TÜRBANLI SAĞLIK ÇALIŞANI ÖĞRENCİ DE OLSA AMELİYATHANEYE GİREMEZ
Tıp fakültelerinde yaşanabilecek karmaşalara somut bir örnek veren Gürsoy, "Kesin olarak eğitim süresi içinde olsun, hizmet verirken olsun bir türbanlı hekim ya da hemşire, ameliyathaneye girdiği zaman oranın koşullarına giysi koşullarına uymak zurundadır. Tıp öğrencisi olduğu zaman bazı koşullarda türban takma olanağı bulamayacaktır" diye konuştu.
TÜRBAN FİİLEN KAMU HİZMETİNDE SERBEST OLACAK UYARISI
Türk Tabibler Birliği'nin İstanbul'daki merkezinde düzenlenen basın toplantısında söz alan Dr. Ali Çerkezoğlu bir noktaya özellikle dikkat çekti. Çerkezoğlu, "İntörnlerin hizmet sunumunda yeri vardır, öğrencidirler. Bu durum fiilen kamu hizmet alanında da türbanın serbest bırakılması anlamına gelecektir. İlk yansıma hastanelerde olacaktır" uyarısında bulundu.
TÜRBANLA OKUDUKTAN SONRA HEKİM OLAN BİRİNDEN TÜRBANINI ÇIKARMASINI İSTEMEK AKLA YAKIN DEĞİL
"6 yıllık tıp eğitiminin ardından bir kadın hekimden türbanını çıkararak hizmet etmesini istemek pek akla yatkın gelmiyor" diyen TTB Başkanı Prof.Dr. Gençay Gürsoy, "Kamu hastanelerinde halen hekim ya da sağlık personeli olarak türban takan hanımların olduğu gözleniyor. Eğitim dönemini böyle geçirdikten sonra bir hekime hizmet verme aşamasına geldiği zaman türbanını çıkarmasını istemek,çok akla yatkın gelmiyor. Zaten AKP içinde bazı vekillerin Türbanın kamuda hizmet verenler için de serbest bırakılması için talepte bulunuyorlar" diye sözlerini tamamladı.
İNTÖRN NEDİR?
Tıp fakültesinde öğrenciler 4 ve 5 sınıftan itibaren hastanelerde staj yapmaya başlar. 6 sınıf yani son sınıf öğrencileriyse İntörn olarak hastanelerde görev yapar. Bu öğrenciler uzman hekimlerin yardımcılığının yanında, gerekli durumlarda hastalara müdahale edebilir. Uygulamalı Tıp Eğitiminin bir parçası olan İntörn hekimlik eğitimi bütün Tıp Fakültelerinde uygulanıyor.
Hürriyet
Dr. Nesrin Ünal: Hekimliğimi de bu şekilde sürdürüyorum
ANTALYA (İHA) - İsminin türban tartışmaları ile birlikte gündeme gelmesinden rahatsız olduğunu söyleyen MHP 21. Dönem Antalya Milletvekili Nesrin Ünal, "Türbanın simgesi olmaz. Başını örten herkesin inandığı için başını örttüğünü düşünüyorum. Başımı örtmek beni mutlu ediyor" dedi.
Türban tartışmaları ile birlikte model olarak gündeme gelen MHP 21. Dönem Antalya Milletvekili Nesrin Ünal, İHA'ya özel açıklamalarda bulundu.
AK Parti ve MHP'nin çene altı türban modeli ile gündeme gelen Antalya MHP eski Milletvekili Dr. Nesrin Ünal, "Öncelikli 21'nci dönem milletvekili Nesrin Ünal olarak başörtü gündeme geldiğinde hatırlanmak çok arzu etmediğim bir durum. Başörtülü olduğumu için maalesef bundan kaçış olmuyor. Başörtüyü ilgilendiren herkesimin karşılıklı uzlaşarak bu problemin çözülmesinden yanayım Ancak bu tür tartışmalarla Türkiye'nin gerçek gündemleri unutuluyor. Ben hekim olarak gözlediğim kadarıyla bu ülkede asgari ücret düşüklüğü, eğitim eksikliği, gençlerin işsizliği, sağlık sisteminde yaşanan sıkıntılar, ülke bütünlüğü, dış borçlar bunlar konuşulmalı. Hem öğrenciler, hem YÖK, siyasiler, Anadolu'daki Türk milletinin uzlaştığı gibi başörtüde uzlaşıp bu problemi çözmeliler" diye konuştu.
Antalya'da özel bir hastanede dahiliye uzmanı olarak görev yapan Nesrin Ünal, türban konusunda model olarak gösterilmesi ile ilgili olarak ise "Yani ben bunu model olayım diye örtmedim. Kendi inandığım gördüğüm şekilde örttüm. Benim kültürüm böyle. İnsanın İslami kurallar içerisinde dikkati çekmemek için örttüğünü düşündüğüm için sade bir şekilde örttüm. Hekimliğimi de bu şekilde sürdürüyorum. Ben ne bir moda editörüyüm ne de İslami alanda ilim yapmış bir insanım. Ben doktorum. Ben kendimi böyle mutlu hissediyorum. İnanan insanların örttüğünü düşünüyorum başka bir nedenle örtüleceğini düşünmüyorum. Sadece inandığım ve mutlu olduğum için başımı örtüyorum" şeklinde konuştu.
