Medimagazin logo

"Devlet zoruyla normal doğum" tartışılıyor...

<p> Sağlık Bakanı Recep Akdağ tıbbi zorunluluk olmadıkça sezaryene izin verilmeyeceğini açıkladı!</p>
"Devlet zoruyla normal doğum" tartışılıyor...
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol

Sağlık Bakanı Recep Akdağ tıbbi zorunluluk olmadıkça sezaryene izin verilmeyeceğini açıkladı!

NORMAL doğum mu, sezaryen mi? Montazerî Bebek bekleyen her evde mutlaka gündeme gelmiş bir soru... Rakamlar, tercihin son yıllarda ağırlıklı olarak “Sezaryen” olduğunu gösteriyor. Normal doğumdan korkan ve vajinal estetik kaygısı taşıyan birçok kadın sezaryenle doğum yapıyor. Sezaryenin faturasının daha yüksek olmasından dolayı özellikle özel hastaneler tarafından anne adaylarının yönlendirildiği iddiasıyla birlikte hangisinin daha sağlıklı olduğu da doktorları bile ikiye bölen bir tartışma... Sağlık Bakanı Recep Akdağ ise konuya devlet eliyle son noktayı koymaya hazırlanıyor. Akdağ, bundan sonra tıbbi zorunluluk olmadıkça sezaryene müsaade edilmeyeceğini ve hastanelerin sıkı denetime alınacağını açıkladı. Akdağ’ı bu denli sert tedbir almaya iten nedir, sezaryen hakkında bilmediğimiz gerçekler mi var? Doğum şeklini devlet mi tercih etmeli yoksa anne adayı mı? Kadınlar normal doğum yapmaya mecbur mu? Uzman isimlere sorduk...

GÜLİN YILDIRIMKAYA
gulinyildirimkaya@haberturk.com

Zorunlu değilse sezaryen tercih edilemez, normal doğum artmalı

Anne ağrı hissedecek gibi sudan sebeplerle sezaryen yapılmaz. Normal şartlarda, normal doğum oranları yüzde 75’te tutulmalı

Maltepe Üniversitesi Tıp Fak. Kadın Hastalıkları ve Doğum A.B.D. Başkanı Prof. Dr. ÜMİT ÖZEKİCİ:
CEZAİ sorumluluğu olduğu için sezaryenlerin ne kadarını gebeler kendi istiyor ne kadarı doktor isteğiyle yapılıyor, saptamak mümkün değil. Sezaryen son yıllarda artan teknolojiyle birlikte riskli gebeliklerde -yaşlı anne adayları- daha rahat müdahalede bulunma imkânı veriyor ve tüm dünyada bu yönde sezaryene bir meyil var, bu da %25 civarlarında. Normal şartlarda, normal doğum oranları % 75’te tutulmalıdır. Önemli olan anne ve bebek açısından sezaryenin gerekip gerekmediği. Gerektiği halde elbette ki uygulanmalıdır. Rastgele hastanelerdeki normal doğum ve sezaryen doğumla devlete ait üniversite hastanelerindeki oranlar farklıdır. Riskli gebeliği olan biri düz bir hastaneye gidemeyeceği, yeni doğan yoğun bakımı bulunan üniversite hastanelerini tercih ediyor. Bu nedenle buralardaki sezaryen oranlarında bir artış olması normaldir ama gerçekçi bir oran vermez. Salt özel hastanelere veya üniversite hastanelerine bakıp, “sezaryenler % 40 oranında” demek hatalı bir yaklaşım. Hiç neden yokken, sudan sebeplerle özellikle anne ağrı hissediyor diye sezaryen yapılmaz.

İnternetteki normal doğum videoları anne adaylarını korkutuyor
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Operatör Dr. YASEMİN YAKUT:
SEZARYEN ya da vajinal yolla doğum hekimin ve anne adayının bireysel olarak karar verdikleri bir durum değildir. Elbette ki spontan vajinal yolla olan doğum ilk tercih olmalıdır, olmak zorundadır. Doğumdan korkan, çekinen anne adaylarına bu konuda detaylı bilgi vermek doğumu anlatmak, destek sunmak kadın doğum uzmanının görevidir. Günümüzde internetin bilinçsiz kullanımı ya da halk arasında ağızdan ağıza dolaşan gereksiz doğum efsaneleri anne adaylarını vajinal doğuma karşı korkutmaktadır. İnternet sitelerinden vajinal doğumu bire bir izleyen anne adayı oldukça olumsuz etkilenmektedir. Gebeyi takip eden kadın doğumcunun bir görevi de, anne ve bebek sağlığına maksimum özen göstermektir. Biz hekimler gebeliğin son aylarında doğum ile ilgili doğru bilgileri hastalarımızla paylaşırsak bu olumsuz görüş zaman içinde yerini doğrulara ve gerçeklere bırakacaktır.

Korkuya kapılan anne adayı istiyor, fiyatta ciddi fark yok

Normal doğumdan korkan hastalar sezaryenle doğurmayı tercih ediyor. Maddi bakımdan normal doğumla sezaryen arasında ciddi bir fark yok

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. ALP NUHOĞLU:
ÖZEL hastanelerde doktor tek başına çalışıyor, tüm sorumluluk size ait, aksi bir durumda dava edilme şansınız çok yüksek. Bu nedenle doktor kendini riske atmak istemiyor ve sezaryen uyguluyor. Normal doğumdan korkan hastalar sezaryenle doğurmayı tercih ediyor, bu da oranı yükseltiyor. Maddi bakımdan devlet hastanesi
olsun, özel hastane olsun normal doğum ile sezaryen arasında ciddi bir fark yok. Önemli olan yöntem değil sağlıklı bir çocuk dünyaya getirebilmektir. Normal doğum konusunda çok ısrarcı olanlar var. Annenin çatısı küçük olduğunda sezaryen yapan doktorun adı sezaryenciye çıkıyor. Halbuki önce anne sonra çocuğun sağlığı esas alınmalı. 10 saat sonunda hâlâ normal doğum yapılmamışsa anne riske girer.

Sezaryen sayesinde bebek ölümleri azaldı
Türk Jinekoloji Derneği Gen. Bşk. Prof. Dr. İSMAİL METE İTİL:
SEZARYEN oranları tüm dünyada artmaktadır. Avrupa ve ABD’de sezaryen oranı%25, Uganda gibi gelişmemiş ülkelerde %5’in altındadır. Türkiye‘de sezaryen oranındaki artışın en önemli nedeni ağrısız doğumların her yerde uygulanamaması, yetişmiş ebe azlığı. Yurtdışında hem doğum oranı düşük hem de doğumu ebeler yaptırıyor, komplikasyon olursa hekim müdahale ediyor. Ama ülkemizde her şey tek bir doktorun sorumluluğunda. Risk almama isteği sezaryen oranlarını artırıyor. “2002 civarında%21’lerde olan bebek ölümleri binde 13’e geriledi” diyor Sağlık Bakanı, demek artan sezaryen oranlarının olumlu bir etkisi de var. Hasta haklarına saygı göstermek, normal doğum yapmak istemeyen bir anneyi normal doğuma zorlamamak gerekir.

Zorlamayla yönlendirme hasta haklarına aykırı
CHP Milletvekili Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı CANAN ARITMAN:
Yasal zorlamalarla kadınların doğum yapma tercihlerini engellemek, başta insan haklarına, kadın haklarına ve hasta haklarına aykırıdır. Hiçbir kadını normal doğum yapacaksın diye zorlayamazsınız, kararı kadın verir. Eşim de ben de kadın hastalıkları ve doğum uzmanıyız, kızımız sezaryen istedi, sonuç olarak ikna edemedik ve kararına saygı duymak zorunda kaldık. Yasal düzenleme ile bunun önüne geçmeyi düşünmek erkek egemen bir bakış açısı, kadın bedenine tahakküm etmenin bir yöntemidir. Sağlık Bakanlığı’nın yapması gereken iki şey var: Birincisi, kamu hastanelerinde de özel hastanelerde de normal doğum ve sezaryen fiyatlarını eşitlemek. İkincisi, AKP tarafından getirilen, sağlığı ticarileştiren “sağlıkta performans ve kalite” sistemini kaldırmak. Bu sistem nedeniyle sadece sezaryenler değil tüm devlet hastanelerinde safra kesesi ameliyatları da%100 arttı. Bu iki öneri uygulanırsa ameliyat sayılarındaki düşüşleri görecekler. Sağlıkta cezalarla tahakküm yoluna gitmek, kişisel hakları tayin etmek, asla izin vermeyeceğimiz bir uygulamadır.

HABERTURK

"devlet
zoruyla
normal
doğum"
tartışılıyor...
Bu habere ilk yorumu siz yapabilirsiniz...
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir