Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Serdar Sevimli, hekimlerin kalp pili olan hastalara yaklaşımı konusunda Medimagazin’e bilgi verdi
Hekimlerin günümüzde kalp pili veya “implantable cardioverter” defibrilatör takılmış hastalarla artık daha sık karşılaştığını belirten Doç. Dr. Serdar Sevimli, eski jenerasyon kalp pillerinin kalbin elektriksel aktivitesini algılamaksızın asenkronize olarak sabit hızda “pacing” yaptığını, bu durumdaki hastaların herhangi bir dış uyarıdan etkilenmesinin söz konusu olmadığını, ancak bunun doğal olarak kalbin fizyolojisine uygun olmadığını ifade etti. Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sevimli, teknolojik ilerlemelerle beraber, yeni jenerasyon pillerin kardiyak sinyalleri algılayabilen ve ihtiyaca göre “pacing” yapabilen karmaşık sistemler haline geldiğini dile getirdi.
Kalpteki sinyallerin algılanmasının pillerdeki çeşitli algılayıcılarla olduğunu anlatan Sevimli, şunları söyledi:
“Bu algılayıcılar kalbin kendi elektriksel aktivitesi yanında elektrikle çalışan, bir motora veya mıknatısa sahip olan herhangi bir alet veya cihazın oluşturabileceği elektromanyetik alanı da algılayabilmektedir. Bu duruma ‘elektromanyetik interferans’ adı verilir. Elektromanyetik interferans kaynaklar vücudun kendisinden (internal) veya dış çevreden (eksternal) olabilir. Bu elektromanyetik etkiler kalp pilleri üzerinde herhangi bir etki göstermeyeceği gibi, geçici veya kalıcı hasarlar oluşturabilir veya uygunsuz çalışmaya neden olabilir. Aslında, modern kalp pillerinin çoğu bu elektromanyetik interferans kaynaklarına dirençlidir.
Hem yeni nesil cihazlardaki kompleks sistemler hem de vücudun kendisi cihazlarla dış çevre arasındaki etkileşimi önlemektedir. Kalp pili olan bir hasta, bu elektromanyetik interferans kaynakları ile hayatının her alanında karşı karşıya gelmektedir.”
Tomografi, X-ray zararsız
Doç. Dr. Serdar Sevimli, kalp pili olan hastalara uygulanacak tıbbi işlemler konusunda sık olarak, işlemin pil fonksiyonları üzerine etkisi olup olmayacağı sorusuyla karşılaştıklarını kaydetti. Kalp pili olan hastalarda mutlaka kaçınılması gereken tıbbi işlemin manyetik rezonans görüntüleme (MRG) olduğuna dikkat çeken Sevimli, “Ancak yeni çıkan MRG safe piller mevcuttur ve ilerleyen teknoloji ile birlikte, bu problem de tamamen ortadan kalkacaktır. Fakat kılavuz bilgilerine göre kalp pili olan hastalarda MRG çekimi kontrendikedir. Eğer mutlaka çekilmesi gerekiyorsa, yani mevcut hastalığın tanısında MRG yerine geçecek bir tanı yöntemi yoksa birtakım tedbirler alınarak MRG işlemi uygulanabilir. Bilgisayarlı tomografi, X-ray, ultrasonografi ve dental işlemler tamamen güvenlidir. Bunlar dışında kalan tıbbi işlemlerde (örneğin; ameliyat esnasında koter kullanılacaksa) gerekli tedbirler alınarak işlem uygulanabilir” dedi.
Cep telefonu zarar verir mi?
Doç. Dr. Sevimli, günlük hayatta ev ve iş yerlerindeki elektriksel cihazların çoğunun normal koşullar altında pil işlevleri üzerinde etkisiz olduğunu dile getirdi. Bu cihazların hepsinin, bir elektromanyetik etki oluştursalar da kullanıldıkları mesafelerde pil fonksiyonları üzerine etkileri olmadığını belirten Sevimli, cep telefonlarının başlıca endişe kaynağı olduğunu söyledi. Sevimli, bu aletler arasında insanın vücuduna en yakın tuttuğu aletin cep telefonu olduğunu, kalp pili bataryasının subklaviküler bölgeye konulduğu dikkate alınırsa, elektromanyetik etkileşim olabileceğini ifade etti. Sevimli, “Bu yüzden cep telefonu kullanırken hastaya, cep telefonunu pilinden 15 cm uzakta tutması tavsiye edilmelidir. Kalp pilinin olduğu tarafla değil, diğer taraftan konuşması bu mesafeyi koruyacaktır. Yine o taraf kıyafet ceplerine telefon koymamalıdır. “Bluetooth” kullanımıyla ilgili olarak olumsuz etkiler bildirilmemiştir” dedi.
Telefonlarla ilgili olarak dikkat edilmesi gereken bir başka konunun da klasik masaüstü telefonların ahizelerinde bulunan mıknatıs olduğuna dikkat çeken Sevimli, kablosuz telefonların güvenli olduğunu belirtti.
Hasta teknolojiden uzak kalmamalı
Doç. Dr. Serdar Sevimli, evde, banyoda, mutfakta, temizlikte kullanılan aletler, televizyon, müzik çalar, radyo, bilgisayar, tamir için kullanılan aletler, elektrikli bahçe aletleri, büroda kullanılan fotokopi ve faks makinelerinin kalp pilleri üzerine herhangi bir etkiye sahip olmadığını kaydetti. Lehim tabancaları ve büyük mıknatıslara sahip olan büyük boy hoparlörlere dikkat edilmesi gerektiğini dile getiren Sevimli, şöyle devam etti:
“Otomobil kullanma tamamen güvenlidir. Havaalanı ve ev güvenlik sistemlerinin piller üzerine herhangi bir etkisi gösterilmemiştir. Yalnız marketlerde ve kütüphanelerdeki güvenlik sistemleri biraz daha farklı bir mekanizmaya sahip olduğu için etkileşim konusunda endişe vardır. Bu sistemlerden geçerken hastanın beklemeden direkt olarak geçmesi gerekmektedir. Antenli uzaktan kumandalar, kumar makineleri, elektrikli testereler ve güç jeneratörleri dikkat edilmesi gereken diğer cihazlardır. Çok büyük sanayi tipi mıknatıslar, radyo ve televizyon yayın kuleleri, büyük jeneratörler, kaya matkabı, fabrikalarda kullanılan elektrikli çelik fırınlar ise kalp pilleri üzerine olumsuz etkilidir. Bu aletlerin bulunduğu bir yerde çalışan kişi bunlardan uzak durmalıdır.
Sonuç olarak, kalp pili olması hastanın teknolojik gelişmelerden uzak kalmasına neden olmaz. Genel olarak günlük yaşantıda karşılaştığımız cihazlar pil için güvenli kabul edilmektedir. Hasta kalp pilini etkileyebileceğini düşündüğü bir cihaz varsa ondan uzaklaşmalı veya cihazı kapatılmalıdır.”