<b>Fizyoterapistler Derneği'nden açıklama</b>

Değerli Medimagazin Yetkilileri,

FTR Uzman Hekimleri Derneğinin yazmış olduğu yazıda Türkiye Fizyoterapistler Derneğine atfen ifadeler yer almaktadır. Bu ifadelere ilişkin açıklamalarımızın yayınlanmasını kamuoyunun gerçek, güncel,bilimsel ve uluslar arası referanslara dayalı bilgilere ulaşması açısından önemli bulduğumuzu ifade etmek isteriz.

Kendimizi konuyla ilgili ve ilgisiz tüm kesimlerin okuyabileceği biçimde madde madde ifade etmek isteriz.

• Her şeyden önce, fizyoterapistler iddia edildiği gibi, HİÇ BİR şekilde ve HİÇ BİR zaman tanı koymak, ilaç yazmak, hekimlerin yerine geçmek yada hastalar için sıhhi rapor düzenlemek NİYETİNDE olmamışlardır ve olmayacaklardır. Fizyoterapistlerin talepleri DOĞRU okunmalı, önyargılarla değerlendirilmemelidir. 50 yıldır mesleki bir tanım ve yasal güvence olmaksızın çalışmak zorunda kalan bizler bu sorunun muasır medeniyetler seviyesinde çözümünü arzu etmekteyiz. Örnek aldığımız gelişmiş dünya ülkelerindeki durum ne ise ifadelerimiz bunlara dayanmaktadır.

• Fizyoterapistlerin görev tanımları yönünden hukuksal bir boşluk bulunmamaktadır ifadesi YANLIŞTIR Fizyoterapistlerle ilgili en üst norm olan Yataklı Tedavi Kurumları İşletme Yönetmeliği madde 123’ün yayın tarihi olan 1983’ten bu yana fizyoterapistler tüm uzmanlık branşları ile ÇALIŞABİLİYORLARDI. Ancak FTR Uzman Hekimleri Derneğinin konuyu geçtiğimiz yıllarda Danıştay’a taşıması ve Danıştayın Uzman Tabip ifadesini YALNIZCA VE MUTLAK biçimde FTR HEKİMİ olarak yorumlaması sonucu bugün fizyoterapistlerin başka hekimlerle direk çalışabilmeleri HUKUKEN YASAKLANMIŞTIR! Başka bir deyişle farklı branşlardan Uzman Hekimlerin hastalarının tedavisi için fizyoterapiste direk hasta gönderme yetkileri ve yetkinlikleri görmezden gelinmiştir. Diğer branşlarla ilgili uzmanlık dernekleri bu uygulamanın BİLİME VE DÜNYADAKİ ÖRNEKLERE AYKIRILIK teşkil ettiğini yazılı olarak ifade etmişlerdir.

• FTR Hekimleri dışında kalan 7000’den fazla Uzman Hekimin varlığında, Sağlık Bakanlığına bağlı 1350 Sağlık Kuruluşu, 150 Kaplıca ve 120 İhtisas Hastanesi, SHÇEK VE SGK’ya bağlı 100 Huzurevi, GSGM’ YE bağlı 300’ü aşkın profesyonel spor kulübü, MEB’e bağlı 1800 Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezinin veya Sağlıklı Yaşam Kulüplerinin fizyoterapist istihdam edip hizmet sunması için, kurumda varolan veya yönlendirme yapan HEKİM’e ek olarak, FTR HEKİMİ istihdam etmek zorunda olması NE ANLAMA GELMEKTEDİR VE HANGİ AMACA HİZMET ETMEKTEDİR? Üstelik bu tip bir uygulama dünyanın gelişmiş hiçbir ülkesinde YOKTUR.

• Fizyoterapistler hastaların fizyoterapi ve rehabilitasyon programını oluştururken fizyoterapistlik mesleğine özgü bir takım değerlendirmeler yaparlar ve bunun sonucu hasta ile ilgili bir kanaate ulaşırlar. Bu kanaat Hekimin hasta için belirlediği tanıdan tamamen farklı bir olgudur. Hekim hastaya tanısını koyar ve TEDAVİSİ için kapsamlı bir plan yapar ilaç verebilir, cerrahi önerebilir yada bizzat yapabilir, fizyoterapistle görüşmesini önerebilir, diyetisyenle görüşmesini önerebilir. Fizyoterapist bu noktadan yola çıkarak hastanın rehabilitasyonu için kendi üzerine düşen, PEK ÇOĞU KENDİ MESLEKTAŞLARINCA GELİŞTİRİLMİŞ ve kendi bilgisi dahilindeki kanıta dayalı fizyoterapi ve rehabilitasyon uygulamaları planlar ve bunları yürütür. Kendi yaptığı işin sorumluluğunu üstlenir ve bu konuda yönlendirmede bulunan hekimle direkt iletişim kurabilir.

• Nörolojik bir hasta geldiğinde bir kağıda Nörolojik Rehabilitasyon yazmak yada Ortopedik bir hasta geldiğinde cerrahi notlarını başka bir kağıda aktararak fizyoterapiste yönlendirme işlemini FTR Hekimleri dışında, diğer branşlardan hekimlerin neden yapamayacağı, dünya örnekleri ve bilimsel verileri ile açıklanmayı beklemektedir.


• Gelişmiş ve gelişmekte olan bütün ülkelerde verilen hizmet biçimleri incelendiğinde fizyoterapistlerin yalnızca Fiziksel Tıp Hekimleri ile çalışmaya mecbur edildikleri TEK BİR SİSTEM dahi yoktur. Son yıllara gelen kadar, Ortopedik Rehabilitasyon Ortopedi Uzmanıyla veya Nörolojik Rehabilitasyon Nöroloji Uzmanıyla pekala yürütülmekteydi, hangi GELİŞME bu hizmetlerde mutlak FTR Hekimi varlığını zorunlu kılmaktadır?

• Fizyoterapistlerin, FTR Hekimleri ile bir çekişme içinde olduğu yanlış bir algılamadır, pek çok kurumda FTR Hekimleri ile fizyoterapistler sağlıklı bir iletişim ve ekip çalışması sürdürmekte, pek çok FTR Hekimi fizyoterapistlerin de bir Meslek Tanımı olmalıdır yönündeki talebe olumlu yanıt vermektedir. Fizyoterapistler ekip çalışmasına uygun yaklaşım sağlanan her ortamda hekimin hangi branştan olduğu fark etmeksizin kendi bilgi ve becerilerine uygun hizmeti vermekle yükümlü olduklarını bilmektedirler.

• İlginç olan nokta şudur FTR Uzman Hekimleri Derneğinin savlarına referans olarak gösterdiği White Book’ta fizyoterapist kelimesi SADECE 1 (BİR) KEZ geçmektedir. Bu kitap Physical Medicine alanı ile ilgili düzenlemelerden bahsetmektedir. Bu kitabın hiçbir yerinde FİZYOTERAPİSTLER FTR UZMANLARI OLMAKSIZIN ÇALIŞAMAZLAR İFADESİ YER ALMAMAKTADIR. Dileyenler bu kitaba şu linkten ulaşabilirler http://www.leeds.ac.uk/medicine/rehabmed /PDF%20papers/White%20book.pdf

• Danıştay, gerekçeli kararlarında Sağlık Bakanlığının yaptığı Yasal Düzenlemelerdeki eksikliklere gönderme yapmıştır. Fizyoterapistlerle ilgili yapılacak kanuni bir düzenleme hiçbir şekilde Fiziksel Tıp Hekimlerinin hak ve yetkilerine müdahale edemez ve bu yönde ifadeler içermemektedir. Fizyoterapistlerle ilgili bir kanunun, Fiziksel Tıp Hekimlerinin ilaç ve cihaz reçete etmeleri, hastaları için bazı invaziv girişimlerde bulunmaları, tanı için gerekli tüm tetkikleri istemeler, hekimliğin getirmiş olduğu tüm hak ve yetkileri üzerinde HİÇBİR etkisi olamaz, yoktur!

• Öncelikle Tam Gün Yasa Çalışmaları Çerçevesinde gündeme getirilen ve GEREKÇELERİ GÖZARDI edilerek irdelenen, Meslek Kanun Teklifimiz ile ilgili FTR Uzman Hekimleri Derneğinin ifadelerin, İSTENDİĞİ ZAMAN YANLIŞ ANLAMAYA MAHAL vermesi nedeniyle dikkate alındığını ve Meslek Kanunu ile ilgili çalışmalarımızın dün olduğu gibi bugünde dünya örnekleri ve bilimsel verilere dayalı şekilde devam ettiğini bildirmek isteriz.

Kanun teklifinde başından itibaren aşağıdaki referanslar baz alınmıştır:
Uluslararası Çalışma Örgütü Meslek Tanımları
Dünya Fizyoterapi Konfederasyonunun Tanımları
Gelişmiş ülkelerdeki Fizyoterapistlikle ilgili meslek tanımları.
http://www.ilo.org/public/english/bureau/stat/isco/docs/d221.pdf
http://www.wcpt.org/description_of_physical_therapy
http://www.bls.gov/soc/soc_j1m3.htm
http://www.abs.gov.au/ausstats/abs@.nsf/Latestproducts/ 7E7222112DFB5C4CCA2575DF002DA68A?opendocument
www.wcpt.org
www.pysio-europe.org
www.apta.org
www.csp.org.uk
www.physiotherapy.ca
www.physiotherapy.asn.au
www.physiotherapy.org.nz

• İddia edildiği gibi, fizyoterapistlerle ilgili kanun yapılması diğer mesleklerin hak ve yetkilerinde biri kısıtlama anlamına gelmemektedir. Kaldı ki Fiziksel Tıp Hekimleri konuyla ilgili düzenlemelerin yapılmasını desteklemek yerine ilgili alanda eğitimi olmayan kişilerin nezaretlerinde hastalar üzerinde uygulama yapmasına olanak sağlayacak girişimlerde bulunmuşlardır ve bu düşünceyi maalesef sürdürmektedirler.Buna son örnek SUT’TA C grubu hastaların eğitimsiz kişilere yönlendirilmesidir.

• Bunun ötesinde, eğer iddia edildiği gibi rehabilitasyon ekibinin lideri olmak her biri alanında gerekli yetkinliği kazanmış diğer tüm mesleklerin icra edecekleri BÜTÜN kalemlere karar vermeyi ve bu konuda yaptırım uygulamayı gerektiriyorsa, fiziksel tıp uzman hekimlerinin diyetisyenin seçeceği yemeklere, psikologun uygulayacağı görüşme yöntemlerine, ortez teknisyenin hangi malzemeyi kullanacağına, konuşma terapistinin hangi harf yada kelime üzerinde nasıl çalışacağına, hemşirenin enjeksiyonu hangi kalçadan yapacağına karar vermesi gerekmektedir?

• Oysa FTR Hekimleri sadece fizyoterapistlerin hangi adımda ne yapacaklarını belirlemek ve fizyoterapistlerin BİZZAT yaptığı her işlemin altına imza atarak bu işlemleri BİZZAT kendileri yapmış gibi gösterilmesini istemektedirler. Hastaların bir hekim tarafından fizyoterapiste yönlendirileceği kuşkusuzdur. Ancak ,her koşulda fizyoterapistler, SADECE VE MUTLAKA FTR Ana Bilim Dallarındaki kadrolara alınmaya, başka servislerde fizyoterapist istihdamını engellenmeye çalışılmaktadır bunun hizmet kalitesini, ulaşılabilirliğini nasıl arttıracağı, hizmetin daha kaliteli ve ekonomik sunumuna nasıl katkı sağlayacağı açıklanamamaktadır.

• Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon ile Fizyoterapi birbirinden ayrı bilim dallarıdır.
İngilizce ifadelerde bu ayrım çok daha net şekilde görülmektedir.
Physical Medicine & Rehabilitation = Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Hekimlerinin faaliyet alanlarını
Physical Therapy yada Physiotherapy = Fizyoterapistlerin faaliyet alanlarını tanımlamaktadır

• Son olarak, fizyoterapistlerin sayısının FTR Uzmanlarından az olduğu bilgisi en nazik ifadesi ile YANLIŞTIR!
• Türkiye’deki fizyoterapist sayısı 2010 mezunları ile birlikte 6000’in üzerindedir
• Türkiye Fizyoterapistler Derneği veri tabanında TC Kimlik Numaraları ile kayıtlı fizyoterapist sayısı 4600’dür ve bu sayı Sağlık Bakanlığınca 13 Mayıs 2010’da konfirme edilmiştir.
• Fizyoterapist yetiştiren okul sayısı 19’a ulaşmıştır.
• 2020 yılında fizyoterapist sayısının 15.000’i aşacağı tahmin edilmektedir.
• Sağlık Bakanlığı Sağlık İnsan Gücü raporundaki veriler SADECE Sağlık Bakanlığının ulaşabildiği fizyoterapist sayısını ifade etmektedir. Bu konuda derneğimizden bilgilendirme yada görüş alınmamıştır.

SONUÇ OLARAK:

-Fizyoterapistler gelişmiş bütün ülkelerde olduğu gibi bütün branş hekimleri ile direkt çalışabilmeyi,
-Sadece FTR Hekimleri ile çalışabilecekleri yönündeki dünyada örneği olmayan ve Danıştay kararıyla gündeme gelen yanlış uygulamanın düzeltilmesini,
-Fizyoterapistlerin yerine bu konuda hiç eğitimi olmayan kişilerin istihdam edilmesinin bilime ve hasta haklarına aykırı olduğunun bilinmesini ve bu uygulamalara son verilmesini,
-Sorunların çözümü Sağlık Mesleklerinin Yasal tanımlarının yapılması gerektiğini istemektedirler.
-Gelişmiş ve gelişmekte olan bütün ülkelerde,
Fizyoterapistlerin aşağıdaki konularda uzmanlaşmış sağlık profesyoneli olduğu tartışmasız kabul görmüştür.
• Manuel Fizyoterapi Teknikleri ( Mobilizasyon,manipulasyon,masaj..vb)
• Terapatik Egzersizler (Nörofizyolojik egzersizler,PNF,Bobath...vb)
• Elektromekanik Yöntemler (NMES,Laser,Terapatik Ultrason,Bantlama...)

Bu bağlamda ülkemizde 50 YILDIR çözülemeyen bu sorunun çözümü için BİLİMSEL VE DÜNYADA GEÇERLİ UYGULAMALARININ ÜSTÜNÜN ÖRTÜLMEMESİ BİRİNCİ ÖNCELİKTİR.

Sağlık Meslekleri Kanunun bu çerçevede olumlu bir çalışma olduğunu düşünüyor, kendi üzerimize düşen DÜNYADAKİ GERÇEKLERİ İFADE ETME GÖREVİNİ, TÜM ENGELLEMELERE RAĞMEN DEVAM ETTİRECEĞİMİZİ İFADE ETMEK İSTİYORUZ.

Türkiye Fizyoterapistler Derneği Yönetim Kurulu