Medimagazin logo

5. Gazi Gastroenteroloji Günleri, genç gastroenterologların yoğun ilgisini topladı

5. Gazi Gastroenteroloji Günleri, Ankara'da 9-11 Şubat tarihleri arasında gerçekleşiyor. Prof. Dr. Tarkan Karakan'ın kongre başkanlığını üstlendiği etkinlik, genç gastroenterologların da katılımıyla inflamatuvar bağırsak hastalıkları ile ilgili yeni tedavi yöntemleri ve ilaçlar konusunda bilgi paylaşımına odaklanıyor.
Kaynak: MEDİMAGAZİN
5. Gazi Gastroenteroloji Günleri, genç gastroenterologların yoğun ilgisini topladı
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol

MEDİMAGAZİN - 5.Gazi Gastroenteroloji Günleri, 9-11 Şubat 2024 tarihleri arasında Ankara’da gerçekleştiriliyor.

5. Gazi Gastroenteroloji Günleri Kongre Başkanı Prof. Dr. Tarkan Karakan, gastroenterologların yoğun katılımı ile gerçekleşen etkinliğe ilişkin bilgi verdi.

Bu sene 5’incisi düzenlenen Gazi Gastroenteroloji Günleri’nin daha çok genç gastroenterologların katıldığı, bir güncelleme kongresi şeklinde olduğunu ifade eden Prof. Dr. Karakan, “Kongremiz, her geçen yıl başarısı, kayıt sayıları artan bir kongre ve bu sene de yaklaşık olarak 250’ye yakın kayıt ve 20 civarı standımız bulunuyor." dedi.

Kongrenin son gününde 3 farklı kurs gerçekleştirileceğini ifade eden Prof. Dr. Karakan, “Bu kurslar; Prof. Dr. Murat Kekilli tarafından yapılacak olan “Gastrointestinal Luminal Stentleme Kursu” ki bu kurs çok yapılmayan ancak çok ihtiyaç olan bir kurs.

İkinci kursumuz İbrahim Doğan ve Ali Karataş ile motilite dediğimiz testlerin anlatılacağı bir kurs,

Üçüncü kursumuz ise benimle birlikte bağırsak hastalıklarında gelişmekte olan yeni bir yöntem olan bağırsak ultrasonu kursu.” şeklinde konuştu.

Kongrenin içeriği zengin, butik ve gençlere hitap eden bir kongre olduğunu ifade eden Prof. Dr. Karakan, inflamatuvar bağırsak hastalıklarına ilişkin şu bilgileri paylaştı:

“İnflamatuvar bağırsak hastalıklarının sıklığı giderek artıyor. Türkiye’de de hızla yükselişte. Özellikle dünyada 5 yıl sonra sıklığının yüzde 1 olma ihtimali olan bir hastalık. Kongremizde bu hastalıklarla ilgili çok detaylı bilgiler ve yeni çıkan ilaçlarla ilgili toplantılar yer alıyor. Çünkü bu hastalığın tedavisinde her geçen gün yeni ilaçlar çıkıyor. İmmün sistemi modüle eden, bu sistem üzerinde etkili olan ve hedefe yönelik yeni jenerasyon ilaçlarımız ile ilgili de toplantılar yapılacak.

İnflamatuvar bağırsak hastalarında ilaç seçeneklerinin sayısının her geçen gün arttığını ifade eden Prof. Dr. Karakan, “Eskiden pek bir şey yapamadığımız bu hasta grubunda şimdi çok daha etkin tedavilerimiz var.” sözlerini kullandı.

İnflamatuvar Bağırsak Hastalıkları Polikliniği hastalara hizmet veriyor

Gazi Üniversitesinde 2 yıl önce hizmete açılan İnflamatuvar Bağırsak Hastalıkları Polikliniğine ilişkin bilgiler veren Prof. Dr. Karakan, “Bu poliklinikte haftanın birkaç günü hariç her gün hasta kabul ediyoruz. Hasta sayımız şu an oldukça yüksek. Polikliniğimizde inflamatuvar bağırsak hastalıkları hemşiresi de görev yapıyor, hemşiremiz hastaların beslenmesi ve ilaçlarının kullanmasıyla ilgili bilgi veriyor. Bu da Türkiye’de çok az merkezde var.

Polikliniğimiz, hastaların hayat kalitesini artırmaya ve hastalara her yönüyle bütüncül yaklaşmaya çalışan bir poliklinik. Ayrıca hastalarımızı birçok yeni ilaç çalışmalarına da dahil edebiliyoruz. Multidisipliner çalışma tarzı ile genel cerrahi, psikiyatri, romatoloji ve dermatoloji ile ortak çalışıyoruz.” şeklinde konuştu.

