Medimagazin logo

Hibrit ameliyathane, Türkiye’de yaygınlaşıyor

Türkiye’de sayılı ameliyathaneden biri olan Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi, Kalp ve Damar Cerrahisi "Hibrit Ameliyathanesi" hizmete girdi.
Hibrit ameliyathane, Türkiye’de yaygınlaşıyor
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol

Kalp ve damar cerrahisi alanında son yıllarda yaygınlaşan hibrit ameliyatlar dünyadaki gelişmelere paralel olarak Türkiye’de de giderek yaygınlaşmaya başladı. OMÜ Tıp Fakültesi, Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı bünyesinde yapımı tamamlanan hibrit ameliyathanede ilk ameliyat yapıldı. Türkiye’de yaklaşık 10 hibrit ameliyathaneden biri olan ameliyathanede; ameliyat kesisinin küçük olması, daha az kan kaybı, ameliyatların daha kısa sürmesi gibi avantajlar var. Ayrıca hibrit ameliyathanenin, ameliyatlardaki başarıyı artırarak, ameliyat risklerini azalttığı bildirildi.

"Hastaların yatış süreleri kısalmaktadır"

Hibrit ameliyathane ile ilgili bilgi veren OMÜ Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kemal Demirağ, "Tıp alanındaki gelişmelerin, insanların ortalama yaşam sürelerinin artmasıyla birlikte gu¨n gec¸tikc¸e kalp ve damar cerrahisinde daha komplike ve daha yu¨ksek riskli hastalarla kars¸ı kars¸ıya kalınmaktadır. Bu tür hastalarda alışılagelmiş yöntemlerle tedavi yetersiz kalabilmektedir. Buna kars¸ın hibrit ameliyatlarda ameliyat kesisinin küçük olması, daha az kan kaybına neden olması, ameliyatların daha kısa sürmesi ameliyatlardaki başarıyı artırmakta ve riskleri azaltmaktadır. Ayrıca bu hastaların ameliyat sonrası hastanede kalış süreleri de oldukça kısalmaktadır. Hibrit ameliyathane yalnızca ameliyathanede veya yalnızca anjiyo laboratuvarında yapılamayacak ameliyatların yapılmasına olanak tanımaktadır. Bilindiği gibi kliniğimizde koroner by-pass ameliyatları, kapak ameliyatları, aort damar ameliyatları, periferik damar dediğimiz bacak ve kollardaki damar ameliyatları, küçük kesiyle veya iğne ile girişim yerinden radyo frekans ve yapıştırıcı yöntemiyle yapılan varis ameliyatları rutin şekilde yapılmaktadır. Özellikle aort anevrizmaları ve aort diseksiyonu konusunda hastanemiz Samsun ve çevre illere hizmet veren bir merkez konumundadır. Yeni ameliyathanemiz ile çok yüksek riski olan bu aort ameliyatları sırasında aortun bir bölümü dikişle bir bölümü de stent yerleştirilerek tedavi edilmektedir. Bu şekilde ameliyat kesisi küçülmekte, ameliyat süresi, yoğun bakımda yatış süresi kısalmaktadır. En önemlisi de ameliyatlardaki riski azaltıp başarı oranını arttırmaktadır. Ülkemizde 300’ün üzerinde merkezde açık kalp ameliyatı yapılmaktadır. İlimizde bile üniversitemiz dışında biri kamu hastanesi olmak üzere dört merkezde daha açık kalp ameliyatı yapılmaktadır. Hibrit ameliyathaneye sahip açık kalp merkezi sayısı ülkemizde hala 10’a bile ulaşamamıştır" dedi.

"Türkiye’de kendi sınıfında en modern cihaza sahibiz"

Ameliyathanede kullanılan cihazların çok özellikli olduğunu belirten Demirağ, "Türkiye’de kullanılan en yüksek cihaz 30 kilovat gücündeydi. Bizim ameliyathanemizde kullandığımız cihaz 75 kilovat gücünde. Bu özellik itibariyle cihazımız Türkiye’de tek olma özelliğini koruyor. Türkiye’deki en güçlü ve kendi sınıfında en modern cihaza sahibiz. Son olarak şunu belirtmek isterim ki böyle bir ameliyathanenin kurulması ve çalışır hale getirilmesi yalnızca cihaz alımı ve inşaat aşamalarından oluşmamaktadır. Satın alma personel ve organizasyon aşamaları da benim ve çalışma arkadaşlarımın uzun mesaisini aldı. Bu projemizde bize inanan, güvenen, maddi, manevi desteğini esirgemeyen ve kliniğimizi ülkemizdeki bu ayrıcalıklı merkezlerden biri olmasını sağlayan; başta rektörümüz Prof. Dr. Sait Bilgiç, rektör yardımcılarımız Prof Dr. Mehmet Kuran, Prof. Dr. Vedat Ceyhan, Prof. Dr. Mehmet Ali Cengiz, proje yönetim ofisi başkanları Prof. Dr. Hüsnü Demirsoy, Prof. Dr. Ahmet Hilmi Çon, genel sekreterimiz Doç. Dr. Menderes Kabadayı olmak üzere tüm üniversite yönetimine, hastane yönetimine, Prof. Dr. Ahmet Demir başkanlığındaki Ameliyathane Koordinasyon Kurulu’na ve çalışma arkadaşlarıma minnettar olduğumu belirtmek isterim" diye konuştu.

hibrit ameliyathane
omu tip fakultesi
kalp ve damar cerrahisi
prof. dr. mustafa kemal demirag
Yorum (1)
aydin sinal
Türkiyedeki ameliyathaneler nicin günes isigindan mahrum dehlizler mimarisiyle insa edilirler,benim bildigim ülkelerde ameliyathaneler 1.katta acil servisin üstünde ki katta bütün odalara günes isigi girecek sekilde insa edilmislerdir.en alt bodrum katinda röntgen ve nüklear tip bölümleri bulunur,Türkiyede ise bodrum katinda ameliyathaneler bulunuyor,bilimsel olarak günes isigi girmeyen calisma yerlerinde yorgunluk ,konsantrasyon zorlugu,bikkinlik hatta depresyon yayginlasiyor.Bilen yazarsa bende ögrenirim sakin sterilite demeyin, hava gecirmez,camlar,pencereler özel olarak icerden disariyi görecek ama disardan iceri görünmeyecek sekilde insa ediliyor.
14
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir