Türk Tabipleri Birliğinin bu gözaltılara karşı yaptığı açıklama:
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’nun (KESK) Başkan ve çok sayıda yönetici/üyesi 25 Haziran 2012 günü gözaltına alındı.
KESK’e yönelik sabaha karşı başlatılan “toplama” faaliyetini duyunca aklımızdan geçmedi bile “Neden?” sorusu.
Çünkü farkındaydık ve biliyorduk: İktidar yanlışa dur diyen, halktan, emekten/emekçiden, kindar değil yüreği barış, kardeşlik ve sevgiyle atan bir nesilden yana olan bir sendikaya tahammül edemezdi.
“yana” olmakla kalmayıp bunun için samimiyetle çabalayan, aklını, gücünü enerjisini bu amaçla harcayanlarla birleştirip iyinin/güzelin çoğalması için koşuşturan üyeleriyle dosta güven, sermayeye, onun iktidarlarına endişe veren bir sendikaya “vizyonda” yer yoktu.
Hele Suriye “macerasına” girerken herkesin görüp de söylemediğini söyleyecek, Kürt sorunundan Ortadoğu’ya savaş değil barış diyen ve diyecek yürekte bir sendika hiç olmazdı.
Gazetedeki köşe yazısında Bekir Coşkun’un “4+4+4” yasası sürecinde yürüttükleri mücadele için yazdığı gibi “sadece yiğit KESK emekçileri oradaydı, alnı öpülesi...”
İşte KESK Başkanı, KESK’liler içeride şimdi.
İçerde-dışarda yalnız olmadıklarını gösterme zamanıdır.
Türk Tabipleri Birliği
Merkez Konseyi
