Birlik ve Dayanışma Sendikasından yapılan açıklamaya göre, Kahramanmaraş depreminin üzerinden 31 ay geçmesine rağmen deprem bölgesindeki Aile Sağlığı Merkezi doktor, ebe ve çalışanları hala konteyner ve prefabrik yapılarda hizmet vermeye devam ediyor. Sağlık Bakanlığı Hatay’da 265 aile hekiminin 96 konteyner aile sağlığı merkezinde hizmet verdiğini, 156 aile hekiminin çalıştığı 56 ASM’nin ise eski yapıda olduğu için yıkım kararının beklendiğini açıklamıştı.
Konuyla ilgili açıklama yapan Birlik ve Dayanışma Sendikası Genel Başkanı Dr. Ahmet Mehlepçi, tüm deprem bölgesinde yapılmış aile sağlığı merkezi sayısının sadece 3 olduğunu ifade ederek, aile sağlığı merkezlerinin yapılması için hiçbir ciddi adım atılmadığını açıkladı. Dr. Mehlepçi buna rağmen en zor koşullarda çalışan ASM çalışan hekimlerinden grup düşürülmesi adı altında cari ödeme kesintisi yapıldığına dikkat çekti.
Dr. Ahmet Mehlepçi “6 Şubat 2023 depremlerinden bu yana Hatay’da yıkılan ASM’lerin yerine konteyner ve prefabrik yapılar kurulmuş, aile hekimleri ve hemşireler, sağlığı hizmetini bu geçici koşullarda sürdürmektedir. Ancak Sağlık Bakanlığının son düzenlemeleri doğrultusunda konteyner ASM’lerde çalışan hekimlerin grup sınıflandırmalarının düşürülmesi yönünde adımlar atılmıştır.
Depremin üzerinden uzun zaman geçmesine rağmen Hatay’da hâlâ kalıcı ASM binaları yapılmamış, aile hekimleri konteynerlerde görevlerini sürdürmektedir. En zor koşullarda halkın sağlığı için gecesini gündüzüne katan hekimlerimiz şimdi de “grup düşürülmesi” adı altında maaş ve ek ödemelerinin azaltılmasıyla karşı karşıyadır” diye konuştu.
Birlik ve Dayanışma Sendikası Genel Başkanı Dr. Ahmet Mehlepçi, deprem bölgesinde aile sağlığı merkezlerinde (ASM) görev yapan hekim, ebe ve hemşirelerin aynı zamanda depremzede olduğunun göz ardı edildiğine dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:
“Bu arkadaşlarımız bina yokken bile halk sağlığını korumak için olağanüstü çaba göstermektedir. Ancak performans gibi anlamsız kriterlerden muaf tutulmaları gerekirken, yapılmayan ASM binalarının sorumluluğu haksız yere onların üzerine yüklenmeye çalışılmaktadır.”
“Ödüllendirilmeleri gerekirken cezalandırıldılar”
Deprem bölgesindeki bu arkadaşlarımız, kendileri de depremzede olmalarına rağmen özveriyle işlerini yaptıkları için ödüllendirilmeleri gerekirken, cari ödemelerinin kesilmesiyle motivasyonları bozulmakta; hem sınıflandırma personeli işinden edilmekte hem de deprem bölgesinde yaşayan halk cezalandırılmaktadır. Üstelik bu işten çıkarılan 300’e yakın kişinin tazminatlarını Sağlık Bakanlığı ödeyecektir.
Bir an önce bu yanlıştan dönün! Arkadaşlarımız deprem felaketinin yaralarını sarmaya çalışırken onlara maddi bir deprem daha yaşatmayın. Öncelikle bol yataklı, bol betonlu, içinde çalıştıracak hekim bulamadığınız şehir hastaneleri değil; depreme dayanıklı, müstakil ASM’ler inşa edin!”