Medimagazin logo

‘Tıp eğitimindeki bütüncül yaklaşımı romanlarımda kullanıyorum’

11. kitabını kaleme alan ve tıp eğitiminin roman yazma sürecine katkı sağladığını dile getiren Tıbbi Biyokimya Uzmanı Dr. Serra Menekay, "Bütüncül yaklaşımı öğreniyoruz aslında biz, bir hastaya yaklaşırken ya da tıp eğitimi alırken. O bütüncül yaklaşım, bütünden ayrıntılara gitme veya ayrıntıdan bütüne ulaşmamı kolaylaştırıyor. Bir romanı kurgularken bu yaklaşım pratiği çok işime yarıyor. Analitik düşünce, parçadan bütüne, bütünden parçaya ulaşmayı, büyük resmi görüp ayrıntıları ince ince işlemeyi çok kullanıyorum." dedi
Kaynak: MEDİMAGAZİN
‘Tıp eğitimindeki bütüncül yaklaşımı romanlarımda kullanıyorum’
Dr. Serra Menekay
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol

MEDİMAGAZİN - Tıbbi Biyokimya Uzmanı Dr. Serra Menekay'ın ‘Cumhuriyetin 100. yılına bir armağanım’ sözleriyle tanımladığı 11’inci kitabı “Doktor Elması” okuyucuyla buluştu. Yazarın tümüyle gerçek hayat hikayesi üzerine oturan yeni romanının kahramanı da bir hekim.

Birçok tarihi romana imza atan Dr. Serra Menekay ile hem yeni kitabı, hem de birlikte yürüttüğü yazarlık ve hekimlik kimliği üzerine sohbet ettik.

1. Tıp pratiğinizde karşılaştığınız olaylar, romanlarınızda nasıl bir ilham kaynağı oldu? Mesleki deneyimleriniz, yazılarınızı nasıl şekillendiriyor?

Tıp pratiğinde karşılaştığım olaylardan ziyade meslek yaşamımda karşılaştığım karakterler yazın hayatımı etkiliyor. Meslektaşlarıma romanlarımda hep yer veriyorum. Her romanımda mutlaka bir doktor kahramanım oluyor. Son romanım Doktor Elması 'nın ana kahramanı yine bir doktor. Ödemişli Dr. Mustafa Şevket Bengisu. Tarih okumalarım sırasında karşıma çıktı ve kendisine hayran oldum. Onun gibi çalışkan, vatansever bir kahramanı herkes tanısın istedim. Yeni romanda onun ve eşi Suat Hanım’ın anılarında Kuva-yi Milliye’ye, kurtuluşa, kuruluşa ve Cumhuriyet değerlerine uzanıyoruz.

2. Yoğun bir doktor olarak, roman yazmak için nasıl zaman buluyorsunuz ve bu iki farklı alandaki sorumluluklarınızı nasıl dengeleyebiliyorsunuz?

Zamanımı boşa harcamıyorum. Aslında ben roman yazarken dinleniyorum. Bu nedenle senelik izinlerimi, tatillerimi ve kendime ayırdığım her zamanı yazmak için yaptığım araştırmalara ve yazma eylemine adıyorum. Biyokimya Uzmanı olmam zaman yönetimi yapabilmeme olanak tanıyor. Zaman zaman hekimlik mesleğime ara vererek yazdığım da oldu. İlk romanım için bir süre Kırım'da yaşadım. O zaman istifa ederek gitmiştim Kırım'a.

Neticede 15 yıldır profesyonel olarak yazıyorum, ilk romanım Doğan Kitap’tan çıkmıştı, sonra Galeati Yayıncılık ile çalışmaya başladım. Sadık bir okur kitlem oluştu. Ben de istikrarlı bir yazar oldum ve yeni romanım benim 11. kitabım. Biyokimyacı olarak da güzel ve anlamlı bir kariyerim oldu. Sanırım zaman yönetimini iyi beceriyorum.

3. Romanlarınızdaki karakterlerin oluşturulmasında, tıp alanındaki deneyimlerinizden nasıl yararlanıyorsunuz? Hastalarınız veya meslektaşlarınız, karakterlerinize ilham veriyor mu?

