Medimagazin logo

"SGK'nın acil servis yoğunluğunu azaltmada inisiyatif alması gerekiyor"

Acil Tıp Uzmanları Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Başar Cander, Türkiye'nin acil servislerle ilgili en büyük probleminin başvuru sayıları olduğunu ifade ederek, "Günde bin 500-2 bin civarında hastanın başvurduğu acil servisler var. Bu tam bir afet tıbbı göstergesidir" dedi.
"SGK'nın acil servis yoğunluğunu azaltmada inisiyatif alması gerekiyor"
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol

Cander, AA muhabirine yaptığı açıklamada, acil servislerde yaşanan problemler ve acil çalışanlarının durumu hakkında bilgi verdi. Acil servislere başvuruların çok olma nedenlerine bakıldığında ulaşmanın kolay olması ve hizmetin ücretsiz verilmesi gibi nedenlerin öne çıktığını kaydeden Cander, gelişmiş ülkelerde başvuruların daha az olduğunu ifade etti.

Gelişmiş ülkelerde başvuruların az olma sebebinin aile hekimliği sistemlerinin daha iyi oturmuş olmasından kaynaklandığını bildiren Cander, "24 saat boyunca ulaşabildikleri aile hekimleriyle paylaşarak sorunlarının çoğunu çözüyorlar. Biz de özellikle yeşil alan hastası çok fazla iken yurt dışında genellikle gerçek acil hastalar acil servise gidiyor. Hatta bazı ülkelerde ambulans ve doktor kararı olmadan acil servise gidemiyorsunuz" diye konuştu.

Türkiye'nin acil servislerle ilgili en önemli probleminin başvuru sayıları olduğuna dikkat çeken Cander, "Günde bin 500-2 bin civarında hastanın başvurduğu acil servisler var. Bu tam bir afet tıbbı göstergesidir. Yani afet olaylarında nasıl ki hizmeti tam olarak veremiyoruz, yeni organizasyonlara ihtiyaç oluyor, aslında hemen her gün acil servislerde bir afet yaşanıyor" dedi.

-"Acil servislerde sıra sistemi geçerli olmaz"-

Acil servise başvuruların çok olmasının gerçek acil vakaların bakımını engellediğini ifade eden Cander, insanların aciliyetine göre hizmet almasının temel kural olduğunu söyledi. Cander, "Mesela acil servislerde sıra sistemi geçerli olmaz. Önemsiz hastalığı olan bir insan önemli hastalığı olan kişileri beklemek zorundadır. Bu bekleme bilincini de ülkemizde yerleştirmemiz gerekiyor. Eğer aciliyetiniz çok öncelikle değilse beklemeyi bileceğiz" ifadelerini kullandı.

Cander, acil servislerde şiddetin artmasına hizmetlerin kolay verilmesi ve kalabalık ortamların sebep olduğunu vurgulayarak, "Ağır iş yükü altında hizmet vermeye çalışırken, sistemin aksayan noktaları doktorlara fatura edildi. Bu yüzden yanlışlığı veya beklediği hizmeti alamayan hasta, faturayı doktora kesiyor ve bunu en ilkel şekilde şiddet uygulayarak yapmaya başladı" dedi.

Doktorların şiddete uğramasının toplumda hiçbir toplumda kabul edilmediğini anlatan Cander, çözüm için medyadan, politikacıya, eğitim kurumlarına kadar herkesin el birliğiyle hareket etmesi gerektiğini bildirdi.

Cander, toplumda doktora yapılan şiddetin ülkeye zarar vereceği, gerçek hastaların da bu şekilde sağlık hizmetlerinden geri kalacağı bilincinin yerleştirilmesi gerektiğini dile getirdi.

Sağlıkta yaşanan dönüşümde en büyük yükün doktorlara bırakıldığını ifade eden Cander, bu yükün altında kalan bazı doktorların da şiddete maruz kaldığını, psikolojilerinin bozulduğunu, bazılarının da ilaç kullandığını söyledi.

-Doktor-hasta ilişkisi yeniden tanımlanmalı-

Vatandaşların sağlık hizmetlerinden memnun göründüğünü kaydeden Cander, doktorlarda ise büyük bir memnuniyetsizlik olduğunu ileri sürerek, bunun da orta ve gelecek vadede sağlık sistemi için tehlike olarak göründüğünü belirtti.

Cander, şunları söyledi:

"Öncelikle doktor-hasta ilişkisini yeniden tanımlamak gerekir. Doktorların hastalara en önemli katkıyı vermek için çalıştıklarını hastaların bilmesi gerekiyor. Doktorların özellikle acil servislerde iş yükünü azaltmak gerekiyor. Bunun içinde bir şekilde acil servislere başvuruların sisteme bağlanması gerekiyor. Bunun en önemli örneği aile hekimlerinin güçlendirilmesi. Yani herkes her istediği şekilde acil servise başvurmamalı. Bir de acil servis ücretlerinin daha değerli olduğunun bilinmesi gerekiyor. Bu da maddi dengelere yansıtılmalı yani 24 saat boyunca bütün acil hizmetlerini ücretsiz alırsanız bunun sonucu iş yükünün artması olacaktır. Dolayısıyla özellikle sigorta şirketlerinin ve SGK'nın bu acil servis yoğunluğunu azaltmada inisiyatif alması gerekiyor."

"sgk'nın
acil
servis
yoğunluğunu
azaltmada
inisiyatif
alması
gerekiyor"
Yorum (11)
Salih Ünal
Sağlıkta iş yükü her geçen gün artmakta bununla birlikte personele verilen değer her geçen gün azalmaktadır. Korkarım yakında çoluk çocuğunu bu sektöre yönlendirmek isteyecek ebeveyn kalmayacaktır. Esas sorunumuz yetersiz personel sayısı olup, belli branşlarda vardiya nöbeti hizmeti verilememesi hastaların acil serviste yığılmalarına sebebiyet vermektedir. Gelip geçici çözümler yerine etkili çözüm üretmek isteyenlerin bu konuya eğilmesi gerekmektedir.Diğer bir konuda sağlıkta bütün hekimler bakan, müsteşar, genel müdür, daire başkanı, il müdürü, müdür yardımcısı, şube müdürü, birim sorumlusu olarak çalıştırılmaktadır. Baştan sona yanlış işletilen sistemde köklü bir değişime gidilmesi ve sağlıkta yönetimin, sağlık idaresi konusunda eğitim almış kişilere bırakılması gerekmektedir. İdareci olunca 7000 sağlık personeli iken 2000 lira ek ödeme alınan bir sistemde kimse kusura bakmasın hasta bakacak doktor bulamazsın.
0
Cevapla
Frankie Bellevan
başar hocam sağolsun her zamanki gibi sistemde yanlış giden şeyleri söylemiş ve kısaca çözüm yollarını da göstermiş. bakalım kendisi de bir doktor olan yeni sağlık bakanımız bu konulara nasıl bir yaklaşım sergileyecek? sayın sağlık bakanımızdan,oy kaygısıyla çözümü sürekli ötelenmiş,geciktirilmiş bu sorunlara acilen çözüm bekliyoruz. hem de hiç gecikmeden,bizleri oyalamadan.
0
Cevapla
Dr.Cevdett
Başar hoca yeni bakanımıza önerilerini iletir artık. Bizi dinleyecek ve anlayacak bir bakanımız var çok şükür.Artık oy kaygısı bir tarafa konularak adam gibi sevk zinciri olan gerçek aile hekimliği uygulamasına geçilmeli.Ancak eskilerin organize ettiği yeni kamu hastane birliklerinde güya yöneticiler profesyonel olacaktı, bu fos çıktı.Yine mali işler başkanı yerine doktor ihale başkanlığı yapıyor, yöneticilerin hiçbiri sağlık yöneticiliği eğitimi almadığı için işler sarpa sarınca doğaçlama çözüm üretmeye çalışıyor.
0
Cevapla
HÜSEYİN MUTLU
Eskiden de aciller ücretsizdi ama bu kadar yoğunluk yoktu. AKP'nin muayenehaneleri yok etmesinden sonra hem poliklinikler hem de acillere başvurular geometrik olarak arttı. Gece rahatsız olan hastalar nereye gidecekler ki. SGK ödesin muayenehaneleri, açılsın muayenehaneler bak bakalım o zaman acile geliyor mu hasta...
0
Cevapla
Taner ÖZDEMİR
Sağlık bedava olduğu sürece bu iş bitmez. Devlet bedava sağlık hizmeti dağıtmaya çalıştığı sürece bedavacı milletimiz akıllanmaz. Katkı payı falan filan bu milleti kesmez. Adam acile gelecek parayı bayılacak, müdahalesi muayenesi falan filan yapıldıktan sonra bir komisyon ay sonunda toplanıp yapılan başvuruyu değerlendirecek, gereksiz acil başvuruysa parasını geri ödemeyecek, bak bakalım o zaman avucum kaşınıyo diye gecenin bir vakti acile gelen olur mu? aklıma gelmişken bir kanıma baktırmak istiyorum diye acile gelirler mi bi daha. Gereksiz yere okulu kırmak için rapor almaya liseli gençler gelir mi bi daha.
0
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir