GAZİANTEP - Sağlık Bakanı Recep Akdağ, bakanlığının birey, hasta, hasta yakınlarının hakları kavramlarına, hasta güvenliğine, çalışanların hakları ve güvenliğine büyük itina gösterdiğini söyledi.
Bakan Akdağ, Gaziantep Çocuk Hastanesini ziyaret etti, sağlık çalışanlarıyla yemekhanede yemek yedi.
Hastanenin başhekimliğinde gazetecilere açıklamalarda bulunan Akdağ, dünyanın gelişmiş demokrasilerinde hasta mahremiyetine çok özen gösterildiğini, bunu Avrupa ülkelerine yaptığı ziyaretlerde gördüğünü belirtti.
Yurt dışında yaptığı ziyaretlerde, herhangi bir uluslararası toplantıya gittiği zaman bir hastaneyi ziyaret ettiğinde, yanlarında o ülkenin yetkilileri ve eskortları da bulunduğunu anlatan Akdağ, şöyle konuştu:
''Bunların önemli bir bölümü resmi bakan ziyaretleridir. Herhangi bir uluslararası toplantıya gittiğimizde de mutlaka bir hastaneye gitmişsek orada yanımızda o ülkenin yetkilileriyle, eskortlarla o hastaneleri ziyaret ediyoruz. Ülkenin gelişmişlik seviyesiyle demokrasi ve birey hakları bilinciyle orantılı olarak bu ne kadar yüksekse, bu itina o kadar artıyor. Öyle ki bu itinanın en ziyade arttığı yerlerde bir bakan olarak hiçbir hasta odasına giremiyorsunuz, ancak boş odalara girebiliyorsunuz.''
Bakan Akdağ, hasta ziyaretleri yaparken, odadaki hasta ve yakınlarından izin almadan odaya asla girmediğini, çok nadiren basın fotoğraf almak istediğinde, hasta yakını ya da erişkinse hastanın kendisine sorarak bu işlerin yapıldığını belirtti.
Başka türlü bir davranışın birey haklarına, insan haklarına aykırı olacağını, basının da bu konudaki hassasiyetinin gün geçtikçe arttığını vurgulayan Akdağ, şöyle devam etti:
''Yani bunu ne bileyim bir kaza geçirmiş vatandaşın hakkı için de böyle düşünebilirsiniz. Allah korusun düşünün, kara yolunun yanında kaza geçirmiş kanlar içerisinde yatan bir hasta, bir yaralı... Bunun görüntülerini çekip bunu televizyonlara vermeye veya fotoğraflarını gazetelere koymaya hakkımız yok. Bu bireyin hakkı açısından hangimiz böyle bir pozisyonda görüntülenmek ve basın önüne, kamuoyunun önüne çıkmak isteriz. Bunları ülkemizde de geliştirmek durumundayız. Biz Sağlık Bakanlığı olarak birey hakları, hasta hakları, hasta yakınlarının hakları kavramlarına, hasta güvenliğine, çalışan hakları ve çalışan güvenliğine büyük itina gösteriyoruz.''
-HASTANELERİN GÜVENLİĞİ VE HASTA HAKLARI-
Bakan Akdağ, Türkiye'de son 7-7,5 yılda Sağlıkta Dönüşüm Programı sırasında bütün hastanelerde çok sayıda güvenlik görevlisi istihdam ettiklerini, eskiden hastanelerin bu anlamda tamamen sahipsiz olduğunu söyledi.
Güvenlik görevlileriyle birlikte hemen hemen her hastanede bugün kameralı sistemlerle de güvenliğin sağlandığını bildiren Akdağ, şunları anlattı:
''Onun dışında hasta güvenliği ve çalışan güvenliği açısından sonuçta bir hastane ortamı olduğu için çok itina ediyoruz. Bununla ilgili özel çalışmalar yapıyoruz. Bizim için bireyin hakkı çok önemli. Bütün hastanelerimizde hasta hakları birimleri var. Bunun anlamı şudur; vatandaşımız bir hastaneye gittiğinde herhangi bir sorunla karşılaşmışsa kime başvuracağım diye asla tereddüte düşmemeli. O hastanede mutlaka hasta hakları birimi vardır.''
Bakan Akdağ, hasta hakları biriminde, yetiştirilmiş, eğitim almış bir eleman bulunduğunu, büyük hastanelerde genellikle bir ya da birden fazla sosyal hizmet uzmanı, psikolog ya da eğitim almış hemşirelerin görev aldığını ifade ederek, ''Hasta hakları birimleri, sağlık çalışanlarının şikayet edildiği, sağlık çalışanlarının peşine dedektif gibi düşülen yerler de değildir'' dedi.
Yaptıkları çalışmalar sonucunda bu birimlerin kurulmasının, sağlık çalışanı ve vatandaş arasındaki ilişkileri düzeltiğini gördüklerini dile getiren Akdağ, açıklamasını şöyle sürdürdü:
''Siz vatandaş olarak başvuracak bir yer bulamazsanız gerginlik çıkıyor, problem çıkıyor. Nereye gideceğim şimdi, doğrudan o sağlık personeliyle işinizi çözmeye çalışıyorsunuz. Oysa şimdi buna ihtiyaç yok. Bir problem mi yaşadınız, doğrudan hasta hakları birimine gidersiniz. Oradaki uzman kişiler genellikle herhangi bir yazılı dosya olmaksızın problemleri çözüyorlar. Nadiren yazılı dosyalar oluşur. Yazılı dosyalar çerçevesinde de olay takip edilir.
Bir de daha önce söylediğimiz 184 numaralı telefonumuz var. Bugün Türkiye'nin neresinde olursanız olun gece, gündüz 24 saat vatandaşlarla ilgili, vatandaş olarak bir sorunla karşılaştığınızda lütfen 184 numaralı telefonu arayın. Bütün hastanelerimizde ve bütün illerimizde 184 çözümleyicisi bir görevli vardır.''
Bakan Akdağ, vatandaşların, 184 numaralı telefonu aradığında doğrudan Ankara'yı aramış olduğunu, Ankara'da 70'e yakın iyi eğitilmiş operatörle görüştüğünü ve görüşmelerin kaydedildiğini belirtti.
Görüşmeler doğrultusunda oluşturulmuş elektronik dosyalar üzerinden problemin hangi hastane, hangi sağlık kuruluşu ya da hangi olayla ilgiliyse merkezden oraya ulaşıldığını bildiren Akdağ, şunları kaydetti:
''Diyelim ki Gaziantep Çocuk Hastanesinde bir sıkıntınız var. Gece geldiniz acilde işiniz görülmüyor. Öyle olduğunu varsayalım. 184 numarasındaki operatör sizi dinliyor, sizin meselenizi yine varsayalım ki gece saat 23.30'da olsun bu hastanedeki çözümleyiciye bildiriyor. O genellikle bir başhekim yardımcısıdır. Sizin işinizi o başhekim yardımcısı çözüyor.''
-184 ANISI-
Bakan Akdağ, 184 numaralı telefonla ilgili bir anısının olduğunu söyleyerek, şöyle devam etti:
''Bu meseleyle ilgili benim enteresan bir hatıram da var. Gerçi daha önce de bunu ifade ettim, ama çok geniş yansımadı basına. Benim kayınpederim bundan bir müddet önce zannediyorum 1-2 yıl kadar önce, Ordu'da Perşembe ilçesinde oturur, bir emekli astsubaydır, beni aradı, bir yakını ya da dostu onu aramış, Ordu'da Ağız Diş Sağlığı merkezine işte akşamın belki 9'unda 10'unda o sıralarda gitmiş, dişini yaptıramamış.
Biz şimdi Ağız Diş Sağlığı merkezlerine nöbetçi diş hekimi koyuyoruz. Eskiden böyle bir şey kesinlikle yoktu. Dişimiz gece ağrırsa akşam vakti ya özel birini bulduysanız buldunuz, yoksa sabaha kadar o ağrıyı çekeceksiniz. Aspirin mi koyarsınız dişinize, böyle enteresan alışkanlıklar da var, böyle çözmeye çalışıyor vatandaş. Orada işini halledemeyince kayınpederi aramış, o da beni aramış. Dedim ki 'Siz beni hiç aramamış olun, 184'ü bir arayın, bakalım konu çözülecek mi? Çözülmezse yine bana dönersiniz.' Aradılar yarım saat içinde mesele çözüldü.''
Akdağ, 184 numaralı telefonu aramakla sorunların yüzde 100 çözülebileceğini söylemediğini, ancak yüzde 90 oranında çözüldüğünü bildiğini belirterek, 'Onun için vatandaşlarımız, tekrar söylüyorum, 7 gün 24 saat Türkiye'nin neresinde olurlarsa olsunlar, sağlıkla ilgili bir sorunları olduğunda mutlaka 184 numaralı telefonu arasınlar, hastanelerde bir sorun olursa mutlaka hasta hakları birimlerine başvursunlar'' diye konuştu.
Bakan Akdağ, Gaziantep Çocuk Hastanesinde yakınlarından izin alınan çocuk ve bebek hastaların odalarını ziyaret etti, onlara oyuncak bebek verdi, hasta yakınlarıyla görüştü.