Medimagazin logo

Hekimlerin Anlam ve Yaşam Arayışı

İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Emel Bayrak "Hekimlerin Anlam ve Yaşam Arayışı" isimli yazısında hekimlerin onlarca yıl verdikleri emeklerinin karşılığını yurt dışında aramalarının nedenlerini konu edindi.
Kaynak: MEDİMAGAZİN
Hekimlerin Anlam ve Yaşam Arayışı
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol

Dr. Emel Bayrak, yazısında şu sözleri kaleme aldı:

"İnsanın Anlam Arayışı kitabının yazarı psikiyatr Viktor Frankl, ‘’İnsanı en çok yaralayan şey fiziksel acı değil, haksızlığın, mantıksızlığın verdiği ruhsal ızdıraptır’’ der.

Holokost’tan kurtulan ve hayatta kalabilme deneyiminden bir ekol yaratan Viktor Frankl’ın bu sözünü neye mi bağlayacağım, genç pırıl pırıl insanların güzelim ülkelerini, doğdukları, büyüdükleri şehirleri, ailelerini bırakıp, bırakmak zorunda kalıp başka ülkelerde kendilerine yaşam alanı yaratmaya çalışmalarına.

Gün geçmiyor ki Türkiye’de gençlerin mutsuzluklarına, haksızlığa, adaletsizliğe maruz kalışlarına dair bir yazı, bir haber olmasın. Ya da yurtdışında yaşayan, bilim insanı, sanatçı bir yurttaşımızın başarı haberi ile insanlık adına gurur duyarken bir yandan da içimiz burkulmasın.

Kendi alanımdan yola çıkmak yazdıklarımdan emin olmamı sağlayacak. O yüzden hekimlerin neden onlarca yıl verdikleri emeklerinin karşılığını yurtdışında aradığını konuşalım.

Hekimler başka bir ülkede çalışabilmek için Türk Tabipleri Birliği’nden belge almak zorundalar. Bu başvurular ile sağlanan verilerde aşağıdaki tabloyu izliyoruz; 

 

Yıl

Giden Doktor Sayısı

2012

59

2013

90

2014

118

2015

150

2016

245

2017

482

2018

802

2019

1047

2020

931

2021 ( ilk 5 ay )

400

 

Gitmek için çabalayanlar, dil sınavlarına, diğer prosedürlere takılanlar, sosyal, ailesel nedenlerle gidemeyip, hedefi bu engelleri aşmak olanlar bu net sayıların dışındadır. Lise yıllarından itibaren çocuklarımız doğdukları ülkede değil, yurtdışında eğitim görmenin, yurtdışında çalışmanın, yaşamanın hayalini kurmaktadır. Sosyal medyada kurulan platformlar, yurtdışında eğitim ve çalışma için aracı şirket sayılarındaki artışa bir göz atmak yeterlidir.

Bu durum, hekimleri de çok geniş  anlamda kapsayan başarılı, çalışma disiplini, anlama, üretme  kapasitesi yüksek genç insanların kendilerini gerçekletirebilmek için ülkelerini terk etmek zorunda kalışlarının bir parçasıdır.

Bir hekimin tıp fakültesinden mezun olması yabancı dil hazırlık yılı ile birlikte yedi yıldır. Ülkemizde, aslında çok kıymetli olana birinci basamak sağlık hizmetlerinin değersizleştirilmesi yedi yıl süren son derece meşakkatli  bir eğitim sürecini tamamlamış olmalarına rağmen pratisyen hekimlerin saygınlıklarının yok edilmesi, değersizleştirilme ile sonuçlanmıştır.  Bu kötü başlangıcın ardından bir dalda uzmanlaşabilmek için dünyanın sayılı zorluktaki sınavlarından biri olan Tıpta Uzmanlık Sınavı’na girmek zorundalar. Tıp Fakültesi’nin ilk yıllarından itibaren iyi hekimlik yerine, mecburen uzmanlık sınavına odaklanan, sınava yönelik olarak 2.,3. sınıftan itibaren dersanelere gitmek zorunda bırakılan hekim adayları bunun için de ciddi bir zaman ve emek harcamak zorundadır.

Uzmanlık eğitimi 4 ila 5 yıl sürmekte, bu süreç çok yoğun, gecesi gündüzü belirsiz, ağır bir çalışma ve yaşam biçimi gerektirmektedir. Asistanlık yıllarının Türkiye’deki maddi karşılığı yoksulluk sınırının altındadır. Uzman hekimler için de bu ücretlendirme, ne uzun yıllar verilen emeğin ne de yapılan işin karşılığı olan, doktorların yaşamını ekonomik sıkıntı çekmeden sürdürebildiği ücretlendirme değildir.

Onsekiz yaşında üstün başarı ile Tıp Fakültesi’ne girmeye hak kazanan bir doktor adayı en iyi ihtimalle 12 yıl sonra uzmanlığını, mesleğini yapabiliyor duruma gelir. Hekimler diplomalarını, uzmanlık belgelerini alıp yaşamak istedikleri şehirde mesleklerini yerine getirebilmek için mecburi hizmete tâbidir. 1,5-2 yıl süren mecburi hizmet sonrası (pratisyen hekimlik için ayrı, uzmanlık sonrası ayrı olmak üzere ) mümkün olabilecek meslek yaşamı otuzlu yaşlara karşılık gelmektedir.

Çalışma koşullarının ağırlığının yanında, doktorların itibarsızlaştırılmasının, sağlığın yönetilememesinin önünü açtığı şiddet olayları, iş güvencesizliği, atama için tabi tutulan güvenlik soruşturmaları göz önüne alındığında, hekimler kendilerini değersiz hissetmektedirler ki bu durum hangi meslekte olursa olsun, insan yaşamındaki en kıymetli duygu halidir.

İnsanların sadece fizyolojik olarak yaşamlarını sürdürmelerini sağlayan ihtiyaçları değil, güvenlik, saygınlık, kabul görme, sağlıklı bir sosyal yaşam ve kendilerini gerçekleştirme ihtiyaçları göz ardı edilemez.  Temel insan haklarıdır. Liyakatleri hiçe sayılan pırıl pırıl genç insanların ülkelerini terk ediyor oluşu çok yakın gelecekte ( ve dahi artık şimdilerde) toplum olarak ağır bedeller ödeyeceğimiz bir sorun olarak çözüm beklemektedir.

Düşünce ve söylemlerimizdeki umut makyajını silip gerçeklerle yüzleşmenin zamanı çoktan geçti. Son bir yıl içerisinde onbinlerce çiftçinin de tarımdan uzaklaştığı bir ülkede yaşıyor olmak gelecekteki güzel günleri görme ümidimizi silip süpürüyor."

