Milli Eğitim Bakanlığınca Ankara'daki Aziz Sancar Eğitim Kampüsü'nün açılış törenine katılmak üzere Türkiye'ye gelen Nobel ödüllü Türk bilim insanı Prof. Dr. Aziz Sancar, Kovid-19 aşıları ve Omicron varyantına ilişkin sorularını yanıtladı.
Sancar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dahil Omicron varyantının hafif belirtilerle geçirilmesinin bir nedeninin aşılanma olduğunu ifade ederek, "Omicron ağır olmayabilir ama bir sebebi de Omicron'a yakalananların çoğu aşılı. Aşılı olunca da tabii ağır seyretmiyor. Ben aşılı olduğum için pek korkmuyorum artık." diye konuştu.
Kovid-19'a yakalanmadığını belirten Sancar, hangi aşıyı yaptırdığının sorulması üzerine, ABD'de mRNA tabanlı Moderna aşısını olduğunu söyledi.
"Aşı çeşitleri arasında ayrım yapılmamalı"
Türkiye'de aşı konusunda vatandaşlara tercih hakkı sunulmasına ve bazı aşılara karşı yapılan eleştirilere yönelik görüşünün sorulması üzerine Sancar, aşı çeşitleri arasında ayrımın yanlış olduğunu anlatarak, şunları kaydetti:
"(Ben Çin aşısı istemiyorum, Türk aşısı istiyorum, şunu istiyorum bunu istiyorum...) Ben çok kişiye söyledim 'Bugün senin sıran geldi aşı olacaksın.' diye. Ben de gittim, aşı için sıraya girdim. Oradaki (ABD) bir hemşire 'Sen şu odaya gir.' dedi. Ben de girdim. 3 tane aşırı veriliyordu, birisi bizim Türklerin çıkardığı BioNTech, ikincisi Moderna, üçüncüsü de Johnson&Johnson. Bana aşı yapıldı ve ben hangi aşının yapıldığını bilmiyordum. Sormaz Amerikalı, ne varsa onu verecek. Hemşire aşı yaptı sonra sordum, 'Hangisi?' dedim, 'Moderna' dedi, ben de 'oldu' dedim. Ama Türkiye'de e-mail, telefon geliyor, 'Şu aşıyı oldum, benim antikorlarım şu kadar.' Bırak aşı olmuşsun artık."
Aşı karşıtı olabilirsin, evine kapan ve aşı olma
Aziz Sancar, pandemi döneminde aşı karşıtlığı ile ilgili, "Türklerin, Rusların, Almanya'daki Türk kardeşlerimizin ve Amerikalıların geliştirdiği bütün aşıların Covid'i önleme bakımından etkisi var. Bunu kabul etmek lazım. Etmeyenlerin kendi bilecekleri iş fakat aşı olmamak başkasına da zarar veriyor. Hiç kimsenin başkalarını tehlikeye atmaya hakkı yok. Bunu kabul eden eder, etmeyen etmez. Geçen ziyaretimde de söylemiştim ve aleyhimde konuşanlar oldu. İstedikleri kadar konuşsunlar. Hiç kimsenin başkasının hayatını tehlikeye atmaya hakkı yok. Aşı karşıtı olabilirsin, evine kapan ve aşı olma; ama dışarı çıkarsan millete bulaştırırsan bu hakkın yok" dedi.
'3'üncü doz Turkovac olsunlar'
Aziz Sancar, yerli Covid-19 aşısı Turkovac'ın kullanıma girmesinin çok önemli olduğunu belirterek, "Turkovac aşısı duyduğum kadarıyla etkili ve koruyucu. Dünyaca kabul edilmesi ve neşredilmesi bekleniyor. Şu andaki veriler Turkovac'ın çalıştığını, etkili olduğunu gösteriyor. Bana sorarsanız 3'üncü doz aşı olarak isteyen Turkovac'ı kullansın. Aşıların DNA üzerinde etki sağlayacağı görüşü mantıksız. Ben sosyal medya kullanmıyorum. Bana oradan yazmışlardı; 'Aziz Sancar moleküler biyoloji öğrensin' diye. Onu yazan adam doğmadan önce ben mRNA üzerine çalışıyordum. 'Genimizi etkiler' sözleri safsata" diye konuştu.
