Çekilen MR ve tomografi sayısındaki artıştan dolayı Sosyal Güvenlik Kurumu'nun (SGK) önlem hazırlığı yapması, görüntüleme hizmetlerini tartışmaya açtı. Tartışmanın odağında kamudaki radyoloji hizmetleri bulunuyor. 2010 yılında faaliyetlerine son veren Özel Görüntüleme ve Tanı Merkezleri Derneği'nin son başkanı Dr. Hüseyin Avni Bölükbaşı, kamudaki görüntüleme hizmetlerinin özeller gibi denetlenmesi gerektiği görüşünde. Kamudaki hizmet alım ihalelerinde hatalar olduğunu vurgulayan Bölükbaşı, ticari kaygı ve hastanelerin dışarıya verdiği ihalelerde yüksek kâr kazanmasının çekim sayısını artırdığını öne sürüyor. "Örneğin SGK tomografi başına hastaneye 55-60 TL ödüyor. Hastane bunu ihaleye giren firmaya 11 ile 25 TL arasında ödeme yapıyor. Aradaki yaklaşık 30-35 TL döner sermayeye kalıyor. Bu engellenirse gereksiz çekimler azalır." diyor.
Mevcut sistemde özel hastanelerin MR çektirecek bir kişiyi dışarıdaki görüntüleme merkezlerine gönderdiği takdirde hastadan fark ücreti aldığını belirten Bölükbaşı, "Eğer SGK ile görüntüleme merkezleri doğrudan anlaşırsa vatandaş fazla fark ücreti ödemez." diyor. SGK'nın hizmet alım ihalelerinin başladığı 2008'den önce 450 civarında özel görüntüleme merkeziyle anlaşma yaptığını hatırlatıyor. Bugün bunların sayısının 100'ün altına düştüğünü söyleyen Bölükbaşı, "SGK, söz konusu merkezlerle yeniden anlaşma yapmalı. Özel hastaneler devreden çıkarılmalı. Görüntüleme merkezleri faturayı doğrudan SGK'ya göndermeli. Fakat kamudaki hizmet alımları da devam etmeli." ifadelerini kullanıyor.
Radyoloji Hizmet Derneği (RHD) Başkanı Mehmet Yıldırım, performans sisteminin olduğu, sağlık hizmetlerine ulaşımın kolaylaştığı bir ülkede artışın normal olduğunu söyledi. SGK'nın tasarruf tedbiri almasının hem sektöre hem de vatandaşa büyük zarar vereceğini kaydeden Yıldırım, "Zaten fiyatlar çok düşük. Eğer çürük elmalar varsa temizlensin. Aksi takdirde yeni düzenleme olursa, eskiden olduğu gibi hastaya 6 ay sonraya randevu verilir. Vatandaş da mağdur olur. Bizim de milyonlarca dolarlık teknolojik yatırımımız zarar görür. Gereksiz çekimleri engellemek için hastaneler arası ortak bir otomasyon sistemi kurulmalı. Maalesef kamunun ihale şartnameleri ağır ve ihale fiyatlarında artış yok. Biz hem kaliteli hizmet vermek için hem de yaklaşık 15 bin çalışanımız için bu işe katlanıyoruz." ifadelerini kullanıyor.
Özel hastaneler: MR istisnai hizmet olduğu için fark ücreti alabiliyoruz
Özel Hastaneler ve Sağlık Kuruluşları Derneği Genel Sekreteri Cevat Şengül, hastanelerin özel görüntüleme merkezlerine hasta gönderirken alınan farkların normal olduğunu belirtiyor. Şengül, "SGK, MR ve tomografiyi istisnai hizmet olarak görüyor. Doğal olarak bu hizmeti verirken SGK'nın ödediği ücretinin yüzde 70'ine kadar fark ücret alabiliyoruz. Bunda bir sıkıntı yok." diyor. Devletin ödediği ücretlerin 5-6 yıldır artmadığını da anlatan Şengül, bunun da ayrı bir mağduriyet olduğunu sözlerine ekliyor.
Mevcut sistemin verimli bir yol olduğunu belirten Sağlık Bakanı Recep Akdağ, "İleri teknoloji gerektiren hizmet alımlarının yıllara yaygın olarak yapılması, bakanlığa bağlı hastanelerde olduğu gibi üniversite hastanelerinde de maliyetleri düşüren, verimliliği artıran ve vatandaşın ihtiyaç duyduğu sağlık hizmetini zamanında almasını sağlayan iyi bir işletmecilik uygulaması." diyor. Hizmet alım uygulamasının kamuya ait hastaneleri mali olarak rahatlatan, yatırım maliyeti yüksek olan tıbbi cihazlardan hiçbir maliyet gerektirmeden yararlanmayı sağladığının altını çizen Akdağ, MR çektirmek için 6 ay 1 yıl olan bekleme sürelerinin 1-2 güne kadar düştüğüne dikkat çekiyor.
