Habertürk'ün önceki gün "SGK ile hacamat" başlığıyla yayımlanan, bitkisel ilaç ve geleneksel uygulamalarıyla Anadolu tıbbının Sosyal Güvenlik Kurumu'nun geri ödeme kapsamına alınmasına ilişkin haberi, uzmanlar arasında da tartışma yarattı. Gazete Habertürk'ten Fatmanur Boylu, konuyla ilgili uzmanlardan görüş aldı.
İŞTE GÖRÜŞLER:
Prof. Dr. Figen Atalay:
Kan hastalıkları hekimi olarak özellikle kemoterapi alan hastalarda bitkisel ürünlerin kullanılmasını önermiyoruz. Çünkü kemoterapi ve bitkisel ürünlerin nasıl bir etkileşim içinde olacağı bilinmiyor. Bunun dışında pratiği ve deneyimi olan doktorların önermesi fayda sağlayabilir. Kanser olmayan hastalarda doktorlar önerebilir. Ancak hacamat gibi uygulamalar çok eskide kaldı. Tedavilerde bunları önermiyoruz. Fayda olacağının kanıtı ve bilimsel çalışmalarla destekli bir gerekçesi olursa kullanılabilir.
'GETAT'I BİLMİYORLAR'
Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp (GETAT) Enstitütüsü Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Erdem Yeşilada:
"GETAT asla olmaz" diye katı bir tutum sergilenmemeli. Üst düzeyde fitoterapi çalışmaları yapılıyor. Çin ve Japonya'da, devlet tarafından desteklendiği için müthiş çalışmalar yapılıyor. Modern tıbbın çare olmadığı yerde etkili olabilir. Tedavide önce söz, sonra bitkisel tedavi, daha sonra ilaç ve sonra bıçak görüşünü benimsiyorum. Onkologlar buna karşı çünkü GETAT'ı bilmiyorlar. Kemoterapi hem sağlıklı hem zararlı hücreleri öldürüyor. SGK kapsamına alınmasını çok uygun buluyorum. GETAT için etkisiz diyenleri bilim dışı görüyorum.
