Sağlık raporu karmaşası

Okurlarımazdan gelen sorulardan bu konuda bir karmaşanın olduğu anlaşılmakta.

Özkan Bilgili-Hürriyet/Ege

Yaygın kanaat, hiç ayrımsız artık "sağlık kurulu raporu" uygulamasının kalktığı ve tek hekimle düzenlenen "sağlık raporlarının" yeterli olacağı yönünde. Oysa durum tam da böyle değil.

Bu konuda yapılan kanuni değişiklik, sadece uzun vadeli tedaviyi gerektiren tüberküloz, şeker hastalığı, kanser vb. hastalıkların teşhisinde ve tedavisinde gerekli ilaçların teminin de artık sağlık kurulu raporunun aranmayacağıdır. Tek hekimle düzenlenen sağlık raporları bu tür hastalıkların tespiti ve ilaç kullanımı için yeterli olabilecek.

Dahası, bu kapsamda sağlık raporu alanlar, kullanacakları ilaçlarını devamlı surette hekime yazdırmaksızın, başvuracakları eczanelerden 2 yada 3 aylık kullanım dozlarında alabilecekler. Sağlık raporları 2 yıl için geçerli olacak ve sürenin sonunda yeniden tek hekimden alınabilecek. Öte yandan bu kapsamdaki sağlık raporları özel sağlık tesislerinden de alınabilecek.

Belirtelim ki, sosyal güvenlik alanında özellikle malüllük halinin tespitinde, iş göremezlik derecesinin belirlenmesinde, özürlü aylığının bağlanmasında vb. aranan "sağlık kurulu raporu" zorunluluğu devam etmektedir.