ANKARA (A.A) - Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi İçHastalıkları Anabilim Dalı Genel Dahiliye Ünitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Gülay Sain Güven, periyodik sağlık kontrollerinin içerik ve sıklığının yaşa, tıbbi özgeçmişe, davranış özelliklerine ve risklere göre kişiye özel şekillendirilmesi gerektiğini bildirdi.
Bugün Dünya Sağlık Günü. 61 yaşındaki Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) her yıl kuruluş yıldönümünde düzenlenen günün bu yılki teması, ''Hayat kurtarma ve aciliyet durumlarında hastanelerin güvenilirliği'' olarak belirlendi.
DSÖ, sağlık hizmetlerinin güvenilirliği ve sağlık çalışanlarının her an hazır olmalarının gereğine vurgu yaparken, sağlık merkezleri ve personelin felaket, yaralanma, hastalıklardan korunma ve sağlık ihtiyaçlarının karşılanmasında kritik öneme sahip olduklarına dikkati çekti.
Bu merkezlerle çalışanların, yenidoğanların güvenliği, bağışıklama, kronik hastaların bakımı gibi konularda, toplum sağlığının korunmasında birinci derecede önemli faktörler olduğuna, kırılgan sağlık sisteminin felaketler karşısında işlevselliğini koruyamadığına işaret edildi.
DSÖ, bu yılki Dünya Sağlık Günü'nde, acil durumlar karşısında dayanabilmek için sağlık alt yapı yatırımlarına önemin de altını çizdi.
''Kişiye özel kontroller gerekli''
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi İçHastalıkları Anabilim Dalı Genel Dahiliye Ünitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gülay Sain Güven de sağlıklı bir yaşama sahip bulunmanın mutlu ve huzurlu olmanın da esasını teşkil ettiğini söyledi.
Hastalıkların tanı, tedavi ve rehabilitasyonun yarattığı tıbbi, psikolojik ve ekonomik yük arttıkça, sağlığın korunmasının öneminin de arttığına işaret eden Güven, ''Sağlık, bedenen, ruhen ve sosyal olarak tam bir iyilik halinde olmaktır. Amacımız, bu iyilik halini korumak ve geliştirmek olmalıdır'' dedi.
''Rutin tetkik'' olarak nitelenen pek çok testin gerçek faydalar sağlamadığını vurgulayan Güven, ''Periyodik sağlık kontrollerinin içeriği ve sıklığı yaşa, tıbbi özgeçmişe, davranış özelliklerine ve risklere göre kişiye özel şekillendirilmelidir'' uyarısında bulundu.
Yetişkin yaş grubunda sık karşılaşılan hastalıklar için korunma önlemleri alınması, riskin azaltılması için gerekli önerilerde bulunulması ve erken tanı yöntemlerinin uygulanmasının önemine işaret eden Güven, yetişkinlerde koruyucu hekimlik ve periyodik sağlık kontrolleri ile ilgili şunlara dikkati çekti:
-20 yaşından itibaren 1-2 yılda bir doktora başvurmak esastır. Başvuran her kişi tam bir fizik muayeneden geçmelidir. Bu muayeneler sırasında kan basıncı, vücut ağırlığı, Vücut Kütle İndeksi ve bel çevresi ölçümleri yapılmalıdır.
-Kişi/hastanın yaşı, öyküsü, fizik muayene bulguları dikkate alınarak ve uluslararası kılavuzlar kullanılarak hangi laboratuvar testlerinin yapılması gerektiğine kişiye özel olarak karar verilmelidir.
-20 yaşından itibaren lipid profiline kişiye göre belirlenecek sıklıkla bakılmalıdır. Bu kontrollerde total kolesterol, LDL-K (kötü kolesterol), HDL ?K (iyi kolesterol) ve Trigliserid (Yağ) oranları gözlemlenmelidir.
-40 yaşından itibaren kişilerin muayene bulguları ve kan basıncı, kolesterol değerleri kullanılarak farklı matematiksel modellerle kardiyovasküler hastalık riski hesaplanmalıdır.
-Sağlığı korumak için sigaranın bırakılması mutlaka her kişiye söylenmeli, bu konuda tıbbı destek sağlanmalıdır.
-Günde toplam 4-5 porsiyon sebze-meyve içeren, sağlıklı bir beslenme planı izlenmeli, obezite ile savaşılmalıdır.
-Haftada 2-3 gün 30-45 dakika egzersiz yapılmalıdır.
-Erişkin dönemde yapılacak aşılar da kişinin altta yatan hastalıklarına göre hekimlerce belirlenmelidir.
Sağlığın korunmasında tarama testlerinin de çok önemli olduğunu vurgulayan Güven, şu önerilerde bulundu:
-40-50 yaş üstü kadınlar 1-2 yılda bir mammografi yaptırmalı, ailede meme kanseri hikayesi varsa tetkikler daha erken yaşta başlamalıdır.
-Rahim ağzı kanseri için pap-smear testi yapılmalı, cinsel yönden aktif kadınlarda bu 1-3 yılda bir tekrarlanmalıdır.
-Gaytada gizli kana 50 yaş üstü kadın ve erkeklerde her yıl bakılmalıdır.
-Kolonoskopi 50 yaş üstü kadın ve erkeklerde 5-10 yılda bir yapılmalıdır.
-Kemik Mineral Dansite ölçümü 65 yaş üstündekilerde yapılmalıdır.
-Sigara içen erkeklerde 60 yaş üstü abdominal ultrasonografiye bakılmalıdır.