Dünya genelinde 1900'ü aşkın şehir ve belediyeyi bünyesinde barındıran DSÖ Avrupa Sağlıklı Şehirler Ağı'nın 2025 Yılı İş Toplantısı ve Teknik Konferansı, 17-19 Haziran tarihleri arasında 'Dirençli Sağlıklı Şehirler: Herkes İçin Sürdürülebilir Kentsel Gelecekler' temasıyla, Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi'nde yapılıyor.
Toplantıya; Marmara Belediyeler Birliği ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in yanı sıra Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz ile Büyükşehir Belediyesi bürokratları ve çok sayıda yerli ve yabancı yönetici katıldı. 2019-2025 dönemini kapsayan 7'nci fazın son toplantısı olma özelliğini taşıyan programda, 2 gün boyunca önceki yıllardaki başarılar değerlendirilip, karşılaşılan zorluklar tartışılacak ve 8'inci faza geçiş için stratejiler belirlenecek.
“Yerel yönetimlerin sürdürülebilir politikalar üretmesine katkı sunacağız”
DSÖ Avrupa Ofisi'nden Petra Hongell'in moderatörlüğünü üstlendiği programda konuşan Mustafa Bozbey, "Bugün, Sağlıklı Kentler Ağı'nın 7'nci fazından 8'inci fazına geçişine de hep birlikte tanıklık ediyoruz. 8'inci faza bugüne kadar kaydettiğimiz ilerlemeyi yansıtarak, güçlü bir başlangıç yapacak ve sağlıklı bir gelecek için ortak bir yol haritası oluşturacağız. Bu yıl konferansımızın ana teması olan 'Dirençli Sağlıklı Kentler: Herkes İçin Sürdürülebilir Kentsel Gelecekler' başlığı altında ele alacağımız her konu, son derece hayati bir öneme sahip. İklim krizinden toplumsal eşitsizliklere, sağlık politikalarından refah ekonomisine kadar pek çok başlığı, alanında uzman konuşmacılarla birlikte değerlendireceğiz. 'Herkes için sağlık' ilkesini kentlerimizin planlamasına dahil ederek, yerel yönetimlerin daha kapsayıcı ve sürdürülebilir politikalar üretmesine katkı sunacağız" dedi.
“Bursa taahhüdü, ortak iradenin bir belgesi olacak”
Dirençli kentler inşa etmenin artık çağın zorunluluğu olduğunu anlatan Bozbey, "Sağlıklı bir gelecek için riskleri önceden görebilen ve bu riskleri yönetebilen kentler olmak zorundayız. Bu toplantının sonunda hep birlikte önemli bir taahhütte de bulunacağız. Konferansın kapanışında imzalanacak olan 'Bursa Taahhüdü', geleceğimiz adına ortaya koyduğumuz ortak iradenin bir belgesi olacaktır. Bu taahhüt, eşitlikten taviz vermeyen, barışı önceleyen, gezegenimizi koruyan, kapsayıcı ve dirençli bir kent anlayışının yol haritasıdır. Bu vizyonun tam merkezinde insan vardır. Ayrıca toplantı boyunca oluşan karbon salımını telafi etmek amacıyla 1200 fidanı toprakla buluşturacağız" diye konuştu.
“Şehirlerimizdeki riskleri fırsatlara çevirebiliriz”
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ise Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği'nin çalışmaları ve yaklaşımları hakkında katılımcılara bilgi verdi.
Sağlığın kalabalık şehirler, çevresel problemler, savaşlar ve iklim krizleri nedeniyle her geçen gün daha önemli hale geldiğini söyleyen Tugay, Türkiye'deki insanların yüzde 93'ünün şehirlerde, sadece yüzde 7'sinin kırsal bölgelerde yaşadığını dile getirdi. Dünyanın her yerinde nüfusun yaşlandığını ve genç nüfusun azaldığını anlatan Cemil Tugay, "Türkiye'de doğum hızı 1,4 civarında. Yaşlı nüfus oranı ise yüzde 10’u geçmiş durumda. Türkiye nüfusu da artık yaşlı nüfus statüsünde sayılıyor. 2075 yılında Türkiye'de her 3 kişiden birinin yaşlı olacağı tahmin ediliyor. Şu an her 4 haneden birinde bir yaşlı insan yaşamaktadır. Ülkemizin batısında bulunan sosyoekonomik açıdan gelişmiş şehirlerde çocuk nüfusunun daha az olduğu, azalımın da sürekli devam ettiğini söyleyebiliriz. Barınma ve beslenmeyle ilgili de ağır sorunlar yaşanıyor. Bunların yanında iklim krizi de yıllar içerisinde etkisini ciddi şekilde artırıyor, insan sağlığını doğrudan ya da dolaylı bir şekilde tehdit ediyor. Bunlara rağmen dikkatli adımlar atarsak, bilinçli davranırsak, dayanışma içerisinde olursak şehirlerimizdeki riskleri fırsatlara çevirebiliriz. O yüzden Sağlıklı Şehirler Ağı, hepimiz için çok değerlidir" dedi.