Medimagazin logo

Bakanlık Canan Karatay'dan sonra Maranki'ye de 'ayar' vermeli!

BUGÜN'den Ali Atıf Bir'in yazısı...
Bakanlık Canan Karatay'dan sonra Maranki'ye de 'ayar' vermeli!
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol

Sağlık Bakanlığı, Karatay devrimi yaptı kutlarım

Canan Karatay “Prof. Dr.” kimliğini kullanarak son iki üç yılda Türk insanına maddi, manevi büyük zarar verdi. Bilimsel araştırmalara dayanmayan araştırmalarla kafaları karıştırdı, birçok insana rahatsızlık duygusu verdi, doktorlarıyla karşı karşıya getirdi. Tedavilerini yarım bıraktırdı, gerekli testleri yaptırmadı.

Bilimsel bilginin nasıl üretildiğini bilen bizler, tıp alanından hocalar “hocanın hocalığına” saygımızdan bir süre sustuk. O da biraz alçak perdeden atıyordu açıkçası o yüzden fazla ciddiye almadık. Çünkü Türkiye popüler kültür arenasında bunlardan oldukça fazla ve etki alanları fazla değil. Ama Canan Karatay’ın arkasında planlı bir “halkla ilişkiler” desteği olunca zıvanadan çıktı, artık verdiği zarar dayanılmayacak durumlara geldi. Sonunda ben de dayanamayıp geçen hafta “Canan Karatay ünün şehvetine yenildi” başlıklı bir yazı yazdım ve sonunu şöyle bitirdim:

“Medya karakteri Canan Karatay artık tutulamıyor ve kendi internet sitesinden bile “Lahmacun yiyerek zayıflamak mümkün” gibi tribünlere oynayan “çekicilik” cümleleri kuruyor. Bu cümle bile Canan Karatay’ın artık resmi olarak durdurulmasının gereğini ortaya koyuyor. Ya Sağlık Bakanlığı ya da bakanlığa bağlı Halk Sağlığı Kurumu Canan Karatay’a yanıltıcı beyanlarıyla ilgili dava açmayı düşünüyor mu acaba? Düşünmüyorsa neden?”

Dün gazetelere düşen haberleri okumuşsunuzdur. Sonunda Sağlık Bakanlığı bizi dinledi ve Canan Karatay’a kamuoyu önünde gerekli ayarı verdi. Bana sorarsanız Sağlık Bakanlığı burada da kalmamalı Canan Karatay hakkında “kamu sağlığını bozucu yanıltıcı beyanda bulunmaktan” savcılığa suç duyurusunda bulunmalı. Bulunmalı ki bilimsel olmayan araştırmalara dayanarak kamuoyunu yanıltanlara örnek olsun, halk sağlığıyla göz göre göre oynanmasın.

Sıra Maranki ve Yavuz Dizdar’da

Sağlık Bakanlığı ve Tarım Bakanlığı’nın Canan Karatay gibi gıdalarla ilgili bilimsel olmayan kanıtlarla açıklamalar yapan, kesin konuşan, halkı yanıltan, kafalarını karıştıran, sağlıklarıyla oynayan iki kişi konusunda da açıklama yapması gerekiyor.

Bunlardan biri Maranki. Maranki ilk olarak, profesör olmadığı her yerde “Prof.” etiketi kullanılmasını engellemeyerek etiket sahtekârlığı yapıyor. Maranki ikinci olarak yararı kanıtlanmamış hatta ilaç olsa doktor kontrolünde kullanılması gereken otu, börtü böceği binbir ikna taktiğiyle pazarlıyor. Bunları “iksir” olarak sunup, işin içine biraz din biraz “mistisizm” katıp ruhani argümanlarla insan sağlığını tehdit ediyor.

İkinci kişi ise Yrd. Doç. Dr. Yavuz Dizdar. Radyasyon onkoloğu. Gıda sanayiine “ideolojik” olarak karşı. Bunda sorun yok. Sorun Canan Karatay gibi uzmanlık alanı dışında, gıdalarla ilgili yeterince kanıta dayanmadan kesin ifadelerle “ye-yeme” önerisinde bulunması.

Örneğin et ürünleri konusunda takıntılı bir şekilde, bazen birbirini doğrulamayan araştırmalarla insanları şüpheye, sektörleri suçlu durumuna düşürecek açıklamalarda bulunması. Kanıt olarak da “ben kanser çalışıyorum, çok kanserli hücre gördüm” argümanını sunması. Sünnetçinin “bevliye” konusunda atıp tutması gibi bir şey bu.

Anlayacağınız bakanlıkların zaman kaybetmeden bu iki kişiye de “ayar” vermesi, kamuoyunu yanıltılmasını engellemesi şart. Eğer yapılmayacaksa Canan Karatay’a verilen ayar bu kubbede hoş bir seda kalır hepsi bu.

 

bakanlık
canan
karatay'dan
sonra
maranki'ye
de
'ayar'
vermeli!
Yorum (43)
hasan
Bu adamlar su bitki kansere care oluyor diye idda ettiklerinde ve hasta olan bir kiside bu bitkileri kullanip öldügünde suclu duruma düsmüs olurlar, bakanlikda bunlara canak tutmakla suclu duruma düsmüs olur... dünyanin hic bir yerinde bu yogunlukta televizyona cikip atip tutan bir millet ve bunlara canak tutan bir bakanlik yoktur...bitkiler tabiki faydalidir, faydali olmazsa insanlar besin maddesi olarak kullanmazlardi... adamlar sanki yeni kesif etmis gibi atip tutuyorlar...biz ilac ile bitkiyi karistiriyoruz ilacda sonucda bunlardan yapiliyor ama neden ismine ilac denilmis...bilimsel sonucu bulunmayana kadar kimse hic birseyi idda edemez...ederlerse ispat etmek zorundalar yoksa suc islemis olurlar.....
0
Cevapla
murat
ben çocuk kardiyoloji uzmanı olarak farklı görüş bildiren doktorların taşlanması değil o konunun araştırılması ve olasıklıklı yani kesin olmayan karşı görüş bildiriminde bulunulması taraftarıyım bence OGTT yapılmamalı tıpta hiç bir şey rutin değildir. hasta bazlı düşünülmeli ve ona göre karar verilmelidir. SADECE GEREKİYOR İSE YAPILMALIDIR. ayrıca TC sağlık bakanlığı maalesef bir FDA değildir. hastalar alternatifide bilmelidir. günümüzde obesite çocuklarda şeker hastalığı alerji vb hastalıklar artmış ise bir yerde bir sıkıntı var demektir. ayrıca SON ZAMANLARDA ÇOK SAYIDA DOWN SENDROMLU BEBEK DOĞMAKTADIR. BAKANLIK BUNA ACİL OLARAK EL ATMALIDIR. YANİ DAHA CİDDİ SAĞLIK PROPLEMLERİ İLE UĞRAŞMALIDIR. SONUÇ OLARAK BAKANLIĞIN KİŞİYE ÖZEL TOPLANMASINI KESİNLİKLE DOĞRU BULMUYORUM AMA ALANINDA UZMAN KLAVUZLAR YAYINLAYABİLİR.
0
Cevapla
Dr erhan
Ali Atıf bir bile hekim olmadığı halde Canan karatayı çözmüş. Hekimlerden bu hocayı destekleyenler ve savunanlar var. Bunu benim aklım almıyor ve saç baş yoluyorum resmen! Yani ben anlamıyorum, bu hekimler Nerede okumuşlar, kanıta dayalı tıp diye bir kavram duymamışlar mı? Kadın resmen işkembeden sallıyor yahu , üstelik itiraz edenleri Fizyoloji bilmemekle suçlayıp son derece etik dışı bir tavır içine giriyor. Ben medyaya daha çok kızıyorum. Devamlı bu hocayı çıkarıyor. Dertleri nedir, anlamış değilim.
0
Cevapla
Ahmet Rasim Küçükusta
ENDOKRİNOLOJİ METABOLİZMA DERNEĞİ ASIL KENDİSİ İÇİN SUÇ DUYURUSUNDA BULUNMALIDIR Canan Karatay, ülkemizde tabuları yıkan, dürüst, cesur yürekli bir HOCA’ dır. Bu millet birçok gerçeği onun sayesinde görmüş, senelerce nasıl aldatıldığını onun sayesinde öğrenmiştir. Türk Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği (TEMD), suç duyurusunda bulunarak abesle iştigal edeceğine, kendi özeleştirisini yapsa; obezite ve diyabetin neden bu kadar hızla arttığına kafa yorsa; buna çareler, çözümler arasa, bunların uygulanması için çaba gösterse çok daha doğru bir iş yapmış olmaz mı? Tamamını okumak için: http://ahmetrasimkucukusta.com/2015/03/11/yazilar/tip-yazilari/beslenme/turkiye-endokrinoloji-ve-metabolizma-dernegi-asil-kendi-hakkinda-suc-duyurusunda-bulunmalidir/
0
Cevapla
Ahmet Akca
OGTT nin tüm organ taslakları oluştuktan sonra yapılmasının bebeğe veya anneye nasıl bir faydası olabilir. OGTT nin kaldırılacağını zamanla göreceğiz.Türkiyenin sorunu batı kaynaklı rehberlerin söylediklerini akıl süzgecinden geçiremiyor olmak. Aklını kullananlarıda bilimsel olmamakla suçlamak. Sn Ali Atıf Bir in hangi sıfatla insanları hedef gösterdiğini anlamakta güçlük çekiyorum. Gıda karteli ve ya ilaç sektörü ile bir ilişkisi olmadığını açıklamaya davet ediyorum.
0
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir