Plastik cerrahlar ve eşleri anlatıyor

Hastalarının çoğu kadın. Her gün pek çok estetik ameliyat yapıyor, yoğun bir şekilde çalışıyorlar. Peki bu ünlü plastik cerrahların eşleri, onların mesleği hakkında ne düşünüyor? Hiç estetik operasyon geçirdiler mi? Birçok kişi bu soruların yanıtını merak ediyor.

Bu meraktan yola çıkıp Doç. Dr. Nazım Çerkeş, Dr. Teoman Doğan, Dr. Nuri Çelik ve Prof. Dr. Mehmet Bayramiçli’nin kapısını çaldık. Hepsinin eşi çok sade, yok denecek kadar az makyaj yapıyor ve geçirdikleri ufak estetik operasyonları da açık açık anlatıyorlar

Kaşını çatmasın diye alnına botoks yaptım

Feride ve Nuri Çelik çiftinin yolu bundan 20 yıl önce kayak tatilinde kesişti. Ortak bir aile dostları tarafından tanıştırıldılar. O zaman Nuri Çelik 30, Feride Hanım ise 20 yaşındaydı. O sıralar Nuri Çelik evlenmeyi düşünmüyor; “Çünkü cerrahlık zor bir hayatı beraberinde getiriyor. O sorumluluğun içine birini sokmak da büyük sorumluluk gerektiriyor” diyordu. Ama Feride Hanım’ı görür görmez aşık oldu ve evlenme teklifi etti. Feride Çelik’in babası da cerrah olduğu için “Kızım iyi düşün, bir cerrahla evlenmeyi istiyor musun?” diye sorsa da aşk galip geldi. Çelik çifti tam 19 yıl önce evlendi, 12 ve 15 yaşında iki çocukları var. Tatile cerrah çantasıyla gidiyorlar! Tatilde çocukların kaşı yarıldığında Nuri Çelik hemen estetik dikiş atıyor.

Feride Çelik 40 yaşında, üniversitede işletme eğitimi aldı ve şimdi de Yeditepe Üniversitesi’nde sanat yönetmenliği mastırı yapıyor. Çocukluğundan beri sanatın her dalını çok sevdiğini, eşiyle beş yıl boyunca yaşadıkları ABD’de bir yıl güzel sanatlar eğitimi aldığını anlatıyor: “ABD’de Nuri çok yoğun çalıştığı için çok sıkıldım. Ben de çocuk yaptım. Bir süre sanat eğitimime ara verdim, geçen yıl ise kaldığım yerden devam etmeye başladım.”

EVLİLİK HAYATIMA DİSİPLİN KATTI

Nuri Çelik “Eşim hayatıma karşı hep çok toleranslı oldu. Evlilik insanın hayatına bir disiplin katıyor. Çocukları çok seviyorum, iki çocuğumuz oldu ve eşim onları tek başına büyüttü” diyerek eşine olan minnettarlığını anlatıyor. Tabii çocukları tek başına büyütme meselesinin Feride Hanım’ın yaşamına getirdiği birtakım eksileri de yok değil. Feride Çelik, kahkaha atarak “Ben sakin bir insanım, çok zor sinirlenirim. Ama çocuklarla beraber insanın yaşamı giderek zorlaşıyor. Biraz daha ciddi olmak lazımdı, otoriter tavır için kaşlarımı çatmak zorunda kaldım. Bu da alnımda çizgi oluşturdu” diyor. İşte bu noktada devreye Nuri Çelik girmiş; “Eşime kaş çatmasın diye botoks yaptım” diyor gülerek...

Tabii eşi plastik cerrah olan bir kadına “Sizde estetik var mı?” diye sormamak olmaz. Feride Çelik “Göz kenarlarım ve alnıma botoks yaptırdım. Bir de göğüslerimde silikon var, çocukları emzirdiğim için sarkmıştı. Tüm bunları eşim yaptı” yanıtını veriyor.

‘Karınız çok hoş, siz mi ameliyat ettiniz?’ diyorlar

Nazım-Müge Çerkeş çifti 14 yıldır evli... İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi’nde tanıştılar. Doç. Dr. Nazım Çerkeş, ihtisasını yapıyordu, Müge Hanım ise beşinci sınıftaydı. Müge Hanım’ın bileğindeki bir sorun ve onu Nazım Bey’in ameliyat etmesi yollarını kesiştirdi. Sonra derslerde ve fakültede karşılaşmalar derken evlendiler...

Müge Hanım şu an Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde radyoloji bölümünde uzman doktor olarak görev yapıyor. Nazım Çerkeş eşinin ihtisası için “Çok güzel ve teorik olarak çok yüklü bir branş. Sınavlarda da en yüksek puanı olan branş” derken Müge Hanım plastik cerrahi için “Zor bir iş, hanımları memnun etmek kolay değil” yorumunu yapıyor.

MODEL OLACAK BİR BURNU VAR

Müge Hanım da tıpkı diğer plastik cerrahların eşleri gibi eşinin kendilerine çok vakit ayıramadığını söylüyor. Hiçbir zaman işinden dolayı eşini kıskanmamış aksine “Yarın öbür gün benim ihtiyacım olduğunda güvenebileceğim iyi bir cerrah olması benim için avantaj” yorumunu yapıyor, eşinin mesleği için... Nazım Çerkeş ise “Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın var. Uluslararası görevlerim de var onların yükünü de eşim çekiyor” diyor.

40 yaşındaki Müge Çerkeş, sadece alnına botoks yaptırmış. Ama onu gören Nazım Çerkeş’e “Çok hoş bir eşiniz var, siz mi ameliyat ettiniz?” diye soruyormuş. Nazım Çerkeş “Eşimin burnu, model olacak bir burun. Yaptığımız iş dolayısıyla değil genel olarak güzelliğe olan ilgim dolayısıyla eşimin yüz hatlarının güzel olması benim için önemli” diyor. Müge Hanım “Bir süre sonra boynuma ihtiyacım olacak” diyor ve Nazım Çerkeş’e soruyoruz, eşini ameliyat eder mi diye, şu yanıtı veriyor: “Mantıksız bir şeyse yapmasına izin vermem. 10 sene sonra boynunu yaparım ya da benden daha iyi yapacak birine inanıyorsam ona yaptırırım. Belki ben kıyamam, onlara yaptırırım. İnsan çok yakınına karşı sağlıklı karar veremeyebilir. Risk almak istemeyebilirsiniz.”

Arkadaşlar arasında oldukça popülerim

Yıl 1999. Ekim ayında İstanbul’da bir rock barda ortak arkadaşları sayesinde tanıştılar. İkisi de sörf yapmayı, sporu seviyordu. Bin tane ortak noktaları çıktı. Teoman Doğan plastik cerrah, Elif Hanım ise bankacıydı. Elif Doğan “Plastik cerrah olduğunu öğrendiğimde bir şey düşünmedim. Sörf yapıyor olması daha çok ilgimi çekti” dediği Teoman Doğan ile 2003’te evlendi.

MİGREN BOTOKSU YAPTI

44 yaşındaki Elif Doğan, ODTÜ Ekonomi Bölümü’nü bitirdikten sonra yaklaşık 20 yıl bankacılık sektöründe çalıştı. Daha sonra yiyecek-içecek işletmeciliği ardından aşçılık eğitimi aldı. Kendi restoranını işleten, bazı restoranların işletmesini yapan Elif Doğan, plastik cerrahla evli olmanın avantajlarını şöyle anlatıyor: “Bir kere renkli bir konu, etrafını sürekli gözlemleyerek bakıyor, estetik duygusu güçlü. Mesela resmi çok sever, sanat tarihine çok meraklı. Seyahatlerde müzelere gittiğimizde bir ortaçağ resmine baktığımızda bana o resimdeki insanların yüzü hakkında yorum yapıyor. Bunlar beni eğlendiren şeyler. Kız arkadaşlarımın arasında çok popülerim. Eşimin plastik cerrah olduğunu öğrendiklerinde gözleri parlıyor. Önümüzdeki senelerde de başka avantajları olacak (gülüyor)” yanıtını veriyor. Elif Doğan, henüz estetik ameliyat yaptırmamış, yüzünde botoks ve dolgu var. Botoks, migren ataklarını önlemek için. Doğan “Botoks yaptırmıyor olsam ayın 10 gününü yatakta geçiriyorum. Evde koltukta oturuyorum, biraz ışık açıyoruz, bir yere gitmeye gerek kalmadan eşim botoks yapıyor.”

ÇOCUĞUMA KIYAMAM

Eşi Elif Doğan için “Güzel yemek yapıyor, beni çok iyi anlıyor” diyen Teoman Doğan’a “Eşiniz, ‘Burnumu ameliyat eder misin’ dese, yapar mısınız?” diye sorunca “Burnunu yapmam. Çünkü güzel. Onu ikna etmeye çalışırım” yanıtını veriyor. Peki Teoman Doğan eşini ameliyat etmeye kıyar mı? “Annemi bile ettim, bir tek çocuğumu ameliyat etmem. Zaten çocuğum olduğundan beri çocukları ameliyat etmiyorum. Baba olduğum için doktor-hasta ilişkisi bozulmaya başlıyor” yanıtını veriyor.

Yabancı cerrahların eşleri bir tablo gibi

İkisi de profesör. Biri plastik cerrahi diğeri gastroenterolojide uzmanlığını yaptı. Prof. Dr. Mehmet Bayramiçli, İstanbul’da ihtisas sınavına girdi, aynı zamanda Çanakkale’nin Çan ilçesinde mecburi hizmet görevindeydi. İhtisas için tayini gecikmişti ki ilçeye bir kadın doktor geldi. Oya ve Mehmet Bayramiçli çifti işte orada tanıştı. Arkadaş oldular, sonra ‘kader ortaklığı’nı evlenerek sürdürdüler.

50 yaşındaki Mehmet Bayramiçli Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi, 48 yaşındaki Prof. Dr. Oya Bayramiçli ise Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde öğretim üyesi. 22 yıldır evli olan çiftin 17 ve 10 yaşlarında iki çocukları var. Meslekleri onların haftalarca ayrı olmalarına neden olsa da birbirlerine katkıları da var. Oya Bayramiçli buna şu örneği veriyor: “Mesela reflü hastalığının iri göğüslerle ilişkisi vardır. Çok iri göğüslü hanımlarda çok şiddetli reflü olabilir. Sağlık amaçlı estetik olarak küçültmeleri öneriyoruz.”

50 YAŞ REVİZYONU

Herkes plastik cerrahların eşini merak eder, biz Oya Bayramiçli’yi anlatalım... Son derece sade bir kadın. Mehmet Bayramiçli “Eşim makyaj da yapmıyor. Ben eşimi böyle gördüm ve sevdim. Eşim bir şey istemedi, o yüzden dokunmadım. İstese yapardım” diyor ve sözü Oya Bayramiçli alıyor: “50 yaş revizyonu yaptıracağım. Burun problemim var, nefes almakta zorlanıyorum, bir de göz kenarı kırışıklığını düzelteceğim.” Sonra da espriyi patlatıyor: “Eşimin plastik cerrah olduğunu duyan ‘Estetik yaptırdın mı?’ diye soruyor. Eşime ‘Bedelini ödersen bir reklam panosu olabilirim’ diyorum.”

Oya Bayramiçli, estetikle pek ilgilenmediğini söylüyor. Birinin ameliyat olup olmadığını fark edemiyormuş ama bir noktaya kadar: “Kongrelere yurtdışından katılan erkek plastik cerrahların eş ve sevgililerinin çoğu tablo gibi... Birden fazla operasyon geçirmiş. Oysa Türkiye’deki plastik cerrahların eşi öyle değil.” Bayramiçli’nin kızları babalarının plastik cerrah olmasından gurur duyuyorlarmış: “Kızım bana ‘Babamın plastik cerrah olması kadar karizmatik bir iş yok’ dedi. Kızım ‘Baba bana ileride şunu yapar mısın?’ diyor, ben de ‘Yaparım’ diyorum. Eğer aklıma yatıyorsa ve çocuk bundan rahatsızsa yaparım.”

İNCİ DÖNDAŞ
STAR