Karşılaştığım tanıdığım birlikte çalıştığım herkes ve karakterden bir şeyler öğreniyorum. Bunlar elbette roman karakterlerime yansıyor. Benim kitaplarımda tarihi gerçekler, gerçek karakterler ve hikayeler oluyor. Bir de önde bugünden yapılan kurgular ve kurgu kahramanlar yer alıyor. Bütün karakterler, insan ilişkileri ve olay örgüsünde insan psikolojisini ve psikiyatriyi bilmek çok işime yarıyor doğrusu.

4. Sizce tıp ve edebiyat arasında nasıl bir bağlantı var? Tıbbi pratiğiniz, edebi yazılarınızı nasıl etkiliyor ve tıp eğitiminiz, roman yazma sürecinizde özellikle karakter ve senaryo geliştirme aşamasında size nasıl bir katkı sağlıyor?

Tıp eğitiminin roman yazma sürecine özellikle karakterleri oluşturma ya da kurguyu yapma aşamalarına katkı sağladığı kesin. Bütüncül yaklaşımı öğreniyoruz aslında biz, bir hastaya yaklaşırken ya da tıp eğitimi alırken. O bütüncül yaklaşım, bütünden ayrıntılara gitme veya ayrıntıdan bütüne ulaşmamı kolaylaştırıyor. Bir romanı kurgularken bu yaklaşım pratiği çok işime yarıyor. Analitik düşünce, parçadan bütüne, bütünden parçaya ulaşmayı, büyük resmi görüp ayrıntıları ince ince işlemeyi çok kullanıyorum.

5. Romanlarınızı yazarken hedef kitleniz olarak kimleri düşünüyorsunuz? Meslektaşlarınızın ve hastalarınızın yazdıklarınızı okumasını ister misiniz?

Benim hedef kitlem tarihe ilgi duyan, geçmişi bilerek yaşamanın değerini anlayan herkes aslında.  Özellikle gençlerin okumasında çok istiyorum. Çünkü tarih böyle olay kurgularıyla anlatıldığında yüreğe işliyor. Akılla değil yürekle öğrenmiş oluyoruz ve yürekle öğrenilen hiç unutulmuyor. Tabii ki meslektaşlarım da okusun isterim. Dediğim gibi her romanımda mutlaka bir hekim kahramanım var.

Dr. Serra Menekay

6.  Yazdığınız romanlar aracılığıyla topluma ve özellikle tıp camiasına hangi mesajları vermek istiyorsunuz?

Geçmişi bilmek, bugünü anlamak için ve geleceği kurgulamak için gerekli. Vatan sevgisi en değerli sevgilerden biri, vatanını sevmeyen hiçbir şeyi sevemez. Bu mesajları herkese vermek benim romanlarımın ve kitaplarımın amacı. Bu ülkenin olanaklarıyla meslek sahibi olmuş bir Cumhuriyet kadınıyım. Benim ailem vatansız kalmış. Babamlar Kırım’dan annemler Rumeli’den gelip bu ülkeye yerleşmişler. Kardeşim ve ben bu ülkede doğan ilk kuşağız. Bu ülke bizi kucaklayıp bize vatan olmuş. Vatanını bir kez kaybedenler onun değerini en çok bilenler oluyor belki de. Benim iki bavulla gelmiş bir ailenin ferdi olarak bedava okuyup meslek ve kariyer sahibi olabildiğim bu cumhuriyete borcum var. Yazdığım kitaplarla, tiyatro oyunlarıyla, şiirlerle, sosyal sorumluluk alanında yaptığım çalışmalarla o borcu taksit taksit ödemeye çalışıyorum.

7. Yazma süreciniz nasıl işliyor? Bir romanı baştan sona nasıl oluşturuyorsunuz ve bu süreçte karşılaştığınız en büyük zorluklar neler?

