MEDİMAGAZİN - Demansın erken teşhisine yönelik önemli bir adım atan araştırmacılar, kanda, semptomlar ortaya çıkmadan 15 yıl öncesine kadar bu hastalığa yakalanma riski taşıyan bireyleri belirleyebilecek biyobelirteçler keşfetti.
Nature Aging dergisinde yayınlanan bu büyük ölçekli çalışmada, İngiltere Biyobankası'ndaki 50.000'den fazla katılımcıdan elde edilen yaklaşık 1.500 kan proteini analiz edildi ve bunama riskinin artmasıyla bağlantılı dört protein belirlendi.
GFAP, NEFL, GDF15 ve LTBP2 proteinleri, Alzheimer hastalığı da dahil olmak üzere demans gelişimi ile güçlü ilişkiler gösterdi. Bu bulgular, bilim insanlarını onlarca yıldır atlatan bir hedef olan demansı semptom öncesi bir aşamada tespit edebilen kan testlerinin yolunu açabilir.
Erken müdahaleyi sağlayabilir
University College London'da nörobilimci olan Amanda Heslegrave, hastalığı modifiye edici tedavilerle erken müdahale için bu tür çalışmaların önemini vurguladı. Dünya çapında 55 milyondan fazla insanın demansla yaşadığı düşünüldüğünde, erken teşhis ve tedavi potansiyeli çok büyüktür.
Geç teşhisin zorlukları
Günümüzde demans teşhisi genellikle hafıza kaybı gibi belirtiler ortaya çıktıktan sonra konulmaktadır. Bu zamana kadar hastalık yıllarca ilerlemiş olabilir ve bu da tedaviyi daha zor hale getirir. Çalışmanın ortak yazarı ve hesaplamalı biyolog Jian-Feng Feng, "Bir kez teşhis koyduğumuzda, neredeyse çok geç oluyor" dedi.
Kan proteinlerinin tahmin gücü
Çalışma GFAP, NEFL, GDF15 ve LTBP2'yi erken bunama tespiti için potansiyel biyobelirteçler olarak tanımladı. Bu proteinlerin yüksek seviyelerde bulunduğu bireylerde demans ve Alzheimer gelişme olasılığı önemli ölçüde daha yüksekti. Araştırma, resmi teşhislerden on yıl öncesine ait verileri kullanarak demans insidansını yaklaşık %90 doğrulukla tahmin eden öngörücü algoritmalar oluşturmak için makine öğreniminden yararlandı.
Klinik uygulamaya doğru
Çalışmanın bulguları umut verici olmakla birlikte, klinik tarama aracı olarak kullanılabilmeleri için bu biyobelirteçlerin daha fazla doğrulanması gerekiyor. Heslegrave, sadece hastalık riskini taramakla kalmayıp aynı zamanda hastalıklar arasında ayrım yapabilen biyobelirteçlerin çoğaltılması ve tanımlanması çağrısında bulundu.