OKUYUCU KÖŞESİ:
Eğitim araştırma hastaneleri temel bilimlerde artık tıp fakültesi mezunu arkadaşımız giremeyecek.çünkü bu hastanelerin puanları çok yüksek, neden mi?
Merhaba sevgili Medimagazin yetkilileri,
Biz, acaba bişeyler değişirmi umuduyla yeni tıpta uzmanlık tüzüğünü okuduk fakat tamamen hayal kırıklığı yaşadık.Biz tıp dışı eğitim alan arkadaşlarımıza verilen haklardan, çifte standartlardan çok rahatsız oluyoruz.
Veteriner, eczacı ve kimyagerler
GEÇİCİ MADDE 4 – (1) 19/3/1927 tarihli ve 992 sayılı Kanun hükümlerine göre veteriner, eczacı ve kimyager olanlar, kendi alanlarına ilişkin düzenleme yapılıncaya kadar tıbbi biyokimya ve tıbbi mikrobiyoloji alanlarında TUS’ta başarılı olmaları kaydıyla uzmanlık eğitimi yapabilir.
Kendi alanlarına ilişkin düzenleme yapılıncaya kadar ne demek? Ya da Tus’ta başarılı olmaları takdirde derken acaba tus sınavının adaletsiz olduğunun farkındalarmı?
Kısaca size bu konu hakkında bilgi vermek istiyoruz.
1- Şu an Türkiye’de İstanbul,Ankara, İzmir, İstanbul gibi şehirlerdeki eğitim araştırma hastaneleri mikrobiyoloji ve biyokimya asistanların çoğu biyoloji ve tıbbi biyoloji mezunu arkadaşlar oluşturmakta.çünkü tus’tan aldıkları puanlar 65 in üzerinde. Tıp fakültesini bitiren, eğitim araştıma hastanelerinde biyokimya ve mikrobiyoloji asistanlık eğitimi almak isteyen arkadaşlar 65 puanın üzerinde puan almak zorundalar.
Sınav adil olsa gerçekten arkadaşları takdir edebilirsiniz. Fakat maalesef bizler 11 dersten sınava girerken kadındoğum, dahiliye, pediatri, genel cerrahi çalışırken onlar sadece temel birimlerden sınava girmektedirler.ve okulları bittikten sonra biyerde çalışmayıp 2 yıl dersaneye gidip, dersanede temel birimelri su gibi ezberleyip elbette başarılı olmaktadırlar.
2. Biz biliyorsunuz okul bitincede zorunlu hizmete gittik, evde oturalım,evde veya dersanede ders çalışalım şansımız olmadı ama diyelimki çalışabildik kazandık biyokimya ve mikrobiyoloji asistanı olduk, uzamn oluncada adaletsizlik devam ediyor. Tıp fakültesizni bitiren arkadaş zorunlu hizmete gitmeden diplomasını alamıyor ,ama biyolog arkadaş uzmanlık diplomasını zorunlu hizmete gitmeden alabiliyor. Böyle imtiyazlı bir meslek grubu varmı sorarım size? Sanki siz tıp okudunuz çekin cezanızı gibi bir adaletsiz tavır değimli?
Biz çok merak ediyoruz, bu durum başka meslek gruplarında olsaydı acaba ne yaparlardı? Ya da sayın büyüklerimizin bu durumun farkında değillermi? Ya da farkındalar fakat ellerinden bişey gelmiyormu?bizi kim koruyacak?bizi kim savunaacakl?
.
Bizler üniversite sınavında %1-3 e girmiş, uzun tıp eğitimi almış,acilde çalışmış,geceler boyu nöbet tutmuş, hizmet için ülkemizin her toprağına giden gönüllü hekimleriz. Fakat bu adaletsiz durum karşısında hergeçen gün umutsuzluğa kapılıyoruz. Umutsuzluk diyorum çünkü inanın sayın medimagazin yetkilileri bu konuda kompleksli olan bizler değiliz. (gün içinde tıp dışı arkadaşlarımızın yarattığı huzursuz ortamlardan ve maruz kaldığımız rahatsız edici konuşmalardan burada bahsetmiycez )
Ayrıca biz o arkadaşlarada kızamıyoruz,elbette böyle bir hak verildiyse bu hakkı sonuna kadar kullanmak isteyeceklerdir. Ama bu tamamen haksız bir hak.bu sabahlara kadar tusa çalışan arkadaşlarımızın hakkı, onlarla sınavlara giren ailelerin hakkı, zorunlu hizmete eşini yavrusunu bırakıp gidenlerin hakkı…bilemiyoruz k bu durum daha nasıl anlatılabilir? Bu duruma insanlar nasıl duyarsız kalabilir?kalındı?
3, Birde olayın hastane-hasta-doktor ilişkisi var.bizim bu konuda yorum yapmamız ve genelleme yapmamız uygun ve doğru olmaz fakat yaşadığımız ve gördüğümüz tecrübelerden tıp eğitimi almamış bir arkadaşımızın tıbbi donanımlı olmalarını, klinik konsultan olarak çalışabilmesini,,,,,bekleyemeyiz zaten. Elbette arkadaşlamız çok çalışsın,biz de onları çok iyi yerlerde görmek isteriz, büyük araştırmalar yapsınlar onlarala gurur duyalım, kendi bölümlerinde hoca olsunlar, hatta beraber çalışalım, üretim yapsınlar ama onlar tıp doktoru değiller.
Size laboratuarda dolaşırken 2 yıllık stajyer öğrenci,
-Hocam siz ne okuduğunu dediğinde?
-Tıp fakültesini bitirdim deyince
-ne gerek vardı ki hocam tıp okumaya,mesela bende yaklaşık 4-5 yıl sonra inşallah doktor oldcucam deyince şaşırmayın
çünkü arkadaş notları yüksek tutup o yıl 4 yıllık kimya veya biyoloji bölümüne geçmiştir. Daha sonrada tus sınavına temel tıp derslerini sular seller gibi ezberleyip girer ve kazanır,doktor olur.
-yalnız aynı arkdaş iki saat sonra yanınıza gelip size;hocam idrara batırıp baktığımız renkli kağıtlara ne diyoduk deyince gülümsemeyin. Ülkenize, emanet edeceğiniz hastalrınıza, o arkadaşla yıllar sonra eş kıdemli olacak doktor arkadaşınıza ve gideceği zorunlu hizmete, uykusuz, hoca stresi ile geçen uzun tıp fakültesi yıllarınıza üzülün.. hatta yanın …. Çünkü biz yanıyoruz….
- ya da labortuvar teknisyeni arkadaşı cihazı başında tus soruları çözerken görürseniz şaşırmayın, size saygı duymasını, sözünüzü dinlemesini beklemeyin çünkü nisan olmazsa eylülde o da sizin gibi dr.olacaktır. ama bilmez ki hekimlik ismin başındaki sıfattan ibaret değildir...
Biz er ya da geç adaletin yerini bulacağını düşünüyoruz ve daha sıkı mesleklerimize sarılıyoruz, biz aldığımız eğitimin hakkını vermek için daha çok çalışıyoruz,
Yalvarıyoruz bu konuyu gündeme getirin…lütfen..
Bu durum bu şekilde gidemez, gitmemeli
Eğer klinik mikrobiyoloji ve klinik biyokimya hekimlere gerek olmayan bir branş ise (ki kesinlikle öyle değil) lütfen tus kitapçığında bu bölümleri çıkarsınlar ve biz girmeyelim.
Ya da adil bir sınav olsun,bakalım 11 dersle sınava girince 67’ler alınabiliyomu?
Zorunlu hizmete gitmemelerine zaten diyecek hiçç bir şey yokkk..
İyi günler diliyoruz.
Yazma fırsatı bulduğumuz için çok teşekkür ederiz.
(Tıp eğitimi almış, temel bilimlerde asistan olan arkadaşlar adına)