Medimagazin logo

Rotasyonda en çok öğretim üyesi isteyen Kafkas Tıp'ın Dekanı Medimagazin'e konuştu

Geçici görevlendirmeyle ilgili dekanların Medimagazin’e aktardıkları görüşleri şöyle
Rotasyonda en çok öğretim üyesi isteyen Kafkas Tıp'ın Dekanı Medimagazin'e konuştu
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol

Geçici görevlendirmeyle ilgili dekanların Medimagazin’e aktardıkları görüşleri şöyle:

Görevlendirmeler faydalı olacak
Kars Kafkas Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Abamüslüm Güven:

“Burada doktor ihtiyacımız çok fazla. Yıllardan beri hastalar başka illere sevk edildi. Bu nedenle zaman zaman doğal şartlardan kaynaklanan dramatik tablolar da yaşanıyor. Türkiye’nin her yerinde tıp fakülteleri açıldı, ama buralarda öğretim üyesi sıkıntısı yaşanıyor.

Bu, hemen giderilebilecek bir sorun değil. Bu nedenle rotasyon veya öğretim üyelerinin götürülmesi ve fakültelerin bu şekilde beslenmesi bir yerde zorunluluk. Tabii ki görevlendirilen öğretim üyeleri ciddi sıkıntılar çekecektir. Ama ne şekilde sıkıntı çekilirse çekilsin, hastaları taşımaktan daha doğru ve daha insancıl bir uygulama olduğunu düşünüyorum.

Bunun çok faydalı olacağını düşünüyorum, umarım bu görevlendirmeler yapılır. Hastaları yollarda perişan etmenin mantığı yok. Buraya gelecek öğretim üyeleri bazı zorluklar yaşayacaktır ama sağlıklı birinin sıkıntı çekmesiyle hasta birinin sıkıntı çekmesi aynı şey değil. Kaldı ki bir doktor getireceksiniz, belki binlerce hastayı sevk etmekten kurtaracaksınız. YÖK’ün görevlendirme kararıyla ilgili eleştiriler de var. Ama doğru olanın bu olduğunu düşünüyorum.

Tıp fakültesinde 117 öğrencimiz var. Ama sadece altıncı sınıflar Kars’ta eğitim görüyor. Diğer öğrencilerimiz yıllardır Erzurum Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesinde eğitim alıyor. Bizim öğrencimiz eğer Erzurum’da okuyacaksa bu üniversite niye açıldı? Böyle bir sorunun cevabını veremiyoruz. Öğretim üyelerinin buraya gelmesiyle hem tıp eğitimi hem sağlık hizmetleri bir arada yürütülecektir.”

Talep olmayan yere görevlendirme
Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Kemal Uzunlar:

Şu anda fakültemizde farmakoloji, tıbbi biyoloji, tıbbi genetik ve biyofizik anabilim dallarında öğretim üyemiz yok. Bu dersler çevre illerden gelen öğretim üyeleri tarafından yürütülüyor. Önümüzdeki yıl başka üniversitelerden biyofizik ile farmakoloji dışında öğretim üyesi talebimiz olmayacak.

YÖK’ün kararı oldukça isabetli. Her branşa kadrolu öğretim üyesi esastır ama az sayıda öğretim üyesi olan anabilim dalları için çevre illerden takviye yapılması iyi olur. Düzce Tıp için dört branşta görevlendirme yapılmış fakat biz YÖK’ten patolog talebinde bulunmamıştık, listeye nereden yazıldı bilemiyorum.

Taşıma suyla değirmen dönmez
Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Koç:

YÖK, fakültelere bir yazı göndererek anabilim dallarında eksik öğretim üyesi olup olmadığını sordu, biz de eksiklikleri bildirdik. Fakat bizim talebimiz olmayan dallarda da görevlendirme yapılmış. Fakülte toplamında 100 kadar öğretim üyesi ihtiyacımız var ama acil öğretim üyesi ihtiyacı yaşanan bölümlerimiz bulunuyor. YÖK’ün hangi kriterlere göre ve talebimiz olmayan branşlarda niçin görevlendirme yaptığını bilmiyoruz.

Görevlendirmeler tıp eğitiminde, asistan eğitiminde ve sağlık hizmeti sunumunda katkı sağlayabilir. Burada, gelecek kişinin kim olduğu da önem taşıyor. Genç ve akademik hayatının başlarında olan biri daha faydalı olabilir. Gelecek öğretim üyelerinden, kendi kadromuzda olan bir eleman gibi verim alamayız. Ama tabii ki hiç olmamasından iyi. Böyle bir görevlendirme geçici fayda sağlayabilir ama taşıma suyla değirmen dönmeyeceği gibi, taşıma hocayla da üniversiteler kalkınamaz. Ama kadrolu hoca bulunana kadar geçici de olsa bir yarar sağlayacaktır.”

Norm kadro uygulanmalı
Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İrfan Orhan:

Biz 25 yıllık bir tıp fakültesiyiz. Öğretim üyesi başına düşen öğrenci sayısında da Türkiye çapında oldukça iyi durumdayız. Yaklaşık 1,5-2 ay önce YÖK’ten gelen yazıda öğretim üyesi ihtiyacımız soruldu. Bizim sadece belli branşlarda öğretim üyesi açığımız var. YÖK’ün mevzuatına göre, bir anabilim dalının mezuniyet sonrası eğitim verebilmesi için en az üç öğretim üyesi olması gerekiyor. Biz de YÖK tarafından gelen yazıya istinaden, üçten az öğretim üyesi olan anabilim dallarını YÖK’e bildirdik. YÖK’ün bu kararının sonucu olarak tıp fakültemiz perifer/taşrada yeni kurulmuş bir üniversiteymiş, öğretim üyesine ihtiyacı Batı’dan rotasyonla gelecek hocalarla çözülecekmiş gibi bir imaj çizildiği için üzüldüm. Böyle bir şey yok esasında. Birkaç anabilim dalındaki eksiğimizi bildirdik.

Görevlendirmelerin, bizim gibi oturmuş fakülteler için elbette faydası var, ama yeni açılan tıp fakülteleri için böyle bir yöntemin daha yararlı olacağı kanaatindeyim. Bu, geçici bir çözüm. Bunun yerine norm kadro uygulaması hayata geçmeli. Rotasyon, norm kadroya dönüştürülerek kalıcı hale getirilmeli.

Bize çevre illerden hasta geliyor, çok büyük hasta potansiyelimiz var. Buradaki onkoloji hastası ya Malatya’ya ya Ankara’ya gitmek zorunda. Kanser hastasını başka şehire göndermek çok zor. Biz fakültede altyapısını kurup onkolojiyi kurmak istiyoruz, ama radyasyon onkoloğu bulamıyoruz. Çünkü bu alandaki uzman sayısı az. Özlük hakları ve ücret konusunda çok daha cazip teklifler aldıkları için haklı olarak buraya gelmiyorlar. Böylece hasta hekimin ayağına gidiyor, hizmet vatandaşın ayağına gelmiyor.

Eğer Türkiye Cumhuriyeti sosyal bir devletse, geçici görevlendirmeler eşit ve hakkaniyetli uygulanacaksa olumlu sonuçları olabilir. Ama insanlara eziyet çektirmek için, oraya buraya görevlendirmekte kullanılacak bir silah olacaksa, bu da hoş değil.”

YÖK akademik yükseltme garantisi versin
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Serhat Bor:

“Bizim 25 öğretim üyemiz diğer üniversitelere gidiyor. Gelişmekte olan üniversitelere böyle bir destek verilmesine sıcak bakabiliriz. Ama bunun için mutlaka önceden bir altyapı hazırlığı olmalıydı, rektör ve dekanların fikirleri alınmalıydı. Geçtiğimiz günlerde tüm Türkiye’nin tıp fakültesi dekanları Bologna süreciyle ilgili bir toplantı için Ankara’daydı. YÖK Başkan Vekilinin de bulunduğu bu toplantıda hiç kimse bize bundan bahsetmedi bile, kararı bir anda önümüzde bulduk. Madem gidilecek, öğretim yılı başında gidilsin. Bizim bir ay içinde öğretim üyelerimizin gitmesi lazım. Bu öğretim üyelerinin döner sermayesi ne olacak?

Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Tıp Fakültesi endokrinci istemiş. Bizim dört endokrinoloji uzmanımız var, biri rektör oldu kaldı üç. Birini oraya yollarsak iki öğretim üyemiz kalıyor. Ama işin ilginç tarafı İzzet Baysal’ın bir endokrincisi var. Yani durum 2-2 oluyor. Sonuçta gelişmekte olan tıp fakültelerine yardım her tıp fakültesinin boynunun borcudur. Bu konuda bir itirazımız olmaz. Ama dekanlar ve rektörler çağırılıp kurallar birlikte koyulmalıydı. YÖK’ün yazısında giden öğretim üyelerine akademik yükseltmelerde 2547 sayılı Yasa’yla çelişmeden öncelik verileceği belirtiliyor. Ama 2547 diyor ki, “hiç kimseye öncelik verilemez.” O zaman ben nasıl öncelik vereceğim? YÖK bizlere her giden öğretim üyesine öncelik tanınacağını garanti ettiğine dair bir yazı yollarsa, o zaman gönüllü öğretim üyesi kolay bulunur. Ama buna dair hiçbir açıklama yok. Öğretim üyeme vereceğim kadroyu garantileyemiyor.

Biz, diğer tıp fakültelerine destekten yanayız ama keşke kuralları hep birlikte çizilseydi ve Kars Kafkas gibi abartılı örneklere yer verilmeseydi. Bu işi YÖK’te rektörler ve dekanlarla karşılıklı oturup konuşsaydık. Kriterleri özendirici faktörlerle birlikte ortaya koyabilseydik.

Öğretim üyelerimizin gitmesi, bizim eğitimimizi olumsuz etkileyecek. Gençler gidecek, fakülte gençlerin sırtında duruyor. Tıp Dekanlar Konseyi olarak kriterler oluşturuyoruz. 15 maddelik kriterler zinciri paralelinde objektif kriterlerle öğretim üyesi seçeceğiz. Birçok tıp fakültesinin de bu kriterlere uyacağını düşünüyorum.”

rotasyonda
en
çok
öğretim
üyesi
isteyen
kafkas
tıp'ın
dekanı
medimagazin'e
konuştu
Bu habere ilk yorumu siz yapabilirsiniz...
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir