Zeytinburnu'nda bulunan Yedikule Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi konferans salonunda, 'Akciğer Kanseri Farkındalık Ayı' etkinliği düzenlendi.
Öğle saatlerinde başlayan etkinlikte, Başhekim Prof. Dr. Nurettin Yiyit, Prof. Dr. Muzaffer Metin, Prof. Dr. Levent Cansever ve Uzm. Dr. Murat Kıyık konuşma yaptı. Konuşmaların ardından akciğer kanserini yenen, 10 yılı aşkın süredir eski sağlıklarına kavuşan katılımcılarda etkinlikte yer aldı.
'Akciğer Kanserinde Erken Tanı Hayat Kurtarır' sloganlı tişörtleri giyen katılımcılara Yedikule Hastanesi'nin sembolü olan çam ağacı fidanları hediye edilirken sertifikaları hekimler tarafından verildi. Etkinliğin sonunda 'Umutla Nefes Alıyoruz' yazısı bulunduğu pasta kesildi.
'Erken tanının hayat kurtardığını anlatmak adına buluştuk'
Başhekim Prof. Dr. Nurettin Yiyit, “Dünyada en fazla akciğer ameliyatının yapıldığı, kanser ameliyatının yapıldığı, bunun yanında da göğüs hastalıkları ile ilgili tedavilerin verildiği merkezden bahsediyoruz. Kasım ayının şöyle bir özelliği var. Kasım ayı akciğer kanseri farkındalık ayı. Biz de bu aya yönelik güzel bir etkinliğe imza atıyoruz. Biz bugün slogan olarak şunun üzerinde yürüyoruz, akciğer kanseri önlenebilir bir hastalıktır. Bugün buna dikkat çekmek için buradayız. Göğüs cerrahisi ve göğüs hastalıkları hocalarımız bu konu ile ilgili bilgilendirme yaptılar. Bugün çok önemli misafirlerimiz var. Bu misafirler hastanemizde akciğer kanseri nedeniyle tedavi görmüş ama 10 yılı aşkın süredir hayatta olan ve bu hastalığı atlatmış olanlar. Onlara bir çam ağacı hediye ettik. Fidan hediye ettik. Hedefimiz şu, Yedikule çam ağaçlarının altında güzel bir hastane. Onların hayatlarında da bir dönüm noktası aslında. Hastaneye uygun formatta, çam ağaçlarımız meşhur bahçemizde. Onların da evlerinin yanında bizimkilere benzer çam ağaçları olacak bundan sonra, onlar ile büyüyecekler. Biz akciğer kanserinin önlenebilir bir hastalık olduğuna bugün dikkat çekiyoruz. Biliyorsunuz, yüzde 90'dan fazla sebep sigara. Sigarasız, dumansız bir hayata bugün hep birlikte dikkat çekmek ve erken tanının hayat kurtardığını anlatmak adına buluştuk" dedi.
'Hikayem öksürükle başladı'
13 yıl önce yakalandığı akciğer kanserini erken teşhis ile yenen ve hayatına yeni nefesiyle devam eden 65 yaşındaki İsmail Karaca, “2012 yılında yoğun olarak çalışırken, hikayem bir öksürük ile başladı. Aslında ben yerlere tükürmeyi sevmeyen, çevreyi kirletmeyen bir kişi olarak yuttum. Yuttuğumda, bir kan kokusu aldım. Daha sonra elime öksürdüğümde kırmızı bir kan gördüm. Hemen eşimle hastaneye koştuk. Tabii, belli bir süre sonra benim kanser olduğumu söylediler. Ameliyat olursam kurtulacağımı, olmazsam hayattan kopacağımı söylediler. Sigara içmesinler bir kere, sigara insan hayatından önemli değil. İnanın sigarasız hayat daha güzel" ifadelerini kullandı.
Erken teşhis hayat kurtardı
20 sene önce koyulan akciğer kanseri teşhisi sonrası, erken teşhis ile hayatı kurtulan 70 yaşındaki Mehmet Salih Gönen, “20 sene önce anlayamadık, birden fenalaştık. Allah razı olsun hemen müdahale ettiler, erken teşhis koydular. O kadar kıymetli insanlar ki erken teşhis koyup müdahale ettiler Allah razı olsun" dedi.