Medimagazin logo

Kırım Kongo kanamalı ateşi

Anadolu Sağlık Merkezi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Elif Hakko, son günlerde yaşanan kene ısırmalarıyla gündeme gelen Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi
Kırım Kongo kanamalı ateşi
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol
Anadolu Sağlık Merkezi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Elif Hakko, son günlerde yaşanan kene ısırmalarıyla gündeme gelen Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi

Afrika, Asya, Doğu Avrupa ve Ortadoğu'da görülen bir hastalık. Etkeni Bunyavirüs ailesinden Nairovirus'dür. Ölüm oranı %3-30 arasında değişmektedir. Kene ısırmasıyla (Hyalomma cinsi), hastalığın akut fazındaki hastadan, kan veya dokudan bulaşır. Kanama, kas ağrıları, ateş gibi belirtilerle seyreder. Ribavirin ile tedavi tartışmalıdır. Türkiye'de 2002-2005 arasında Sağlık Bakanlığı’na 500 olgu bildirilmiş 26 olgu (% 5.2) kaybedilmiştir.

RİSK ALTINDAKİ KİŞİLER

Kırım, Özbekistan, Kazakistan, Tacikistan, Bulgaristan, Kongo, Uganda, Çin, Güney Amerika, Tanzanya, Senegal, Irak, Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Pakistan, Iran, Türkiye, Yugoslavya, Kenya ve Yunanistan Çiftçiler, veterinerler, kırsal ve ormanlık alanda bulunan kişiler, sağlık çalışanlarıdır. Etlerden bulaşmaz. Gebe kadından bebeğe geçiş de bildirilmiştir.

HASTALIĞIN SEYRİ

Hastalık sadece insanlarda görülür, hayvanlarda hastalık şimdiye kadar bildirilmemiştir. Kuluçka süresi yani kene ısırmasından sonra hastalığın belirtilerinin ortaya çıkma süresi 3-7 gündür. Daha sonra ilk 7 güne kadar kas ağrıları, ateş, bulantı, kusma ve ishal oluşabilir. Başağrısı, sersemlik ve 41 dereceye kadar varabilen ateş olur. Yüz, boyun ve gövdede kızarma, göz aklarında göllenme oluşabilir. Yedinci günden sonra kanamalar başlar. Kanama en sık dişetlerinden, burundan, mideden, makattan, mesaneden, vajinadan ve akciğerden kaynaklanmakla beraber beyin kanamasına bile rastlanabilir. Hastalık 10-20 gün sürer. Ölüm oranı %3-30 arasında değişmekle beraber erken tanı konan hastalara erken destek tedavisi verildiğinden yaşama şansları daha yüksektir.

TANI VE TEDAVİ ŞEKLİ

Hastada kene ısırığı öyküsü, belirtiler ve hastada alınan kanda virüsün araştırılması ile konur. Her hastaya tedavi gerekmeyebilir. Hastalık ciddi seyrediyorsa ribavirin verilir. Solunum desteği verilir, kan ihtiyacı karşılanır. Hastalık geçtikten sonra tekrarlamaz. Bu nedenle takibe gerek yoktur.

KORUNMA YÖNTEMLERİ

Riskli bölgelerde yaşayan, çalışan ve o bölgeye seyahat eden kişiler kene ısırmalarının oluşmaması için kişisel korunma önlemleri almalıdır. Deri açıkta kalmamalıdır bu nedenle kolları, bacakları kapatacak giysiler tercih edilmelidir. Koruyucu bir ilaç ve aşı yoktur.

KENE ISIRIĞI OLUŞTUĞUNDA YAPILMASI GEREKENLER

Kene vücuttan bir sağlık çalışanı tarafından çıkarılmalıdır. Bir cımbız yardımı ile vida gibi çevirilerek çıkarılır. Çıkarılan kene incelenmek üzere ilgili merkeze gönderilir. Hastaya başlangıç kan sayımı ve karaciğer testleri yapılır, herhangi bir belirti oluşması durumunda hastaneye başvurması önerilir ve bu testler tekrarlanır. Bu testlerde bozulma varsa virüs tanısı için gerekli merkezlere hastadan kan gönderilir.

TARİHÇE

İlk kez 12.yüzyılda Tacikistan'da kanamalı bir sendrom tanımlanmış. İdrarda, rektumda, diş etlerinde, kusmukta ve karın içinde kan saptanmış. Bunun bir artropod nedeniyle olduğu bildirilmiş. Daha sonra 1944-45'te II.Dünya Savaşı’nda Kırım bölgesinde 200 Sovyet askerinde kanamalı ateş ortaya çıkmış. 1967'de kan ve dokudan beyaz yenidoğmuş bir farenin beynin hücresi kullanılarak virüs izole edilmiş. Daha sonra aynı virüs Kongo'da ateşli bir hastada saptanmış. Bunun üzerine bu virüs Kırım Kongo kanamalı ateş virüsü olarak adlandırılmıştır.

Bugün
kırım
kongo
kanamalı
ateşi
Bu habere ilk yorumu siz yapabilirsiniz...
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir