Bel ağrısı pek çok değişik forma girebilen bir semptomdur. Çok seyrek olarak bir hastalıktan kaynaklanabilir ama kendi başına bir hastalık değildir.
Bel Ağrısı Nedir?
Çoğu zaman bel ağrısı ansızın ortaya çıkar ve oldukça şiddetlidir. Ancak aynı zamanda çok şiddetli olmayan bir halde de ortaya çıkabilir.
6 aydan daha kısa süren bir bel ağrısı “akut” bir bel ağrısı olarak değerlendirilir.
Bel Ağrısının Nedenleri
Bel ağrısı konusunda genellikle zayıf kaslar, kas gerginliği veya spazmlar, geriye doğru burkulmalar, ligaman veya kaslarda yırtılmalar ve eklem problemleri sorumlu tutulur. Bazen sinirler kayan bir disk nedeniyle omurilikten ayrıldıkları noktada tahriş olur. Böyle bir tahriş kalça ve bacaklarda ağrıya veya bacaklarda duyarsızlığa, karıncalanmaya veya zayıflığa neden olur.
Bel ağrısının nedenleri kesinlik kazanmamıştır, fakat son araştırmalar bazı değerli görüşler sağlamıştır. Otopsi çalışmaları bel ağrısı olan kişilerin aynı zamanda yumuşak doku zedelenmeleri olduğunu da göstermektedir. Özellikle diskin dış kabuğunu vertebraya bağlayan bağ dokunun membranındaki küçük yırtıklar yaşanan bel ağrısından sorumlu görünmektedir. Bu membranlar yırtıldığı zaman kanama, enflamasyon ve şişme görülür. Bu doku hasarı nedeniyle ortaya çıkan yan ürünler normalde alkali olan diski asidik hale getirir. Bu asidite ise komşu sinirleri irite eder ve bel ağrısına neden olur.
Diskleri besleyen bir kan damarı olmadığı için buradaki hücrelerin beslenmesini, zararlı kimyasal ajanların uzaklaştırılması ve fazladan asiditeyi çözmek için tek mekanizma sıvı değiş tokuşudur. Sıvı değiş tokuşu omuriliğin hareketiyle ekstraselüler sıvının diskin içine ve dışına doğru hareket etmesiyle başarılır. Eğer yeterli hareketlilik sağlanamadan zaman geçerse yumuşak doku hasarının neden olduğu biyokimyasal ve mekanik değişiklikler daha az geriye dönüşümlü hale gelir, bu değişiklikler bel ağrısını artırarak kronik hale getirir.
Bel Ağrısı İçin İlk Yardım
Bel ağrısı genellikle bir hastalık veya spesifik bir yaralanma ile ilişkili olmayan, sık rastlanan bir semptomdur. Ağrı şiddetli olsa bile tedavi edildiği zamanki hızıyla hatta bazen daha hızlı bir şekilde kendi kendine ortadan kalkabilir. Bir haftadan uzun süren bel ağrısı ataklarının büyük bir kısmı bir ay içinde kendi kendine azalır. Bel ağrısını iyileştirmek için şu seçenekler göz önünde bulundurulmalıdır;
• Eğer ağrı belinizin alt kısmında, kalçanızda ve/veya bacağınızda başlamışsa hafif, reçetesiz satılan ağrı kesiciler (aspirin, parasetamol gibi) alabilirsiniz.
• Rahatsızlığın ilk 24-48 saati içinde ağrıyan bölgeye 5-10 dakika süreyle soğuk kompres uygulaması (havluya sarılmış bir buz torbası) yapabilirsiniz.
• Eğer ağrı birkaç gün içinde iyileşmiyorsa ağrıyan bölgeye sıcak kompres uygulayabilirsiniz.
• Hareket etmeye devam edin ancak belinizi koruyun. Ani dönüşlerden veya bükülme hareketlerinden kaçının Olabildiği kadar yatak istirahatinden kaçının.
• Yardım isteyin. Eğer ağrı 1 hafta sonrasında hala yoğunluğunu kaybetmemişse bir ortopedi veya fizik tedavi uzmanından randevu almalısınız.
• Eğer ağrı 4-6 hafta içinde tolere edilir bir düzeye kadar azalmadıysa doktorunuzdan bir randevu alın.
Bel ağrısı riski olan kişiler arasında hem genel fiziksel kondüsyonları düşük olan kişiler hem de ağır iş yapan veya uzun saatler boyunca oturarak veya ayakta durarak çalışan kişiler vardır. Bu kişiler bel ağrısına yakalandıklarında iyileşme süreçleri büyük olasılıkla daha yavaş olacaktır. Buna ek olarak duygusal stres veya uzun süre hareketsiz kalmak bel ağrısını daha da kötüleştirecektir.
İstatistiklere göre ortalama olarak yaşamı boyunca hiç bel ağrısı yaşamamış her 15 kişiden biri yıl içinde herhangi bir dönemde yaşamında ilk kez bel ağrısına yakalanacaktır. Bu olguların 2/3’ünde semptomlar günlük yaşamı herhangi bir şekilde etkilemeyecektir. Ancak olguların % 5’inde bel ağrısı çok daha uzun sürecek hatta sakatlanmaya yol açabilecektir. Bel ağrısı riskini artıran bazı faktörler kontrol edilemez. Bunlar;
• Ortalamanın üzerinde vüct ağırlığı
• Kadınlar için 2’den fazla doğum yapmış olmak.tır.
Bazı faktörler ise kısmen kontrol altına alınabilir:
• Orta zorlukta bir egzersiz programını düzenli bir şekilde yapmamak veya çok zor bir egzersiz programı seçmek
• Eklemlerin hareket yeteneğini artırıcı egzersizleri düzenli yapmamak
• Yardım istemeyi gerektirecek stres semptomları
Fizik Tedavi Uygulamaları
Sağlık politikası uzmanlarına göre fizik tedavi ya da omurgayı hedefleyen tedavi girişimleri (spinal manipülasyon) bel ağrısının başladığı ilk ay içinde etkili olmaktadır. Bu girişimler sırasında omurgayı olması gereken forma sokmak amacıyla eller kullanılır. Bu girişimler ağrıyı hafifletir ancak semptomları süresini ve sıklığını çok fazla etkilemeyebilir.
Bu tür girişimler Fizik Tedavi Uzmanları, Chiropractor, Ortopedist gibi konuya tamamen hakim uzmanlar tarafından yapılmalıdır. Eğer semptomlar spinal manipülasyona 4 hafta içinde yanıt vermiyorsa doktorunuzla vaya sağlık kuruluşunuzla görüşmek yerinde olacaktır.
Diğer Tedavi Seçenekleri
Bel ağrısı tedavisinde aşağıda sıralanan diğer tedavi seçenekleri de mevcuttur. Bu seçenekler kısa bir süre için rahatlama sağlayabilir, ancak hiçbiri iyileşmeyi hızlandırmada veya yeni bel ağrısı ataklarını önlemede plasebo’dan ( farmakolojik bir etkisi olmayan inaktif ilaç) daha etkili değildir. Bu seçenekler aynı zamanda pahalı da olabilirler.
• Traksiyon (Germe)
Traksiyon tedavileri diskler ve vertebralarla eklemler arasındaki basıncı azaltmak ve ağırlıklar, kablolar ve makaralardan oluşan sistemleri kullanırlar. Traksiyonun bel bölgesindeki kasları ve bağ dokularını germek kadar yararlı olduğu düşünülmekteydi. Mevcut araştırma olanaklarının dikkatlice değerlendirilmesi sonucunda traksiyonun bir yarar sağlamadığı sonucuna varılmıştır. Uzun dönemde ağrıyı gidermede veya kısa dönemde ağrı ataklarının süresini kısaltmada bir etkinliği olduğu kanıtlanmamıştır.
• Transkütanöz Elektriksel Sinir Stimülasyonu (TENS)
TENS elektrod yastıklarının cilde yerleştirildiği ve düşük voltajlı elektrik akımının onların arasından geçirildiği bir tekniktir. TENS’in akut veya kronik bel ağrılı hastalarda yararlı olduğuna dair güvenilir bir kanıt mevcut değildir.
• Masaj
Masaj kasları ısıtabilir ve rahatlatabilir, kan akışını da düzenleyebilir. Masaj hastaların hoşuna gitse bile akut bel ağrısı çeken hastaların kişisel değerlendirmelerinde herhangi bir düzelmeye rastlanmamıştır.
• Biofeedback
Biofeedback bel kaslarının elektriksel aktivitesini ölçmek ve hastaları kas aktivitesi ve gerginliğini azaltma konusunda yetiştirmek üzere kullanılmış bir tekniktir. Biofeedback yönteminin kronik bel ağrısı hastalarını etkili biçimde tedavi ettiği konusunda güvenilir bir kanıt mevcut değildir. Bu yöntemin akut bel ağrılı hastalarda iyi sonuç verdiğine dair kesin bir kanıya varmak için yeterli çalışma mevcut değildir. Biofeedback stresin azaltılmasında yararlı olabilir, riskleri oldukça düşüktür.
• Akupunktur
Geleneksel Çin tekniği ile akupunkturda iğneler vücudun belirli bölgelerine yerleştirilir. Bu iğneler hafif bir uyarı yaratacak şekilde döndürülür. Akupunkturun kronik bel ağrılı hastaların tedavisindeki etkinliği hakkında güvenilir bilgi mevcut değildir. Akut bel ağrılı hastalardaki etkinliği konusunda kesin sonuçlara varmak için ise çalışmalar yetersizdir. Akupunkturun bakteriyel ve viral enfeksiyon, kanama ve sinir hasarı gibi birtakım komplikasyonları olabilir.
• Bel Bölgesine Enjeksiyon
Bel ağrısını azaltmak üzere belin farklı noktalarına birtakım maddeler enjekte etmeye yönelik teknikler de kullanılmıştır. Akut bel ağrısı için bu tekniklerin hiçbirinin hiçbir şey yapmamak seçeneğinden daha iyi sonuç verdiği kanıtlanmamıştır. Enjeksiyon teknikleri can yakıcı olabilir ve yanlış noktaya enjeksiyon yapmak gibi önemli riskler taşıyabilir. Bazı araştırmalar belirli koşullar altında bele yapılacak enjeksiyonların yararlı olabileceğini ortaya koymaktadır. Bu koşullar bel ağrısına ek olarak hastalık prosesinin varlığı ve enjeksiyonların bir uzman tarafından yapılmasının gerekliliğidir.
• Bel Korseleri ve Kemerler
Lumbar korselerin ve bel desteklerinin bel ağrısının tedavisinde etkili olduğuna dair bir kanıt yoktur. İşleri gereği ağır yükler kaldırmak zorunda olan kişilerin bel ağrılarını önleme veya azaltmada lumbar desteklerin herhangi bir etkileri yoktur. Bu tür kemerler kullanmanın herhangi bir zararlı etkisi yoktur; ancak kemerler pahalı ve rahatsızlık verici olabilirler.
• Ultrason
Ultrason’un amacı bel bölgesindeki yumuşak dokunun derin katmanlarında ısı artışı sağlamaktır. Ultrason duyma sınırlarının ötesinde yüksek yoğunluklu ses dalgaları yayarak bunu yapar. Bu yöntemin de bel ağrısı olan kişileri normal fonksiyonlarına geri döndürmede yarar sağladığına yönelik bir kanıt mevcut değildir.
• Perkütanöz Elektriksel Sinir Stimülasyonu
Haber7