'Kanser tedavisinde önemli buluş yaptık'
Kanser tedavisine ilişkin yaptığı çalışmalara değinen Sancar, "Kanser tedavisi çok uzun vadeli bir durum. Bir çıkıp 'Ben kanserin tedavisini buldum' derse inanmayın. Yavaş yavaş birçok kanser tedavi edilebiliyor. Biz de bu konuda uğraşıyoruz. Buraya gelmeden bir hafta önce önemli bir buluş yaptık ve bu kanser tedavisinde kullanılabilecek. Beyin kanserinde kullanılabilecek bir buluş. Kısa vadede bunun gerçekleşebileceğini söyleyemem. Ama benim için çok tatmin edici bir buluştu" dedi.
"Saygı istiyorsanız önce kendinize saygınız olacak"
Sancar, Türk gençlerine öğütlerde bulunarak, "Dünyada saygınlık istiyorsanız, önce kendinize saygınlığınız olacak. Kendinizle gurur duyacaksanız. Başkası da sizi sayacak. Benim ofisime gittiğinizde Türk bayrağını görürsünüz. Biz saygınlık istiyorsak, Amerika'ya, İngiltere'ye, Almanya'ya hayranlıkla bunu kazanamayız. Bizim Türk dünyasında saygınlığımız olursa başkaları da bizi sayar. Örneğin; Azerbaycan da Türk dünyasının bir parçasıdır. Azerbaycan'nın toprağı 30 yıl işgal altındaydı. Batılıların iki yüzlülüğü 'minsk grubu' diye kukla bir şey kurdular. 30 yıl bir şey yapmadılar. Hakkımızı zorla aldık ve bu beni çok memnun etti. Nasıl Batı Anadolu’yu İstiklal Savaşı'nda kurtardıysak Türk toprağımızı kurtardık" dedi.
'Her gelişimde Anıtkabir'i ziyaret ederim'
Prof. Dr. Sancar, 3'üncü sınıfı Ankara'da okuduğunu söyleyerek, "Ankara Kalesi'nde yemeğe gittiğim bir yer vardı yoğunluktan gidemedim. Orada gözleme yemeyi çok severim. Anıtkabir'i ziyaret ettim. Ankara'ya her gelişimde Anıtkabir'i ziyaret ederim" diye konuştu.
Sancar, Türkiye’ye geldiğinde Ankara, İstanbul ve Mersin’e gittiğini belirterek, "Babam vefat ettikten sonra annem Mersin'e göç etti. Bizim aileden kimse kalmadı. Üvey kardeşlerim vardı. O bakımdan bütün ziyaretlerimi annem sağken hep Mersin'e yaptım. 3 kız kardeşim de oradaydı. İstanbul'da da erkek kardeşlerim vardı. Genellikle ziyaretlerim Mersin, Ankara, İstanbul olurdu. Mardin'e en son 1986'da gittim. Diyarbakır Dicle Üniversitesi'nde ziyaretçi profesör olarak 3 ay çalıştım. O zaman annem de Savur'daydı, en son Mardin sucuğu yaptık" dedi.
KKTC rozetini çıkarmıyor
Aziz Sancar, yakasındaki Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) rozeti ile ilgili de "Benim manevi kızım Kuzey Kıbrıslı ve onun babası Erenköy gazisi. Biz burada oturup vatan, millet, Sakarya konuşuyoruz; ama tıbbiyede ve hukukta okurken işini gücünü bırakıp Erenköy'e gidip orada Kıbrıs Türkü’nü savunmak benim için çok önemli ve o bakımdan onu yapanlara onun çocuklarına büyük hayranlığım var. Bunu onurla taşıyorum" diye konuştu.