Benim yazma sürecimde çok uzun süren yazacağım romanın geçtiği tarihi, araştırma dönemi oluyor. Yaklaşık 2-3 yıl kadar sürüyor. Her roman için, o tarihi dönemi çok iyi anlayıp analiz ettikten sonra kurgu genelde çok kısa sürede kendiliğinden oluveriyor.  6 ay kadar da yazma aşaması sürüyor. Yani her tarihi roman için en az 3 yıl çalışıyorum. Okurlar geri bildirimlerinde çok akıcı yazdığımı, kitabı ellerinden bırakamadıklarını ve en çok 3 günde bitirdiklerini söylüyorlar. Yani yazması zor, okuması kolay kitaplar yazıyorum. Benim için en uzun süren kısmı, tarih araştırması ve o dönemi çok iyi kavrayabilmek için binlerce sayfa okuduğum dönemdir.  Ama zaten onu sevmiyor olsam bu işe kalkışmazdım. Çünkü benim için çok eğitici ve çok zevkli bir süreç. Sanırım bu özelliğimi tarihçi bir babanın kızı olmama borçluyum.

8.  Gelecekteki projeleriniz neler? Tıp ve yazın alanında kendinizi nasıl geliştirmeyi planlıyorsunuz ve bu iki alandaki kariyerinizi nasıl bir arada sürdürmeyi düşünüyorsunuz?

Ben yaklaşık 15 yıl önce kendime kurduğum bu düzeni sevdim. Biyokimya uzmanı bir hekim olarak hayatıma devam etmeyi ve yazmayı da sürdürmeyi umuyorum. Üretken olmak beni mutlu kılıyor. Bilgilerini biriktirdiğim ve doğmayı bekleyen kitaplarım var. Ancak bu yıl Cumhuriyetin 100. Yılı. Benim son kitabım Doktor Elması da yüzüncü yıla benim armağanlarımdan biri. Hem İstanbul hem Ankara kitap fuarlarında konferanslarım ve imza günlerim olacak. Pek çok kongrede ve STK organizasyonlarında konuşmacıyım. Bu yıl Doktor Elması’nı, kurtuluş, kuruluş ve cumhuriyet değerlerini konuşacağım.

9. Doktor Elması için Cumhuriyetin yıüzüncü yılına armağanlarımdan biri dediniz. Başka armağanınız da mı var?

Evet var. Sözleri bana ait olan “Bin Asır” adlı şiirim çocukluk arkadaşım besteci Aysim Dolgun Ildız tarafından Yüzüncü Yıl Marşı olarak bestelendi. Biliyorsunuz pek çok marş var bu şekilde. Biz de kendi armağanımız olanı yaptık. Bin Asır marşımız müzik otoriteleri tarafından çok beğenildi. Beni en çok sevindiren sözlerinin özellikle çok beğenilmiş olması.

10. Okurlarımız hem marşa hem kitaplarınıza okurlarımız nasıl ulaşabilirler?

Marşımızı “Bin Asır” Aysim Dolgun Ildız diye aratırsanız tüm müzik platformlarında bulabilirsiniz. YouTube bağlantısı:  https://www.youtube.com/watch?v=zpiigaGiIyo

Kitaplarım da tüm çevrimiçi kitapçılarda mevcut. Yayınevimden de temin edilebilir:  Galeati Yayınevi | Galeati Yayıncılık (galeatiyayinevi.com)

11. Okurlara iletmek istediğiniz özel bir mesajınız var mı?

Bin Asır marşımızın nakaratındaki mısralarla Cumhuriyetimizin yüzüncü yılını kutlamak isterim:

Türkün şanlı tarihi geleceğe yol olsun

Ne mutlu Türküm diyen nesillerce var olsun

Türkün şanlı tarihi geleceğe yol olsun

Bir asır yetmez bize, binlercesi az olsun

serra menekay
yazar
tibbi biyokimya uzmani
doktor elmasi
Yorum (1)
Cookie Monster
dr. hanımın sorumlu olduğu laboratuvarı bilmem de, doğunun sınır taşında konumlu kamu hastanesinin "biyokimya" laboratuvarındaki kronik ve çözülmek "istenmeyen"sorunlar için de bir roman yazmasını şiddetle öneririm............
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir