Medimagazin logo

Eczacı ile aktar karşı karşıya

Sağlık Bakanlığı İlaç Eczacılık Genel Müdürlüğü’nün aktarlarda satılan bitkilere sınırlama getirmesi tartışmalara neden oldu. Sınırlama konusunda fikir ayrılığına düşen eczacılar ve aktarlar karşı karşıya geldi.
Kaynak: hürriyet - Gamze KOLCU
Eczacı ile aktar karşı karşıya
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol

SAĞLIK Bakanlığı bazı tıbbi bitkilerin aktarlarda değil eczanelerde satılması için çalışma başlattı. Çalışma bitince özellikle zayıflamada, bağışıklık sistemini kuvvetlendirmede ve psikolojik sorunlarda etkili olan karışımlar sadece eczanelerde satılabilecek.

Aktarlarda satılan bitkilere sınırlama getirilmesi tartışmalara neden olurken, sınırlama konusunda fikir ayrılığına düşen eczacılar ve aktarlar ise karşı karşıya geldi.

Her bitkinin eczanede satılamayacağını söyleyen Cepa AVM Lokman Hekim Satış Danışmanı Çağlar Kara, “16 yıldır herbalistlik yapıyorum. Bitkileri ve onların hangi hastalıklara iyi geldiğini en iyi ben bilirim. Yıllardır sattığımız sarı kantaron ve ginseng satışını yasaklarsan biz bütün gün karabiber tartarız” dedi. Eczacıların hastalık ne olursa olsun bitki öneremeyeceğini ifade eden Kara, “Bitkileri yasaklamak yerine, aktarlara eğitim ve sertifika zorunluluğu getirilsin” dedi.

Etken maddesi önemli

Bitkilerin, hastalıkta ya da tedavide kullanımını sadece eczacılık fakültelerinin incelediğini ve Sağlık Bakanlığının çalışmasının doğru bir uygulama olduğunu ifade eden Sibel Ersoy Eczanesi’nin sahibi Sibel Ersoy ise, “Bir bitkinin ne zaman toplandığı nerede kurutulduğu ve hangi hastalık nedeniyle tercih edildiği yani etken maddesi çok önemlidir. O etken maddenin bitkinin neresinde olduğunu da sadece eczacılar bilir. Bunun yanı sıra saklama koşulları da hayati önem taşıyor” dedi.

Ölüme varan sonuçlar

Aktarlarda satılan bazı bitkilerin, açıklayıcı bir bilgi olmadan halka sunulmasının yanlış olduğunun altını çizen Ada Eczanesi’nin sahibi Gaye Hafez de, “Bitkisel ilaçlar sentetik ilaçlardan farklı değil, hatta çok daha tehlikeli. Geri dönüşümü olmayan ölüme kadar varabilen sonuçlar ortaya çıkıyor” diye konuştu.

Kimse bizi düşünmüyor

NİL Baharat Mağaza Müdürü Fikret Doğanay, uygulamanın yanlış olduğunu ve bu çalışma yürütülürken kimsenin halkın sağlığını düşünerek adımlar atmadığını belirterek, “İlaç fiyatları ucuzladı, eczacıların kar marjları çok düştü. Eczaneler eski önemini yitirmeye başladı. Bu uygulama ile eczanelerin kaybettiği değer kazandırılmaya çalışılıyor. Aktarlar ise, hiç düşünülmüyor” dedi.
 

eczacı
ile
aktar
karşı
karşıya
Yorum (3)
Gamze Bahar
Birilerine aleni bir şekilde rant olsun diye yapılan saçma bir uygulama, kısaca; ilaçlar da bitkilerden yapılıyor.
0
Cevapla
sena
çok sayın lokman hekim bey in açıklamasına bayıldım. öncelikle bu öyle sertifikayla eğitimle olacak iş değil, bu iş öyle kolay değil..tüm gelişmiş ülkelerde tüm bitkiler ve bitkisel ürünler eczacı danışmanlığında ve eczanelerde satılır.çünkü bunun eğitimi de yalnızca eczacılık fakültelerinde verilir. ciddi ve ağır bir ders zincirinden oluşur 5 yıllık eğitimin her yılında vardır.olması gereken uygulama zaten budur.
0
Cevapla
Başar Altınterim
Eczacıların %99.5 oranı bitkilerle tedavi konusunda herhangi bir fikri yok eğitimleri boyunca aldıkları farmakognozi, farmasötik botanik, fitokimyasal analizleri tatbik ve tetkik etme konusunda oldukça eksikler. Herhangi bir eczacıya fitil ovül veya kapsül yap deseniz öylece kalır. Hadi onu da geçtim ilaç ile bitki etkileşimleri konusunds herhangi bir fikir sahibi doktor da yok çünkü doktorlar eğitimleri sırasında böyle bir bilgi verilmiyor. hangi bitki ne tür ilaç ile ne zaman ne sıklıkta kullanılır veya kullanılmaz hiç bir fikirleri yok. bunun yanı sıra bitkisel tedavi altında internet ve televizyonu ele geçirmiş çok sayıda menfaatçı kişi de var. Bu da yanlış. Eğitim almadan bu işlere başlamak kaş yapayım derken göz çıkarmaya benzer. Sertifika veya fakülte mezunu olmak yeterli değil bu konuda yani bitkilerle tedavi konusunda uzman eczacıdan aynı doktorların uzmanlığı gibi uzmanlık yapılmalı 4-5 yıl ondan sonra eğitim veren eczacı yeterli görürse belgelendirilmeli. Bu eğitimi alelade eczacı veremez bu konuda kendini ispatlamış eczacılar olmalı. Öyleki bitkisel tedavide aldığımız eğitim içerisindeki başlıklara (Biyokimya, fitokimya, farmakognozi, fitokimyasal analizler, fitoterapi, hidrosolterapi, aromaterapi, moleküler biyokimya, moleküler biyokimyanın moleküler fitokimyaya etkileri, immünülüji, fizyoloji) hakim olabilmeli. bu konulara hakim olmak da o kadar da kolay değil. Bu eğitimden eczacılarda tıp hekimleride, bu işi yapmak isteyen de geçmeli. Ondan sonra ben uzmanım diyebilirsiniz. Yok aktarım yok eczacıyım yok tıp hekimiyim. Hiç önemli değil ne kadar bilgin var bu önemli. ne kadar insanlara yardımcı olabiliyorsunuz bu önemli. Ve tabiki yayın yapmalısınız.
0
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir