Dünya Sağlık Örgütü Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus geçen çarşamba "pandeminin sonu göründü" açıklamasını yaptı ancak bilim dünyası pandemi bitme noktasına gelse de COVID’in yarattığı uzun dönem etkilerle uğraşıyor. Hastalığı geçirdikten aylar sonra dahi yorgunluk, halsizlik, bilinç bulanıklığı, unutkanlık hatta çeşitli mental sorunlara dahi yol açabilen COVID enfeksiyonunun vücutta yarattığı uzun dönem etkiler için yen tedavi yolları aranıyor.
Dünyada şimdiye dek 612 milyon kişinin virüsle enfekte olduğu açıklansa da kayıtlara girmeyenlerle beraber bu sayının çok daha büyük boyutlarda olduğu düşünülüyor. Sadece ABD’de çalışma çağındaki 18-65 yaş grubu 16 milyon insanın COVID sonrası uzamış etkiler nedeniyle sağlık sorunu yaşadığı kaydediliyor.
Kan hastalıkları ve tedavileriyle ilgili gelişmelerin tartışıldığı ve 14-17 Eylül tarihleri arasında İstanbul’da gerçekleştirilen 17’nci Dünya Aferez Kongresi’ne 31 ülkeden yüzlerce uzman katıldı. Kongredeki konuşmacılardan biri olan Barcelona Üniversite Hastanesi Hematoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Miquel Lozano, ağır COVID hastalarındaki plazma değişimi tedavilerinin, uzamış COVID hastalarında da etkili olabileceğini kaydetti.
"Uzamış COVID etkisi kişiden kişiye farklı"
Son yıllarda birçok hastalıkta uygulanan ‘terapötik plazma değişimi’ ile hasta kanı plazma ve diğer bileşenlerine ayrılıyor ve hastalık etkenlerinin yoğun olduğu plazma kısmının yerine, albümin gibi tedavi edici proteinler konarak hastanın kanının değiştirilmesi sağlanıyor.
Bu tedavi yönteminin COVID geçirdikten aylar sonra bile hala şikayetleri bitmeyen kimi hasta gruplarında etkili olabileceğini kaydeden Prof. Dr. Lorenzo, "Dünyada 610 milyondan fazla insan COVID pandemisinden etkilendi. Bunlar resmi rakamlar. Bu sayının çok daha yüksek olduğu düşünülüyor. Bu insanların yüzde 5 ila 15'i, hastalık geçtikten aylar sonra bile COVID’in etkilerini taşıyor. Buna ‘Long Term Covid' yani uzun dönem COVID etkileri diyoruz. Uzamış COVID’de, hastalığın semptomları kişiden kişiye değişiyor. Çok yorgun hissetmek, beyin sisi dediğimiz mental sorunlar, pıhtılaşma problemleri aşırı bağışıklık yanıtı gibi pekçok formu var. Dolayısıyla uzun dönem COVID’de tek bir hastalık adı söyleyemiyoruz. Öncelikle bu hastalıkları tanımlamaya çalışıyoruz. Çünkü tedavi bulabilmek için sebeplerini de bulabilmemiz gerekiyor" dedi.
"Üç mekanizma buna yol açıyor"
Uzun COVID’i tetikleyen üç mekanizmanın göze çarptığını anlatan Prof. Dr. Lorenzo, şu bilgileri verdi:
"Bunlardan birincisi, hiper immün yanıt yani aşırı bağışıklık yanıtı. Bu da vücutta yüksek inflamasyona bağlı şikayetlere yol açıyor. İkincisi, hastalık geçmesine rağmen virüsün vücudun bir yerlerinde, kanda halen az da olsa gizli kalmış olması. Diğer hipotez ise koagülan dediğimiz pıhtılaşma sorunlarına yol açması ve tromboz yani pıhtıya neden olması. Bu pıhtılar da beynin ince damarlarında minik tıkanıklıklara yol açarak mental etkilere neden olabiliyor.
Eğer biz, hangi hastada hangi nedenin olduğunu iyi tanımlayabilirsek, en iyi tedaviye de öyle ulaşabiliriz. Bilim dünyasının şu an üzerinde tartıştığı konulardan birisi aferez tedavileri yani plazma değişimi ile hastanın kanını albümün proteini gibi tedavi edici çözeltilerle değiştiriyoruz."
Klinik çalışmalar sürüyor
Hastadaki mekanizmanın ne olduğuna göre tedaviler verilmesi gerektiğine de işaret eden Prof. Dr. Lorenzo, "Eğer pıhtılaşma sorunu varsa, kan sulandırıcı dediğimiz damar açıcı ilaçlar veriyoruz. Eğer hala COVID varlığını vücutta tespit ettiysek, ona göre plazma aferez dediğimiz plazmayı değiştirme işlemini yapabiliyoruz. Ya da inflamasyon yani bağışıklık yanıtının yüksek olduğu bir durum varsa, o zaman da bu inflamasyonu yani bağışıklığı baskılayacak tedavilere yöneliyoruz. TPE işlemini pandemi döneminde özellikle yoğun bakımda yatan ciddi COVID hastalarda devamlı kullandık ve ölüm oranlarını azalttığı da defalarca gösterildi. Yani aslında bu yöntem, akut COVID enfeksiyonunda kullanılıyordu.
Şimdi COVID'in uzun dönem etkilerinde de bunun faydası olabilir mi, bunun üzerine çalışmalar yürütülüyor. Kronik ya da uzun dönem COVID etkilerinde plazma değişiminin kanıtları henüz tam olarak yeterli değil. Akut dönemde çok etkili olduğunu biliyoruz ama kronik dönemdeki sonuçlar henüz klinik çalışmalar kapsamında. Bizim merkezimizde de buna yönelik bir çalışma yürütülüyor ve uzun dönem COVID’den mustarip inflamasyon belirteçleri yüksek olan hastalar dahil edildi. Sonuçlar, bilimsel olarak da yayınlanacak" diyerek sözlerini noktaladı.