Türkiye Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanlık Derneği (EKMUD), bulaşıcı hastalıkların engellenmesinde en etkili ve güvenli koruyucu sağlık hizmetinin aşılama olduğunu vurgulayan bir basın açıklaması yaptı.
Açıklamasında, aşılamayı insanlık tarihinin köklü bir uygulaması olarak tanımlayan ve aşıların bulaşıcı hastalıklarla mücadeledeki önemine dikkat çeken EKMUD, aşılamanın 11. yüzyılda Çin'de çiçek aşısının kullanımıyla başladığını, 18. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu'ndan Avrupa'ya çiçek aşısının yayıldığını 19. ve 20. yüzyılların, birçok bulaşıcı hastalığa karşı yeni aşıların üretildiği ve çiçek hastalığının çiçek aşısı ile eradike edilerek ve çocuk felci gibi hastalıkların kontrol altına alındığını hatırlattı.
Ayrıca, aşı çalışmalarının hala devam ettiğini ve COVID-19 pandemisi sırasında bu çalışmaların hız kesmeden devam ettiğine dikkat çekti.
Türkiye'deki aşı tarihine de değinen dernek, ülkede 1930'larda çiçek, 1937'de difteri-boğmaca, 1952'de BCG, 1963'te oral çocuk felci, 1968'de difteri-boğmaca-tetanoz ve 1970'te kızamık aşılarının kullanılmaya başlandığını belirtti.
Çocukluk dönemi aşılamalarının, aşı ile önlenebilir hastalıkların insidansında dramatik bir düşüş sağladığına dikkat çeken EKMUD, bağışıklamanın sadece çocuklar için değil aynı zamanda erişkinler için de önemli olduğu vurguladı. "Erişkin Bağışıklama Rehberi"nde de ifade edildiği gibi yaşam boyu bağışıklama anlayışının devam etmesinin gerekliliğine vurgu yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Günümüzde hem Dünya’da hem de Türkiye’de bağışıklama programlarında giderek artan bir başarı söz konusudur. Aşılama ile hepatit B’ye bağlı karaciğer kanseri, rahim ağzı kanseri gibi çeşitli kanserler önlenebilirken, kızamık, kabakulak, suçiçeği gibi hastalıkların mortalite ve morbiditesi de azaltılabilir. Yine, pnömokok ve meningokok gibi aşılar ile menenjit ve zatürre gelişmesi önlenebilir.”
"Kimsenin halkı yanlış yönlendirmeye hakkı yoktur"
Aşıların bu yadsınamaz başarısının farklı kişiler tarafından farklı amaçlarla yanlış yorumlandığını belirten EKMUD, şunları kaydetti:
“Bu durumun en son örneği 20.08.2023 saat 14.30 da Sözcü TV’de konuşan Canan Karatay’dır. Gebelikte aşı yapılmamasını öneren Karatay’ı derneğimiz olarak kınıyor ve hukuki süreci başlatıyoruz.
Gebelikte güvenle ve önemle önerilen aşılar (tetanoz, difteri, boğmaca, influenza) yanında gereklilik durumunda yararın öne çıkacağı diğer aşılar da uygulanmalıdır.
İnaktive aşılar, hem hamilelikten önce hem de hamilelik döneminde güvenle uygulanabilir. Canlı aşılar gerekli ise planlanan hamilelikten en az bir ay önce uygulanmalıdır.
Gebelerde tetanoz bağışıklaması ile ilgili yapılan çalışmalarda tetanoz aşısının hem bebek hem de anne için tamamen güvenli olduğu bulunmuştur. Gebelerin inaktif tetanoz toksoidi ile aşılanmasıyla yenidoğan tetanoz mortalitesi %94 oranında azaldığından, tetanoz aşısı T.C. Sağlık Bakanlığının Genişletilmiş Bağışıklama Programı’nın ayrılmaz bir parçasıdır.”
“Aşılar güvenlidir, koruyucudur” ifadelerini kullanan EKMUD, “Kimsenin Halk Sağlığı’nı ilgilendiren böylesine önemli konularda yanlış yorum yapıp halkı yanlış yönlendirmeye hakkı yoktur.” sözlerine yer verdi.
