da kalite ve kontrol için uygun analizörlere yüklenmesine kadar geçen süreyi kapsadığını kaydediyor. Önen, “Amerika’da yapılan araştırmaya göre, hatalı test sonuçları nedeniyle yılda 50 ila 100 bin hasta hayatını kaybediyor. Laboratuvar öncesi hataları en aza indirmenin yolu hastanelerde işi sadece kan almak olan ‘flebetomist’ dediğimiz doğru numune alan insanların olmasıdır. Maalesef bu kadro ülkemizde yok.” diyor.
Kan alma işleminden önce;
- 24 saatte, aşırı egzersiz gibi ağır fiziksel hareketlerden kaçınılmalı.
- 12 saat boyunca su dışında yemek, meyve sıvı almamalı. Sadece su içilmeli.
- 1 saat boyunca sigara içilmemeli.
- 10-15 dakika istirahat edilmeli, işlemden önce nefes nefese olmamalı.
- İnsülin, vitamin ve kullanılan ilaçlar hakkında sağlık çalışanına bilgi verilmeli.
Kan vermek için sabah saatleri tercih edilmeli. Tercihen 07.00-10.00 olabilir.