"İlaçların son kullanım süreleri bilimsel olarak belirlenmeli"

İZMİR-Budak, düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'de ve dünyada her yıl milyonlarca liralık ilacın son kullanma tarihi dolduğu için çöpe atıldığını, ilaç israfının çevresel zarar ile ekonomik kayıplara yol açtığını belirtti.

İlaç miadının, üreticilerin talepleri doğrultusunda devlet kurumları ve ilgili bakanlıklar tarafından onaylandığını ifade eden Budak, "Son yıllarda ilaçların kullanım süreleri genelde 5 yılla, şimdilerde ise 2 yılla sınırlandı. Kısalan süre nedeniyle üretilen ilaçların bir kısmı kullanılmadan çöpe atılmak zorunda kalındı" dedi.

Düşen kullanım sürelerinin, ilaçta tasarrufu ön plana çıkaran hükümet politikaları ile çeliştiğini vurgulayan Budak, şöyle konuştu:

"Türkiye'de 1 yıllık reçeteli ilaç bütçesi son 3 senedir 15 milyar lira olarak belirlendi. Vatandaşların kendi cebinden aldığı ilaçlar, bu bütçenin dışında. Son kullanım süreleri nedeniyle milli servet kaybı yaşanıyor. ABD'de yapılan araştırmalar, örneklenen yüzden fazla ilacın yüzde 90'ının son kullanma tarihlerinden 15 yıl, hatta 40 yıl sonra bile etkin, güvenilir ve stabil olduğunu gösterdi.

Ülkemizde de domuz gribi salgını sürecinde Sağlık Bakanlığı onayı ile grip tedavisinde kullanılmak üzere üretilen ve o gün itibari ile miadı dolmuş bir ilacın raf ömrünün pandemik stoklarla sınırlı kalmak kaydıyla 2 yıl daha uzatıldığı ilan edildi. Sağlık Bakanlığı'nı göreve davet ediyoruz. İlaçların son kullanma tarihleri, sadece üreticilerin talepleriyle değil, bilimsel yöntemlerle belirlenmelidir. Bu araştırmaları yapacak eczacılık fakülteleri, akademisyenler ve araştırma birimleri mevcuttur."

Gelişmiş ülkelerde ilaçların imhasının, çevreye zarar vermeden üretici firmalarca gerçekleştirildiğini bildiren Budak, Türkiye'de ilaç imhasının üretici firmalar tarafından üstlenilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.