 

“Elimizdeki en önemli şeylerden birisi kolonjiyoskopi”

ERCP işleminin Türkiye’de çok fazla ihtiyaç duyulan ve gerçekleştirilen bir işlem olduğunu ifade eden Gazi Üniversitesi Gastroenteroloji Bilim Dalı'ndan Prof. Dr. Murat Kekilli, “Fakat safra yolları hastalıklarında ya da pankreasla ilgili hastalıklarda tanı koymakta bazen zorluk yaşıyoruz çünkü safra yolları değerlendirmek için duodenoskop ile girdikten sora  eski usül skopi görüntüleri kullanıyoruz. Skopide  gördüğümüz darlıkların belign darlık mı yoksa malign darlık mı karar vermekte bazen zorlanıyoruz, Tomografi, MR ve  endoskopide de benzer zorlukları yaşıyoruz. Bunlara tanı koyabilmek için şu an elimizdeki en önemli şeylerden birisi kolonjiyoskopi.” bilgisini verdi.

Kolonjiyoskopun safra yolları ve pankras kanalına direkt girerek görüntü alınmasını sağladığını kaydeden Prof. Dr. Kekilli, lezyonun ne olduğunu görebildiklerini, taş mı tümör mü bunun hakkında tanı koyabildiklerini dile getirdi.

Bugün gerçekleştirilen bir canlı yayında da bir hastanın sol safra yolunun ağzındaki bir tıkanıklığı kolonjoskop ile ameliyat gerekmeden kurtardıklarını söyledi. Prof. Dr. Kekilli, kolonjiyoskopi işlemine ilişkin şu bilgileri verdi:

“Bazen standart yöntem ile çıkartamayacağımız taşların, stentlerin çıkarıtılmasında da hastaların daha ciddi ameliyat olmadan ya da fazla işlemden geçmesine gerek olmadan bu tür işlemler yapabiliyoruz.

Bunun en önemli özelliği her yerde yapılabilir işlemler değil. Üniversitelerin bu tür işlemleri yapmaları ülkemiz için çok önemli. Biz de Gazi Üniversitesi olarak bu tür imkanları kullanıyoruz. Bugün de melekteşlarımıza koloniyoskopun klinikte kullanımı ile ilgili birkaç vaka sunumumuz oldu.”

 

“Pankreas nekrozunda endoskopik ultrasonografinin yeri tartışmasız”

Türk Gastroenteroloji Derneği Başkanı ve Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Gastroenteroloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Cindoruk ise endoskopik ultrasonografinin son yüzyılın geliştirdiği en güzel cihazlardan birisi olduğunu söyledi.

Gazi Üniversitesi Gastoenteroloji Kliniğinin Türkiye’de ilk defa lineer endoskopik ultrasonografi kullanan klinik olduğunu söyleyen Prof. Dr. Cindoruk, “Klinik olarak girişimsel endoskopik ultrasonografi,  ERCP, inflamatuvar bağırsak hastalıklarında çok ilerlemiş bir klinik haline geldik. Teknolojiyi çok yakından takip ediyoruz. Bu kongrenin amacı da teknolojiyi takip ettiğimiz gibi bilgilerimizi güncellemek ve genç arkadaşlarımıza anlatmak.” dedi.

Kongrede gerçekleştirdikleri canlı yayında endoskopik ultrasonografinin pankreas hastalıklarıyla ilgili küçük bir canlı vaka yaptıklarını ifade eden Cindoruk, “ Vakamız şöyleydi: pankreas kanseri mi yoksa otoimmün kolanjiopati mi?

Ayrıcı tanısını biyopsi ile dahi koyamadığımız vakada,  EUS ile tanısını koymaya çalıştık ve yüzde 90 doğrulukla bunun panreas kanseri olduğuna karar verdik." sözlerini kullandı.

Bugün çoğu vakada ERCP yapmadan safra kanalı görüntüleyip sonra yönlendirdiklerini ifade eden Prof. Dr. Cindoruk, “Komplikasyonlu bir işleme gitmeden, hem tanıda hem tedavide endoskopik ultrasonografiden faydalanıyoruz .” dedi.

Pankreas nekrozuna da endoskopik ultrasonografi ile tedavi ettiklerini kaydeden Prof. Dr. Cindoruk, “Bu sayede cerrahlara bu hastalığın tedavisinde yardımcı oluyor, EUS’la müdahale edip nekrozun tedavisini yapıyoruz. Pankreas nekrozunda endoskopik ultrasonografinin yeri tartışmasız.” şeklinde konuştu.

5 gazi gastroenteroloji gunleri
ankara
prof dr tarkan karakan
gastroenteroloi
Yorum (2)
kosekli
çok güzel bir program hazırlanmış, ercp, eus, kolanjioskopi, usg kursu vb her biri kendi alanında otör hocaların liderliğinde türk tıbbı adına çok güzel, güncel konuların işlendiği butik bir organizasyon. emeği geçenleri kutlarım..
Cevapla
deren kara
accık resimdede gençler çok olaydı :)))
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir