"Beni de fişlemişler"

Sağlık Bakanı Recep Akdağ, çeşitli açılış ve ziyaretler için geldiği İzmir'de, 12 Eylül döneminde öğretim görevlisi olduğu dönemde fişlendiğini önceki yıllarda öğrendiğini söyledi. Darbeden sonra yapılan anayasanın halkın anayasası olamayacağını da söyleyen Akdağ, ''Darbe, 'milletin eline silahı verip 'beni koru' dediği kişilerin o silahı halka doğrultması anlamına geliyor. İdareye el koyanlar zorbalığı devam ettirecek bir anayasa yapmıştır. O anayasa çok kere değişti ama kalıntıları duruyor. O kalıntıları da bu eylül ayında temizleyeceğiz. Hep beraber 'Evet' verirseniz, darbe anayasası gedecektir" dedi.

12 EYLÜL'DE HAKSIZLIKLAR ORTADAN KALKACAK
İzmir Valisi M. Cahit Kıraç'ı makamında ziyaret eden ve açıklamalarda bulunan Bakan Akdağ, tam gün yasası ile ilgili Danıştay'ın "jet karar vermesini" anlayamadıklarını belirterek, "Verilen karar, doktorların muayenesi devam etsin manasında bir karar. Ne diyor, 'Sağlık Bakanlığı'nın savunması alınıncaya kadar' diyor. Sağlık Bakanlığı, savunmasını verdi, üzerinden 20 gün geçti. Merak ediyoruz. Böyle olmaz ki. Hem yargı yerindelik kararı verecek, bakanlık ve hükümet adına, hem de vatandaşın bu kadar yararlanacağı bir işin yürütmesini durduracak" diye konuştu.İzmir'de ''Sağlıkta Dönüşüm Projesi'' kapsamında büyük başarı kazandıklarını anlatan Recep Akdağ, ''Bütün sağlık çalışanlarına teşekkür ediyorum. Programın ruhunu iyi kavradılar, vatandaşa iyi yansıttılar. İzmir'de bu dönüşümün büyük ölçüde başarıya ulaştığını söyleyebilirim'' diye konuştu.

SAĞLIK UYGULAMALARI DÜNYA'DA ÖRNEK
İzmir'de daha önce ''1. basamak'' olarak adlandırılan sağlık ocaklarına başvuru sayısının yılda 4 milyona yakın olduğunu, 2009 yılında bu rakamın 13 milyon 600 bine yükseldiğini söyleyen Bakan Akdağ, bütün uluslararası örgütler tarafından Türkiye'deki sağlık uygulamalarının dünyaya örnek gösterildiğini belirterek şunları söyledi: ''OECD, UNICEF, Dünya Bankası gibi kuruluşlar Türkiye'nin sağlıkta gösterdiği başarılardan övgüyle söz ediyorlar ve birçok alanda da diğer dünya ülkelerine örnek gösteriliyoruz. Bu bütün ülke halkı için büyük mutluluktur. Bundan mutlu olmalıyız. Sistem bir bütün. Yeni yatırımlar, yeni hastanecilik anlayışını getirdi. İzmir'e 600 milyon lira yatırım yaptık, sağlık konusunda son 7,5 yıl içinde. Bütün İzmir halkı çok iyi bilmektedir. Geldiğimizde inşaatına 90'lı yıllarda başlanmış 8-10 hastane vardı, hepsini hizmete açtık. Şimdi 2 kampüs yapmaya hazırlanıyoruz. Ödemiş, Tire, Torbalı ve Çeşme'ye en kısa sürede hastane açacağız.''

DEVLET HASTANELERİ ÖZELLEŞMEYECEK
Bakan Akdağ, gazetecilerin ''Sağlık Bakanlığına bağlı hastanelerin özelleştirilmesi düşünülüyor mu?'' sorusunu şöyle yanıtladı: ''Sağlık Bakanlığı hastanelerinin özelleştirilmesi gibi bir fikrimiz hiçbir zaman olmadı, bundan sonra da olmayacak. Artık yapılan hizmetleri karalamaya çalışanlar ne yapsınlar? Bizim hiç aklımızda bile olmayan, planlamamızda olmayan hususları öne sürerek gelecek açısından vatandaşların kafasını karıştırmaya çalışıyorlar. Bunu geçmişte Aile Hekimliğine başladığımızda, performans ek ödemeleri vermeye başladığımızda da yaptılar. 60. AK Parti hükümetinin tıpkı daha önceki AK Parti hükümetlerinde olduğu gibi Sağlık Bakanlığına bağlı hastaneleri özelleştirme fikri yoktur. Özel sektörün vatandaşımıza hizmet vermesinin önünü de biz açtık. Bunlar tamamen iftiradır, gerçek dışıdır, Erzurum tabiriyle bühtan diyorlar buna. Vatandaşlarımız gerçekleri görüyor tabi.''

ÜNİVERSİTE HASTANELERİ
Üniversite hastanelerinde dönüşüm hazırlıkları içerisinde olduklarını da söyleyen Akdağ, ''Üniversite hastaneleri bize bğlı değil. Dönüşüm sırasında üniversite hastanelerinde de yapısal değişiklik ihtiyacı ortaya çıktı, Finansal ihtiyacı olan hastanelerin başvurusu halinde, belli şartlarla yardım yapılacaktır. Vatandaşın hastaneye gittiğinde karşısına hoca parası, döner sermaye parası gibi şeylerin çıkmadığı, hastane donanımlarının sadece satın alarak değil, hizmet alımlarıyla elde edildiği, çalışanların motivasyonlarının performansla artırıldığı bir sistem gerekiyor üniversitelerde. Ama yüksek bir arzu görüyorum, üniversite hastaneleri de yapısal dönüşümünü gerçekleştirecek'' dedi. Bakan Akdağ, Pakistan'a yardım hazırlıkları olduğunu ülkeye 50 yataklı mobil hastaneyi yürütecek iki ekip göndermeye hazırlandıklarını belirtti.

DARBE, KORUMAYI BEKLEYEN, MİLLETE SİLAH DOĞRULTMAKTIR
İzmir'in Kemalpaşa ilçesinde, 1 Nolu Aile Sağlığı Merkezi'ni inceleyen Bakan Akdağ, daha sonra Kemalpaşa Belediyesi Toplantı Salonu'nda vatandaşlara seslendi. Mevcut HSYK'nın tarafsızlığını yitirdiğini savunan Recep Akdağ, konuşmasını şöyle sürdürdü: "HSYK'da bulunan 5 kişi oraya nasıl geldi? Siz mi seçtiniz? Darbe anayasasına göre Yargıtay kurulmuş, ona göre Yargıtay üyeleri seçiliyor. Yeni üyeyi Yargıtay gönderiyor. Anayasayı siz değiştirdiğinizde kim seçecek? 13 bin yargıç seçecek. Bütün mahkemelerde hüküm veren hakimler, savcılar seçecek. O zaman AK Partinin yargısı mı olacak? Neden böyle bir iftira atıyorlar. Mevcut HSYK tarafsızlığını yitirmiştir. Bir ülkenin geleceği taraflı kişilerin kararıyla şekillenemez.''

DELİKANLI OL
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun halkın kafasını karıştırarak kandırdığını ve delikanlıca konuşması gerektiğini savunan Akdağ, şöyle dedi: "YAŞ'ta yeni komutanlar belirlendi. Gayet güzel oldu, iş bitti. İki liderin iki sözü bu milletin hafızasından çıkmayacaktır. Her zaman kaşını çatan lider sayın Bahçeli, bir defa gülümsediğini görmedim, parmağını sallayarak ne dedi? 'Askerle oynamayın ateşle oynamış olursunuz' dedi. Bu darbeci zihniyetin yansımasıdır. 'Askerlerin terfilerine siyasetçiler burnunu sokmasın' diyor sayın Kılıçdaroğlu. Böyle demokrasi olur mu? Böyle bir anlayış kabul edilemez.''

BENİDE FİŞLEMİŞLER
Anayasa değişikliği ile fişleme döneminin biteceğini de belirten Akdağ, kendisinin de üniversitede öğretim üyesi iken fişlendiğini anlatarak, "Bakan olduktan sonra geçmişte beni de fişlediklerini öğrendim. Gerekçe olarak da. Sabahtan gece yarılarına kadar hasta bakmışım. Bunun için mi beni fişlediniz. Artık 'Evet' demenizle fişleme dönemi bitecektir"dedi

FAZİL SAY'A TEPKİ
Rerandumda ''evet'' oyu kullanacağı için Sezen Aksu'ya karşı ''linç kampanyası'' başlatıldığını savunan Akdağ, şöyle konuştu: "Değerli sanatçı Fazıl Say da bir arkadaşının görüşü ayrı diye, arkadaşını yerden yere vuracak açıklamalar yaptı. Dün Mamak'taydım, orada halk aşıklarının söylediği ile Fazıl Say'ın söylediği aynı değil. Bu milleti tanımayanlar, bu milletin referandumda ne diyeceğini bilemezler. Bu milleti küçük gören ve 'bidon kafalı' diyenler 'göbeğini kaşıyan adam' diyenler hepsi yan yana geldiler.''

YARSAV SİYASETLE UĞRAŞMASIN
Konuşmasında YARSAV'ın da siyasetle uğraştığını iddia eden Akdağ sözlerini şöyle tamamladı:''Yarın bizim bir davamız olsa YARSAV'a nasıl güveneceğiz. Baştan ben 'savaş ediyorum, her şeyine karşıyım' diyor. Yargıç dediğin herkesi birbirinden ayırmayan bağımsız insandır. YARSAV, partililerle kol kola girecek, sonra dokunulmazlığın kalkmasından bahsedecekler. Taraflı yargıçlardan bahsediyorum, tarafsızlar sözümün dışındadır. Bunlar taraflarını belli ettiler. Biz de anayasa değişikliğini yapıyoruz, oylama yapıyoruz. Bu YARSAV'ın o gün 5 milletvekilini taraflı bir şekilde tutuklamayacağını nereden bileyim ben? O zaman bizim irademiz zayi olur. YARSAV yargıçları, yargının üstünden siyasi emellerini çekmelidirler. Yargının güvenilirliğine halel getiriyorlar.'