Medimagazin logo

Aziz Sancar: Kanser ilacını DNA onarımının düşük olduğu zamanı bulup o zaman versek...

'Kanser hücresi de yapılan bu tahribi tamir edip ürüyor. Biz kanser ilacını DNA onarımının düşük olduğu zamanı bulup o zaman versek veya DNA onarımını kanser hücrelerinde önlesek kanser ilaçlarının etkisini arttırmış oluruz.'
Aziz Sancar: Kanser ilacını DNA onarımının düşük olduğu zamanı bulup o zaman versek...
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol

Stockholm’de bulunan 2015 Nobel Kimya Ödülü sahibi Prof. Aziz Sancar kendisine Nobel kazandıran “DNA onarım mekanizmasının nasıl işlediği’’ üzerine gerçekleştirdiği araştırmasını anlattı. 
“KANSERİ ÖNLEMEK İÇİN EN İYİSİ SİGARA İÇMEMEK”
Nobel Ödüllü Türk Bilim İnsanı Prof.Dr. Aziz Sancar Nobel Ödülü sigara içmemenin önemine vurgu yaparak şunları söyledi: 
‘’Nobel Ödülü DNA onarımı üzerindeki çalışmalarım için verildi. DNA onarımı hem kanser yapan ajanlardan hem de kanser tedavisi için kullandığımız ilaçların yaptığı DNA hasarlarını ortaya çıkarıyor. İki önemli kanser yapan etkenlerden biri güneş ışığı deri kanseri yapıyor ki çok önemli değildir. Deri kanserinin tedavisi var. En tehlikeli olan akciğer kanseri. Sigaranın içindeki kimyasal maddelerle DNA’yı tahrip ediyor. Bu da kanser yapıyor. Benim çalıştığım DNA onarım mekanizması, sigara dumanının yaptığı tahribatı tamir ediyor. Tamir ediyor da; durmadan sigara içerse buna DNA onarım mekanizması yetişemiyor. Dolayısı ile kanser oluşuyor. Benim DNA onarımını arttırıp, bunu daha etkin yapacak durumum yok. O bakımdan kanseri önlemek için en iyisi sigara içmemek. Herkes tedavi et diyor ama sigara içmezsen zaten öldürücü kanserin yüzde otuzu kaybolur.’’


“KANSER İLAÇLARININ ÇOĞU DNA’YI TAHRİP EDİYOR”
“DNA onarımı birde kanser tedavisi için önemli. Kanser ilaçlarının çoğu DNA’yı tahrip ediyor.” diyen Sancar, sözlerine şöyle devam etti: “Kanser hücresi de yapılan bu tahribi tamir edip ürüyor. Biz kanser ilacını DNA onarımının düşük olduğu zamanı bulup o zaman versek veya DNA onarımını kanser hücrelerinde önlesek kanser ilaçlarının etkisini arttırmış oluruz. Normal dokulara zarar vermemiş oluruz. Biliyorsunuz kanser tedavisinde en büyük sorun saçın dökülmesi, mide bulantısı. Ama biz kanser hücrelerini daha hassas yaparsak DNA onarımını azaltıp o yönden onun etkinliğini arttırabiliriz.’’

 


Nobel Ödüllü Aziz Sancar yaptıkları buluşların insan yaşamını uzatması anlamında bir etkisinin bulunduğunu sanmadığını belirterek, “Onarım mekanizmalarını çok ayrıntılı inceledik ve anlıyoruz. Onları hedef yapıp kanser hücrelerinde düşürmeye çalışıyoruz. Onu yükseltmek için de bir ilaç bulmak lazım. Tedavi yönünden, kimyasal yönden o ilaçların geliştirilmesi, bulunması lazım. İki konuda milleti inandırabilirsek ‘kardeşim sigara içme, sigara içiyorsan sonra bana gelirsin, kanser olmuşum tedavi et’ dersin, olur ama sigara içmezsen zaten bana ihtiyacın yok. Bir de dediğim gibi buluşumuzun kanser tedavisinde faydası olacak. Fakat normal insanın hayatının uzatılması konusunda, bizim yaptığımız buluşların şu anda bir etkisi olacağını sanmıyorum.’’ dedi.

kanser
aziz sancar
dna onarımı
sigara
kanser ilaçları
Yorum (2)
Ahmet Rasim Küçükusta
Özet: Kanserin çaresi yoktur ve olması da pek mümkün görünmemektedir, en iyisi sigara içmemektir. Tıptan uzak sağlıklı hayat! Olay budur! Tamamını okumak için: http://ahmetrasimkucukusta.com/2015/12/13/yazilar/elestirel-yazilar/tip-egitimi/tiptan-uzak-saglikli-hayat-2/
3
Cevapla
Mücahit Altuntaş
Eğer kanser hücrelerinin bir tamir mekanizması varsa , bu mekanizmanın güneş ışıklarıyla bağıntılı kozmik yada sirkadiyen ritmi varsa ( ki Dünyanın ve yörüngemizin böylesi bir sirkadiyen ritmi var ) tedavinin de böyle olması son derece mantıklı görünüyor. Genel etki ile öznel etkini kümülatif olması tedavi yada kanser olmama şansını artıracaktır.Sorun şu ki vücudumuzda son yıllarda çıkan mikrobiota denen bir mikroorganizma galaksisi ve o galaksinin içinde yine kendi döngülerinde olan milyarlarca hücrenin kendi döngüleri ve kanserleşme olasılıkları da "her zaman" var ! Her zamanda sosyolojik tabirlerle ifade edecek olursak anarşist yada asi hücreler olacak. Asıl mekanizma korunmak.Zaman ilerledikçe ve yaşlandıkça da kanserleşme olasılığı artacak. Biraz hayatı anlarken biraz olanlara "kanser" fobisi olmadan yaklaşmak gerekiyor. Biyolojik hayatta bir aktarım dinamiğini DNA ve DNA sistemi ile tanıdık. Alın yazımızın biyolojik ifadeleriydi. Mikrobiota yani mikroorganizma havuzunda milyarlarca organize hücre ile dinamik etkileşimde olduğumuzu anladı.(mikro çevre) , onun dışında makroçevere ve onun kansorejen etkilerini ( sigara başta ! aşırı kalori alımı , çeşitli kimyasallar vb ) tanımladık. Bilgiyi otomatize ve organize etik ve derken " teknolojide" de ivme kazandık.Bilgi aktarımı çok hızlandı. Bilim serüveni bir canlı olarak kendini türetmeyi de tanımladı ve sanıyorum açıklanmasa da uyguladı. Doly ve ötesi süreçler. Yolculuk devam edecek.Devam ediyor. Kendi aramızda organize olmayı ve Dünyadaki tüm canlılar içindeki sıradan konumumuzu da kendimizi abartmadan tanımlayabilsek iyi olacak.Kamil olacağız. Hadi bakalım. Dr.Mücahit Altuntaş İç hastalıkları uzmanı 14 Aralık 2015 ( Yılın soruna doğru ve yeni bir sirkadiyen ritmin ( yeni yılın ) başına doğru :)
0
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir