MEDİMAGAZİN - Hong Kong'da 37.000'den fazla tip 2 diyabet hastası arasında sadece %6'sı tanı konulduktan sonra 8 yıla kadar sadece kilo vererek diyabet remisyonu sağladı ve bunu sürdürdü. Başlangıçta remisyon elde edenlerin %67'sinde 3 yıl sonra hiperglisemi görüldü.
Teşhisten sonraki ilk yıl içinde en fazla kilo veren kişilerin (vücut ağırlıklarının %10'u veya daha fazlası) remisyonu sürdürme olasılığı daha yüksekti.
Hong Kong Çin Üniversitesi'nden Dr. Andrea Luk, Medscape Medical News'e verdiği demeçte, çalışmanın "gerçek dünya pratiğinde diyabet remisyonunun düşük ve hiperglisemiye dönüş oranının yüksek olduğunu doğrulamaya yardımcı olduğunu" söyledi.
"Diyabet remisyonunun %80'inden fazlası diyabet teşhisini takip eden ilk 5 yıl içinde gerçekleşmiştir. Bu durum, beta hücre fonksiyonunun zaman içinde kademeli olarak azalacağı ve kilo vermeyle bile diyabet remisyonunun giderek zorlaşacağı yönündeki anlayışımızla uyumludur."
Çalışma 23 Ocak 2024 tarihinde PLOS Medicine dergisinde yayımlandı.
Erken kilo yönetimi işe yarıyor
Yazarlar, son klinik çalışmaların, bariatrik cerrahi veya yaşam tarzı müdahaleleri yoluyla sürekli kilo kaybının ardından T2D remisyonunun sağlanabileceğini gösterdiğini söyledi. Bu çalışmada, bölge çapında Risk Değerlendirme ve Yönetim Programı-Diyabetes Mellitus (RAMP-DM) verilerini kullanarak, diyabet tanısından 1 yıl sonra kilo değişiminin uzun vadeli T2D remisyonu insidansı ve sürdürülebilirliği ile ilişkisini gerçek dünya ortamlarında araştırdılar.
RAMP-DM'ye 2000 ile 2017 yılları arasında kaydolan yeni tanı kondu T2D hastası toplam 37.326 kişi dahil edilerek 2019 yılına kadar takip edildi.
Başlangıçta, katılımcıların ortalama yaşı 56,6, ortalama vücut kitle indeksi (VKİ) 26,4 kg/m2 ve ortalama A1c %7,7 idi ve %65'i glikoz düşürücü ilaç (GLD) kullanıyordu.
T2D remisyonu, şu anda veya önceki 3 ay içinde GLD olmadan en az 6 ay arayla iki ardışık A1c <%6,5 ölçümü olarak tanımlandı.
Medyan 7,9 yıllık takip süresince, 1000 kişi-yılında 7,8'lik bir insidans oranıyla, kişilerin %6,1'i remisyona girdi. Daha fazla kilo kaybı olanlar arasında bu oran daha yüksekti: Vücut ağırlığının %10'unu veya daha fazlasını kaybedenlerin %14,4'ü remisyona girerken, %5-9,9 kilo kaybı olanların %9,9'u, %0-4,9 kilo kaybı olanların %6,5'i ve kilo alanların %4,5'i remisyona girdi.
Tanı yaşı, cinsiyet, değerlendirme yılı, BMI, diğer metabolik endeksler, sigara, alkol ve ilaç kullanımı için ayarlama yapıldıktan sonra, diyabet remisyonu için tehlike oranı (HR), tanıdan sonraki 1 yıl içinde %10 veya daha fazla kilo kaybı olanlar için 3,28, %5-%9,9 kilo kaybı için 2,29 ve kilo alımına kıyasla %0-%4,9 kilo kaybı için 1,34 idi.
"Kilo vermenin önemi vurgulanmalı"
Yazarlar, çalışmadaki diyabet remisyonu insidansının klinik çalışmalardakinden önemli ölçüde düşük olduğunu, bunun nedeninin muhtemelen çalışma katılımcılarının yoğun yaşam tarzı müdahaleleri, düzenli izleme ve geri bildirim ve diyabet yönetimine yönelik bütünsel bir yaklaşımın pekiştirilmesini içeren yapılandırılmış programlarda yer almaları olduğunu belirtti. Gerçek dünya ortamları bu tür müdahaleleri içerebilir veya içermeyebilir.
Daha ileri analizler, 3,1 yıllık medyan takip süresi içinde, diyabet remisyonuna ulaşan kişilerin %67,2'sinin hiperglisemiye geri döndüğünü göstermiştir - bu oran 1000 kişi-yılında 184,8'di.
Hiperglisemiye dönüş için düzeltilmiş HR, kilo alan kişilere kıyasla %10 veya daha fazla kilo kaybı olan kişiler için 0,52, %5-9,9 kilo kaybı olan kişiler için 0,78 ve %0-4,9 kilo kaybı olan kişiler için 0,90 idi.
Buna ek olarak, diyabet remisyonu tüm nedenlere bağlı ölüm riskinde %31 (HR, 0,69) azalma ile ilişkilendirildi.
Yazarlar, çalışmanın T2D teşhisi konan kişiler için "politika yapıcılara erken kilo yönetimi müdahaleleri tasarlamaları ve uygulamaları için kanıt sağladığı" sonucuna vardı.
Luk, klinisyenlerin de oynayacağı bir rol olduğunu söyledi. "Yeni T2D tanısı konmuş bir bireyle ilk karşılaşmada, klinisyenler kilo vermenin önemini vurgulamalı ve sağlıklı yaşam tarzı seçimleri yaparak bunun nasıl başarılabileceği konusunda bireye rehberlik etmelidir. Uygun bireylerde kilo yönetimi için farmakoterapi ve metabolik cerrahi düşünülebilir."
Genel olarak, "klinisyenler diyabet remisyonuna ulaşma ve bunu sürdürme olasılığının düşük olduğu konusunda bilgilendirilmeli ve hastalara buna göre danışmanlık verilmelidir" diye ekledi.
