Anayasa Mahkemesinin tam gün yasasını kısmen iptal etmesi işleri daha karışık ve karmaşık hale getirdi. Bunda Anayasa Mahkemesinin üyesi olan değerli hukukçuların bir kusuru olduğunu sanmıyorum.CHP Anayasa mahkemesine götüreceği maddeleri doğru değerlendirmemiş ya da CHP bu konuda doğru yönlendirilmemiş olabilir.
Sonuçlar:
1- Tam günün ana çıkış amacının , üniversite öğretim üyelerini tam gün kapsamına almak şeklinde kamu oyunda gündem yaratıldı. Sayın Sağlık Bakanı hocaları itham edercesine bu konuda demeçlerle bir yerde adeta kendini angaje etti. Oysa, durum o kadar vahim değidi. Muayenehanasi olan hocalar sadece 3 büyük kentle sınırlıydı ,onların da belirli yerlerinde; İstanbul'da 'Şakayık Sokak, Bağdat Caddesi, Ankara'da Meşrutiyet Caddesi gibi... Anadolu kentlerindeki tıp fakültelerinde bazı illerde devde kulak, bazı illerde hiç muayenehanecilik yoktu. Çünkü SGK sisteminden sonra tıp merkezleriyle poliniklerle rekabet edebilmek mümkün değildi, üstelik yarım güne geçen bir profesör 10-15 bin TL'lik gelirden (maaş+ döner + özel muayene ve ameliyat vb) vazgeçip sadece asıl maaşının 1/3'üune kalıyordu 700 TL. Muayenehane açınca kazanıp önce 700 tl'yi 10-15 bin TL'ye çıkarıp üniversitedeki gelirine eşitleyecek sonra da üste kazanıp kar edecekti. Bu durum bugünkü SGK sistemi içinde, tıp merkezinde 10-50 TL'ye muayene olan hastanın ,200 TL profesör muayenehane ücreti ödemesi her zaman ve her yerde mümkün değildi.
2- Hal böyle iken, performansla gönüllü olarak muayenehanesini kapatmış %80 hekimi bırakıp %20'lik bir kitleyle uğraşmak, meclisi ve gündemi meşgul etmek ne derece doğruydu?
3- Şimdi ne oldu? Bakanın hedef kitlesi olan üniversite hekimlerinin muayenehane açma hakkı hukuken teslim edildi. Kaş yapalım derken göz çıkarıldı.!
Bu durum yeni sorunları beraberinde getiriyor:
1- Üniversitede eskiden yarım güncüler 12 ya 16'a kadar çalışırdı. 16'ya kadar çalışmayı seçen yarım güncünün anabilim dalı başkanı ise onu koruma hakkı vardı. başka fark yoktu. Şimdi 8 saat çalışırlarsa devlet onlara diğer tam güncü hocaların ücretini vermek zorunda kalacak.
2- Askeri tıp akademilerindeki hocalar muayenehanelerini kapatmak zorunda kalacak. Bu hem mağduriyet yaratacak hem de Gülhane'den hekim kaçağını teşvik edecek
3-Sağlık b akanlığındaki prof ve doçentler muayenehane açamazken üniversitedekiler açacak. Eskiden Sağlık bakanlığındaki eğitim hastanelerinde serbest çalışma hakkı var, bazı üniversitelerde yok diye bir çok nitelikli hekimi kendine çeken Bakanlık eğitim hastaneleri için zor bir dönem başlayabilir, nitelikli olanlar ayrılabilir.
4- İlk yasa taslağında kamu kurumlarında çalışan hekimlere iş yeri hekimliği hakkı verlirken aynı durumdaki diş hekimleri unutuldu. Kurum diş hekimi bu yasa ile sadece kuru maaş ile yetinecek, başka ek geliri olamaycak
Anayasa başvuru süreci:
CHP sadece üniversite hocalarının yarım gün çalışmasına ilişkin maddeyi Anayasa Mahkemesine götürdü. Bu hekimler güçlü ve etkin lobi çalışması yürüttü., basındaı bir çok kalem üniversite lehine yazdı (Hüriyet Kızılot, Milliyet Fikret Bila vb)
Kamu hekimleri için CHP Anayasa mahkemesine başvurmadı. Neden: a) Populizm yaptı, AK Partinin meydanlarda hedefi olmak istemedi b) Kamu hekimleri ya gerek görmedi ya da Bakanlığın hedefi olmaktan çekindi. CHP üzerinde lobi çalışması yapmadı. TTB'nin kafası karışıktı. Fikir olarak tamgüden yanaydı ama kanun AK Pari'den geldiği için bir bahane bulup muhalefet etmeliydi. Herkese eşit, kaliteli ve ücretsiz sağlık hizmeti deyip durdu. Hem eşit, hem kaliteli hem ücretsiz diyalektikle bağdaşmaz ama slogan olarak kulağa hoş geliyor.
Sonuçta durum eskisinden daha karmaşık oldu. Sayın Bakanın fevri tepkisi ve uslubu da hekimleri incitici unsurlar içeriyor. Belli ki sonuçtan hoşnut olmamış. Yasa çıkarken anayasa mahkemesine götürülme riski vardı Muhalefetle uzlaşmadan çıkarılan her yasada bu risk mevcut.. Sayın Bakan'ın "Üniversitede hocaya para vermek zorunda kalan hasta ,şikayet ederse Kılıçdaroğlu'na yönlendireceğim ya da 5'den önce çıkanı YÖK'e şikayet edeceğim" gibi sözler hoşnutsuzluk belirtisi.
Sonuçta iyice düşünülmeden çıkartılan bir yasaydı, döndü dolaştı daha karmaşık yapıya büründü ve üstelik hukuki tartışmalara açık bir şekil aldı.
Amiyane tabirle " Buyrun Buradan Yakın!" oldu.
( adının açıklanmasını istemeyen bir akademisyen hekim)