dr. emel bayrak
hekim
tıp fakültesi
yurt dışına giden doktorlar
Yorum (4)
Alper Tunga
Konu çok daha derin. İşlenen konular buzağının sadece görünen yüzü. Her tıp bayramında bunlar siyasilere özetin özeti konu başlıkları olarak ifade edildi, yazıldı, okundu. Toplu çözüm için yüzyüze görüşmek talebi iletildi, 5-6 yıldır randevu bile verilmedi. Dün ve bugün hekimlere saldırılar artarak devam ediyor. Hekimler için ülke tam bir yangın yerine döndü ve çalışma ortamı kalmadı. Çözüm; 1. Aralık başında deklare edilen ana 3 aydır Mecliste bekletilen Hekim maaş zammı derhâl, acilen, hemen yürürlüğe girmeli, kanamayı durdurmak için bu hayati önemdedir! 2. Hekimlerin diğer özlük hakları peyderpey uygulamaya sokulmali. 3. Hekimlere yapılan saldırıları için cezalar acilen artırılmalı, hatta bir süre hekimlere, "hakim savcı dokunulmazlığı" verilmeli.. 4. Bütün bunlar devletin en tepesinden derhal yürürlüğe gireceğinin talimatı verildiği halka ilan edilmeli. Yoksa vakit çok geç olacaktır.
52
Cevapla
uzman
Sayın editörler sayın medimagazin yöneticileri lütfen hekimliğin en can alıcı sorunu olan malpraktis yasası ile ilgili haber yapınız bilgi paylaşınız. Şiddet ücret vb diğer sorunlardan çok daha önemlisi haksız tazminat miktarlarıdır ve bu sorun hallolmazsa diğer sorunları halletmeniz bir işe yaramaz. şunu belirteyim bizim can alıcı sorunumuz şiddet değil, malpraktis yasasıdır. Devletin bir doktora ölene kadar verdiği toplam paradan daha fazlası sadece 1 hastadan tazminat olarak isteniyor ve alınıyor. Oturun hesaplayın ben hesaplarım. Bakım sadece bir hastadan istenen tazminat 4-7 milyonu buluyor ki bir doktor günde 100 tane hasta bakıyor 4-5 ameliyat yapıyor. Ya bu kabül edilebilir mi ? Şiddet ücret ve diğer sorunlar hallolsa ne olur malpraktis yasası hallolmazsa. Çocuklarımıza 4-5 milyon TL lik tazminat kaynaklı miraslar mı bırakacaz ? Sağlık ve Adalet bakanlıklarından talebimdir. Aynen hakim ve savcıları verdikleri kararlardan dolayı devlet koruması altına aldığınız gibi Doktor ları da devlet güvencesine ivedilikle alınız. Özellikle malpraktis yasasını bir an önce çıkarınız. Özel ve kamu hiçbir doktora karşı dava açılamazsın isteyen devlete karşı açsın , hakim ve savcılarda olduğu gibi. Hatta sonuçlanmamış geçmişte açılan ve de devam eden davaları da kapsasın lütfen. Bu meslek başka türlü kurtulmaz. Ama bir an önce bu yasayı çıkarınız lütfen. Herkes yurtdışına kaçıyor işi bırakıyor erken emekli oluyor. Yapmayın etmeyin elinizi çabuk tutun lütfen. Bizim şiddet ten daha önemli ve can alıcı sorunumuz var oda malpraktis yasasıdır. Malpraktis yasası ile beraber şiddet yasası da revize edilir. Malpraktis ten kaynaklı tazminatlar hayatın normal akışına aykırı, lütfen bir an önce bu malpraktis yasasını çıkarınız. Hekimliğin sadece şiddet ücret gibi sorunlarını gündemde tutup asıl can alıcı sorunu olan malpraktis yasasını gündem yapmamak kabül edilemez, hekimler bu ülkenin en parlak beyinleridir lütfen yapmayın bari siz yapmayın asıl ve can alıcı sorunumuzun yeteri kadar gündeme getirilmemesine sessiz kalmayın alette olmayın. Öncelikle meslektaşlarıma sesleniyorum can alıcı sorunu gündeme getiriniz
34
Cevapla
Orçun Akyüz
Bugün 90. gün, 3 ay geride kaldı yarın 4. aya giriyoruz. Sayın CB iradesiyle, Meclisin oybirliğiyle kabul ettiği Hekim, emekli Hekim maaş zammı hala bekliyor. Neyi bekliyor? Eğer "vesayet" denen şey yoksa çoktan yürürlüğe girmeliydi. Sabırla bekliyor, ibretle izliyoruz.
14
Cevapla
Faruk Cinel
Kamuda herkese 3600 ek gösterge veriliyor. Gen Md 8000-9000, GM Yrd 6400, Dai Bsk 4800 ama Hekimler bu listenin hiç bir yerinde yok, kasten dışarıda bırakılmış. Meclis'te keyfî olarak bekletilen Hekim ve Emekli Hekim maaş zammı Önergesi hayati önemdedir, derhâl yürürlüğe girmelidir.
29
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir