MEDİMAGAZİN - Macquarie Üniversitesi tarafından yürütülen yeni bir çalışma, çocuklarda D vitamini eksikliğini tespit etmek için kan testlerinin gereksiz ve maliyetli kullanımına ışık tuttu. Araştırma, invaziv testlere güvenmek yerine, çocuklara D vitamini takviyesi sağlamak gibi önleyici tedbirlere odaklanmanın daha faydalı olacağını öne sürüyor.
D vitamini eksikliği, özellikle yaşamın ilk yılında, çocukları potansiyel olarak zayıflatıcı ve nadir durumlarda ölümcül bir hastalık olan beslenme raşitizmine yakalanma riskiyle karşı karşıya bırakabiliyor. Küresel tavsiyeler halihazırda tüm çocuklara ilk yıllarında D vitamini takviyesi yapılmasını savunsa da asemptomatik çocuklarda D vitamini seviyeleri için rutin test yapılması öneriliyor. Ancak bu çalışma, daha küçük bir çocuk grubunun uzun süreli takviyeden fayda sağlayabileceğini ileri sürdü.
Tespit edilme oranı sabitken test sayısı arttı
Çalışma, Avustralya'nın Victoria eyaletindeki pratisyen hekimleri (GP) ziyaret eden 46.960 çocuk ve ergen üzerinde yapılan 61.809 kan testini analiz etti. Bir çocuğun 2018 yılında D vitamini için kan testi yaptırma olasılığının 2003 yılına kıyasla 30 kat daha yüksek olduğu ve bunun da önemli bir artışa işaret ettiği tespit edildi. Şaşırtıcı bir şekilde, testlerdeki artışa rağmen, D vitamini eksikliğini tespit etme şansı sabit kaldı. Ayrıca, eksiklik tespit edildiğinde, çocukların sadece %4'ü D vitamini seviyelerindeki iyileşmeyi değerlendirmek için üç ay içinde takip testi yaptırdı.
Çalışmanın başyazarlarından biri ve Avustralya Sağlık İnovasyonu Enstitüsü'nde Sağlık Sistemi Sürdürülebilirliği Profesörü olan Profesör Yvonne Zurynski, aşırı testleri "düşük değerli bakım" olarak nitelendirdi.
Archives of Disease in Childhood dergisinde yayınlanan çalışma, uluslararası uzmanların klinik belirtiler olmadan D vitamini eksikliği için test yapılmasının gereksiz olduğu yönündeki tavsiyesini güçlendirmeyi başardı.
Beslenmeye D vitamini takviyesi tavsiye edilmişti
2016 yılında Profesör Munns, 33 küresel uzmanın katılımıyla Beslenme Raşitizminin Önlenmesi ve Yönetimine İlişkin Küresel Uzlaşı Önerileri'ni ortaya koyan bir çalışmaya öncülük etti.
Bu kılavuzlar, beslenme yöntemlerine bakılmaksızın doğumdan 12 aya kadar olan bebekler için evrensel D vitamini takviyesi öneriyor. ABD, Kanada, İngiltere ve Avrupa dahil olmak üzere birçok ülke bu tavsiyeleri benimsemiş ve gıda ürünlerini D vitamini ile zenginleştirdi.
Avustralya'daki bazı yerel hükümet sağlık yetkilileri bu yönergeleri benimsemiş olsa da, ülke genel olarak bu tavsiyeyi benimsemedi ve gıda ürünlerinin hiçbiri D vitamini ile takviye edilmedi.
Profesörler Munns ve Zurynski, diğer Avustralyalı uzmanların yanı sıra bu tavsiyelerin ülke çapında benimsenmesini savunuyorlar. Önleyici tedbirlerin mevcudiyetine rağmen, Avustralya'da D vitamini eksikliği vakaları hala devam ediyor. Ülke, Kanada'da 2,9 ve Birleşik Krallık'ta 7,5 vakaya kıyasla, 100.000 çocuk başına yaklaşık 4,9 raşitizm vakası bildiriyor.
