Sağlık Bakanlığı tarafından geçen yıl yayımlanan 'Doğal Doğum Eylem Planı' kapsamında Türkiye genelinde yaygınlaştırılması kararlaştırılan 'sezaryen sonrası normal doğum' uygulaması, Ankara Bilkent Şehir Hastanesi Kadın Doğum Hastanesi'nde açılan özel poliklinik ile hayata geçirildi. Ankara Bilkent Şehir Hastanesinde açılan Sezaryen Sonrası Normal Doğum Polikliniği de yoğun ilgi gördü.
Polikliniğe ocak ayından bu yana yaklaşık 150 hamile başvurdu ve 20 anne başarılı şekilde sezaryen sonrası normal doğum yaparak, bebeklerini sağlıklı şekilde dünyaya getirdi. Ayrıca hastane bünyesinde gebe okulu, ebe poliklinikleri ve bilgilendirme broşürleri ile anne adaylarına süreç hakkında danışmanlık sağlanırken, gerekli kriterleri karşılayan gebelerin doğuma kadar takibi poliklinikte sürdürülüyor.
“Sezaryen sonrası ağrı çeken anneler normal doğuma hevesli”
Ankara Bilkent Şehir Hastanesi, Kadın Doğum Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Özlem Moraloğlu Tekin, sezaryen sonrası normal vajinal doğumun aslında normal doğumdan farkı olmadığını söyleyerek, "Bu, belirli bir süre önce sezaryen geçirmiş bir annenin normal doğum denemesidir. Zaman zaman özellikle sezaryen olmuş anneler ağrı çekip tam açıklıkla geldiklerinde zaten doğurtuyorduk. Ocak ayında bu polikliniğin açılışı ile beraber, anne adaylarından ilginin yoğun olduğunu gördük. Özellikle sezaryen sonrası pek çok zorluk yaşayan ve ağrı çeken annelerin sonrasında normal doğumu denemede oldukça hevesli olduklarını fark ettik. Belli kriterlere uyan anne adayları için gebeliğin başından itibaren bu poliklinikte takibini gerçekleştirerek doğuma geldiklerinde de yardımcı olmaya çalışıyoruz. Sezaryen sonrası normal doğumda başarıyı etkileyen faktörler var. Bunlardan aslında en önemlisi sezaryen sonrası normal doğum yapılacak kurumun altyapısı. Yani bu kurumun mutlaka aynı katta doğumhaneye yakın bir yerde tam donanımlı bir ameliyathanesinin olmuş olması gerekiyor. Yine tam donanımlı bir yenidoğan yoğun bakımına sahip olması ve tabii ki bu konuda tecrübeli bir ekibe sahip olması yani kurum altyapısının tam olması önemli. Yine annenin yaşının 40 yaş ve üzeri olmaması, iki gebelik arasındaki sürenin önceki doğumda sezaryen yaptıysa bir sonraki doğumda en az 18 aydan fazla süre geçmiş olması, bir önceki sezaryen olma sebebinin pelvisle bebeğin başı arasındaki uyuşmazlık gibi nedenli olmamış olması, bir önceki doğumdaki sezaryendeki kesi hattının dikey değil de yatay yapılmış olması gibi faktörler var. Yine bebeğin çok iri olmaması gerekiyor. Yani 4-5 kilo bebeklerde riskler artıyor" dedi.
“Algıyı kırmak için bu polikliniği oluşturduk”
Sezaryen sonrası toparlanmanın çok zor olduğunu söyleyen Prof. Dr. Moraloğlu Tekin, "Sezaryen sonuçta bir ameliyat. Bir ameliyat sonrası ayağa kalkmak, bebeğini emzirmek, bebeğinin bakımını vermek; bunların hepsi çok daha zor. İlk günler sancılar fazla oluyor ama normal doğum yapan bir anne adayı doğumdan sonra 24 saat içerisinde ayağa kalkabilir. Evinin günlük işlerini yapabilir. Bebeğiyle çok rahat ilgilenebilir. Yine sezaryenden sonra annenin sütünün biraz daha geç geldiğini görüyoruz. Ama normal doğumda böyle bir risk yok. Normal doğumda vajina kanalından geçen bebek oradaki mikrobiyotayı aldığı için immün sistemi daha çabuk gelişiyor. Hastalıklara karşı direnci daha yüksek oluyor. Dolayısıyla çok gerekmedikçe anne bebek sağlığı için en optimal olanı normal yoldan doğumu gerçekleştirmek. Biz bu polikliniklerimizi, 'Sezaryen yaptıysam bir daha normal doğum yapamam' algısını kırmak için oluşturduk. Gebe Okulumuzda bununla ilgili eğitimler koyduk, dersler koyduk. Ebe arkadaşlarımızla birlikte sürekli bununla ilgili danışmanlıklar vermeye çalışıyoruz. Anne adaylarının bu konuda sağlık okuryazarlığını yükseltmeyi amaçlıyoruz. Başarı oranımız yüzde 75'lerde. Herhangi bir riskli durum ortaya çıkarsa ekibimiz zaten bu annelerin sezaryenle doğumlarını gerçekleştiriyor. Anneler lütfen normal doğumdan korkmasınlar. Doğum insanlığın başından beri olan fizyolojik bir süreç aslında. Kendi içlerindeki güce güvensinler. Kendi otonomilerine güvensinler" ifadelerini kullandı.
“Tek başıma yapamazdım, ebelerimiz destek oldu”
Kentte yaşayan Sabire Candan (26) ise, ilk çocuğunu normal, ikinci çocuğunu sezaryen, üçüncü doğumunu ise sezaryen sonrası vajinal doğumla (SSVD) gerçekleştirdi. Candan, 4 gün önce dünyaya getirdiği erkek bebeğini sezaryen sonrası normal doğumla kucağına almanın mutluluğunu yaşadığını söyleyerek, "Hastaneye kontrole geldiğimde ebelerin broşürde gebe okuluna yönlendirmesiyle bu polikliniği duydum. Burada olabilecek risklere anlatıldı. Denemek istediğimizi söyledim. Böylelikle başladık yolculuğumuza. Sezaryen doğumda hareket kısıtlılığımız çok fazla olduğu için bebeğimizi doğru düzgün emziremiyoruz. O yüzden bunların zorluğunu bildiğim için normal doğum yapmak için buraya başvurdum. Tek başıma yapamazdım; ebemiz sağ olsun modumu çok yükseltti ve 'Ben yoruldum yapamayacağım' dediğimde 'Hayır yapabileceksin' diye beni teşviklendirdi. Eşim de zaten böyle bir poliklinik olduğunu söyleyince çok sevindi. Çünkü o da sezaryende yaşadığım zorluğu ve normal doğumda yaşadığım rahatlığı biliyordu" diye konuştu.