İzmir Çeşme'de yaşayan 41 yaşındaki Şehnaz Kanat, akciğer sertleşmesi nedeniyle 7 yıl nefes almakta güçlük çekti. Hastalığının son 4 yılını günün her saatini oksijen cihazına bağlı geçiren Kanat, Bilkent Şehir Hastanesinde geçirdiği akciğer nakli operasyonunun ardından rahat bir nefes aldı.
Nakil sürecini anlatan Şehnaz Kanat, hastalığının kuru öksürükle başladığını, zamanla ilerleyerek yaşamını ciddi şekilde etkilediğini söyledi.
Eşiyle birlikte tarımla uğraştıklarını anlatan Kanat, "Alerjim de var, bunun büyük bir etkisi oldu. Hastalığım önce kuru öksürükle başladı ve bu durum giderek arttı. 7 yılın 4 yılı boyunca tam 24 saat oksijenle devam ettim. Son bir ay ise ameliyat olacağım güne kadar cihaza bağlıydım. Mayıs ayında müthiş bir haber geldi. 12,5 saat süren bir ameliyat sürecinden sonra rahat nefes almaya başladım." dedi.
Şehnaz Kanat, organ nakli öncesinde ise 24 kilo verdiğini ifade ederek, "Kilo çok büyük bir etkiydi. Kilo verdikten sonra nakil sırasına alındım. Ameliyattan sonra hemen nefes almaya başladım. 3 günde gündüz oksijeni azalttık. Ankara Şehir Hastanesi'nde çok büyük bir ekip var. Bütün ekibe çok teşekkür ediyorum. En az bir altı ay sürecimiz var. Bu süreçte yakın takipte olacağım." diye konuştu.
"Mutfağına gidip suyunu dahi alamayacak durumdaydı"
Bilkent Şehir Hastanesi Göğüs Cerrahisi Kliniği ve Akciğer Nakli Merkezi Sorumlusu Prof. Dr. Erdal Yekeler, akciğer naklinin tüm organ nakilleri içerisindeki en zor nakillerden biri olduğunu belirtti.
Akciğer nakline genellikle Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH), akciğer sertleşmesi ve kistik fibrozis gibi hastalıkların sebep olduğunu belirten Yekeler, şunları kaydetti:
"Hastamız Şehnaz Kanat, 7 yıldır akciğer sertleşmesi dediğimiz hastalıktan muzdaripti. Bundan dolayı da uzun süredir oksijene bağımlı şekilde hayatını idame ettiriyordu. Oksijenden maalesef ayrılamıyordu. Mutfağına gidip suyunu dahi alamayacak noktaya gelmişti. Bu süreç giderek ilerledi. 2023'te hastamızla tanıştık. O zaman biraz kilosu vardı. Kilo verdikten sonra iki yıl önce akciğer nakli bekleme listesine aldık. Aradan iki yıl geçti. Mayıs ayında hastamıza Balıkesir'den organ kabulü yaptık. Bağışçılarına duyarlı davranışlarından dolayı teşekkür ediyorum. Ameliyat sonrasındaki süreç çok mükemmel geçti. Hastamızı kısa sürede servise aldık. Oksijene olan ihtiyacı kalmadı, bir aydır da hastamız oksijen kullanmıyor."
Yekeler, akciğer sertleşmesinin, sigara kullanımı, çevresel ortam, mesleki hastalıklar, kuş beslemesi ve ortam alerjisi gibi pek çok sebebi olduğuna dikkati çekti.
Bu hastalık grubunun bir tedavisi olmadığına işaret eden Yekeler, "Kullandığımız ilaçlar hastalığı tamamen tedavi etmiyor, sadece ilerlemesini yavaşlatıyor. Hastalarımızın çoğu nakil adayı olabiliyor. Birçoğu da böyle bir şansa erişemiyor. Ülkemizde ne kadar organ bağışı yapılırsa hastalarımız da bir o kadar rahat bir nefes alır. Ortaya koyduğumuz başarı da dünya ortalamasının üzerinde."
