Medimagazin logo

Aile hekimi kamu personeli mi değil mi?

Sağlık Bakanlığı, aile hekimlerinin kamu personeli olduğunu ve tabip odalarına üyeliklerinin zorunlu olmadığını iddia etti. TTB ise hizmet verdikleri yerde kira ödeyen, sigorta primlerinin tamamını kendileri karşılayan aile hekimlerinin kamu personeli statüsünde olmadığını savundu
Kaynak: MEDİMAGAZİN
Aile hekimi kamu personeli mi değil mi?
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol

ANKARA-Aile hekimlerinin statüsü, Sağlık Bakanlığı ve Türk Tabipleri Birliği (TTB) arasında anlaşmazlık konusu oldu. Sağlık Bakanlığının Bursa Sağlık Müdürlüğüne gönderdiği yazıda, “aile hekimlerinin kamu görevlisi statüsünde olduğu, kamu hizmeti verdiği, bu nedenle tabip odasına üyeliğinin ‘isteğe bağlı’ olması gerektiği” yönündeki yazıya, TTB’den “Aile hekimi kamu görevlisiyse niçin kira ödüyor, zorunlu mali sorumluluk sigortası prim ödemelerinin tamamını kendisi karşılıyor?” yanıtı geldi. TTB, gerekli düzenlemeler yapılarak aile hekimlerinin kamu kurumunda çalışan kamu personeli statüsüne getirilmesini istedi. 

 

TTB Genel Sekreteri Feride Aksu Tanık tarafından Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğüne gönderilen yazıda, aile hekimlerinin “kamu görevlisi olduğu” iddiasına karşı çıkıldı. Tanık, Bakanlığın 4 Mart 2011 günü Bursa Sağlık Müdürlüğüne gönderdiği bir yazıda, aile hekimlerinin ilgili mevzuat gereği kamu görevlisi statüsünde olduğu, kamu hizmeti verdikleri, bu nedenle tabip odasına üyelik işlemleri bakımından 6023 sayılı Türk Tabipleri Birliği Yasası’nın 7. maddesinin 2. fıkrasına göre değerlendirilmesi gerektiğinin belirtildiğini anımsattı.

 

Türk Tabipleri Birliği Yasası’nın 7. maddesine göre, odaya kayıt olmadan mesleğin uygulanamayacağını ancak kamu kurum ve kuruluşlarının asli ve sürekli kadrolarında çalışan tabiplerin odaya kayıtları isteğe bağlı tutulduğunu dile getiren Tanık, aile hekimlerinin  sözleşmeli olarak çalıştırıldığını bildirdi. Tanık, “Aile hekimliği birimi birinci basamak sağlık hizmeti sunan sağlık ocakları ya da toplum sağlığı merkezleri gibi kamu sağlık kuruluşu sayılıp buna paralel işlemlere tabi tutulmadığı gibi, aile hekimliği birimi adeta özel bir ticarethane, işyeri sayılarak aile hekimi bu kapsamda yükümlülüklere tabi tutulmuştur” görüşünü iletti.

 

Aile hekimleri “kiracı” kabul ediliyor

Yasal düzenlemelere göre, aile hekimlerinin zorunlu mesleki sigorta primlerinin tamamını kendilerinin ödediğine dikkat çeken Tanık, şunları kaydetti:

 

“Sağlık Bakanlığı tarafından yürürlüğe konulan anılan düzenlemeler ile diğer kamu kurumları tarafından yapılan konuya ilişkin düzenlemelerde aile sağlığı birimlerinin ‘kamu kurum ve kuruluşu’ sayılmaması yeterli bulunmamış, aile hekimi de ‘kamu personeli’ sayılmayarak kendi adına özel olarak çalışan hekim/işveren statüsünde sayılmış, kiracı konumunda kabul edilmiştir.

 

6023 sayılı Yasa’nın 7. maddesinin 2. fıkrasında yer alan istisna düzenlemesinde ‘kamu kurum ve kuruluşlarının’ asli ve sürekli kadrolarında çalışan tabiplerin odaya kayıtları isteğe bağlı tutulmuştur.  İçlerinde Sağlık Bakanlığının da yer aldığı idare tarafından yapılan düzenlemelerde aile hekimliği birimlerinin kamu kurum ve kuruluşu sayılmaması karşısında, Birliğimiz tarafından aile hekimlerinin 6023 sayılı Yasanın 7. maddesinin 2. fıkrasında belirtilen kamu kurum ve kuruluşlarında asli ve sürekli görevde çalışan personel olarak değerlendirilmesi mümkün olmamıştır.”

 

Tanık, Sağlık Bakanlığının da içinde yer aldığı idarenin, anılandüzenleme ve uygulamalarının değiştirilerek düzeltilmesini, aile hekimliği biriminin “kamu kurum ve kuruluşu” olarak kabul edilmesini, özel bir kuruluş gibi kira alınması uygulamasından vazgeçilmesini, elektrik, su, personel istihdamı, zorunlu mali sorumluluk sigortası prim ödemelerinde kamu kurumlarına paralel düzenleme ve uygulamaların yapılmasını istedi. Bu koşullar sağlanırsa aile sağlığı birimlerinin hukuken “kamu kurum ve kuruluşu”, aile hekimlerinin de bu kamu kurum ve kuruşlarında asli ve sürekli görevlerde çalışan kamu personeli olarak nitelendirilebileceğine dikkat çeken Tanık, böylece aile hekimlerinin kamu kurumunda çalışan kamu personeli statüsüne sahip hekim olarak değerlendirileceğini ve üyelik uygulamasını da buna göre gözden geçireceklerini ifade etti.

aile
hekimi
kamu
personeli
mi
değil
mi?
Yorum (2)
Ömer SÜMER
Anayasa Mahkemesi: "Aile Hekimleri Anayasa’nın 128. maddesinde yer alan “diğer kamu görevlisi” kapsamındadır" Anayasa Mahkemesi Başkanlığından: Esas Sayısı : 2005/10 Karar Sayısı : 2008/63 Karar Günü : 21.2.2008 Sağlık Bakanlığı’nın, aile hekimliği hizmetlerini, pilot olarak belirleyeceği illerde görevlendireceği ya da sözleşmeli olarak çalıştıracağı personel eliyle yürütmesi, bu hizmetlerin niteliği itibariyle belli bir düzenlilik içinde sunulması gereken, kişilerin ve dolayısıyla aile ve toplumun varlığı ve huzuru yönünden vazgeçilmez, ertelenemez ve ikame edilemez hizmetler olması, aile hekimi ve aile sağlığı elemanlarının bu hizmetleri kapsamlı ve devamlı olarak belli bir mekânda ve tam gün çalışma esasına göre sunmaları, aile hekimliği pilot uygulamasına geçilen illerde bu hizmetlerin ücretsiz olarak verilmesi, kişilerin bu sağlık hizmetlerinden yararlanabilmelerinin aile hekimlerine kayıt olmalarına bağlı olması ve bu illerde aile hekimliği kapsamındaki hizmetlerin sadece aile hekimlerince sunulması, birinci basamakta düzenlenmesi öngörülen her türlü reçete, rapor ve sevklerin ve diğer resmi belgelerin, aile hekimleri tarafından düzenlenmesi, birinci basamaktan ikinci ve üçüncü basamak sağlık kurum ve kuruluşlarına sevklerin aile hekimlerince yapılması, sözleşmeli çalışacak aile hekimi ve aile sağlığı elemanlarının idare ile imzalayacakları sözleşmenin idari hizmet sözleşmesi niteliğinde bulunması, sözleşmeli aile hekimi ve aile sağlığı elemanlarının ücretlerinin idarece ödenmesi, aile hekimlerinin düzenledikleri tüm kayıt, evrak ve belgelerin resmi kayıt ve evrak niteliğinde olması, aile hekimleri ve aile sağlığı elemanlarının mevzuat ve sözleşmeye uygunluk ve diğer konularda, Bakanlık, ilgili mülki idare ve sağlık idaresinin denetimine tabi olmaları, görevleriyle ilgili ya da görevleri başında işledikleri veya kendilerine karşı işlenen suçlarda Devlet memuru gibi kabul edilmeleri gözetildiğinde, aile hekimleri ve aile sağlığı elemanlarınca sunulacak olan aile hekimliği hizmetlerinin, Devletin genel idare esaslarına göre yürütmekle yükümlü olduğu kamu hizmetinin gerektirdiği asli ve sürekli görevler olduğu açıktır. Bu durumda, ihtiyaç duyulması halinde, Türkiye’de mesleğini icra etmeye yetkili ve 657 sayılı Yasa’nın 48. maddesinin (A) bendinin (4), (5) ve (7) numaralı alt bentlerindeki şartları taşıyan kamu görevlisi olmayan uzman tabip, tabip ve aile sağlığı elemanları, Sağlık Bakanlığı’nın önerisi, Maliye Bakanlığı’nın uygun görüşü üzerine idari hizmet sözleşmesi yapılarak aile hekimliği uygulamalarını yürütmek üzere çalıştırılabileceklerdir. Bu şekilde çalıştırılanlar Anayasa’nın 128. maddesinde yer alan “diğer kamu görevlisi” kapsamında olduğundan, iptali istenen kural Anayasa’ya aykırılık oluşturmamaktadır.
3
Cevapla
gölgelice
Evet, semerci mehmet usta kadar.
0
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir