Marmara Üniversitesi Hastanesi’nin mevcut binasının deprem tehlikesinde can güvenliğinin olmaması nedeniyle taşınma sürecine girdiği tarihten itibaren yaşanan belirsizlikler devam ediyor.
Sağlık Bakanlığı ile yapılan protokol gereği Pendik – Kaynarca’da inşaatı devam eden binaya taşınacak olan hastanenin taşınma sürecinde yaşanan mağduriyetler kimsenin dikkatini çekmiyor. Kurumların devamı ve aksaklıkların giderilmesi düşünülürken, çalışanlar süreçte yaşadıkları mağduriyetlere muhatap bulmakta güçlük çektiklerini ifade etti.
Medimagazin’in konuştuğu asistanlar, Acil bölümü ile bir yatan hasta katının tamamen kapatılmasının ardından 3 aydan fazla bir süre geçmiş olmasına rağmen, ne taşınmayla alakalı net olarak bilgi verilebilmiş, ne de mevcut hastane ile devamının getirilebileceği bir sistem kurulabildiğini ifade ettiler.
Daha önce Medimagazin’den yayınlanan haberde bir asistan hekim konuyla ilgili şunları belirtmişti: ‘İstanbul gibi bir metropolde bir doktorun sadece 1400 Tl olan maaşla yaşaması elbette mümkün değildir. Ancak Marmara Üniversitesi Hastanesinde çalışan hekimler bununla yetinmek zorunda bırakılıyor. 4 aydır alamadığımız döner sermaye payları bir yana yine yaklaşık 4 aydır en temel hakkımız olan nöbet ücretlerini dahi alamıyoruz. Bu yazıyı eğer halktan biri okuyor olsaydı yalan söylediğimizi hükümetin doktorlara 3000 Tl'ye varan maaşlar verdiğini iddia edecekti. Herkes öyle bilsin, önemli değil ama bizim meslektaşlarımız da bunun farkında olmadan yaşıyor ve kimse sorumluluğu üzerine almıyor. Marmara üniversitesi İstanbul'un Anadolu yakasındaki tek devlet üniversite hastanesi. Hastalar bile olaydan ve gelişmelerden haberdar duruma geldi ancak çözüm olarak kimse bir şey sunmuyor. Çalışanları ayakta tutan tek şey hastalara karşı hissettikleri vicdani sorumluluk. Hekimlerde kaybolmayacağına inandığımız bu duygunun suistimal edilmemesini temenni ediyorum…’
Nöbet ücretlerinin dahi ödenmediğini söyleyen asistan hekimlerin öncülüğünde Marmara hastanesinde çalışanlar haklarının tamamını alıncaya kadar her gün öğle saatinde ‘alkış’ eylemi yapacaklarını duyurdular. Hastaların da destek verdiği eylemde asistan hekimlerin yanı sıra uzman hekimler, hemşireler, sağlık memurları ve sözleşmeli personeller de hazır bulundular. İş bırakmanın önündeki tek engelin hastalara karşı olan sorumlulukları olduğunu belirten asistan hekimler, haklarının tamamını alıncaya kadar eylemlerinin süreceğini, gerekirse hukuki süreçleri başlatacaklarını belirtti.