ANTALYA-9. Ulusal Aile Hekimliği Kongresi Antalya’da yapıldı. Türkiye Aile Hekimleri Uzmanlık Derneği tarafından düzenlenen Kogreye 500 ün üzerinde katılımcı, 2 si yabancı 94 konuşmacı katılırken katılımcılar 95 bildiri sundu.
Aile hekimliği uzmanları, asistanları ve aile hekimliğinde çalışan diğer hekimlerin katıldığı kongrede aile hekimliği uzmanlık alanıyla ilgili bilimsel konuların yanı sıra, güncel aile hekimliği konuları da tartışıldı.
9. Ulusal Aile Hekimliği Kongresi Başkanı Prof. Dr. Nezih Dağdeviren aile hekimliği uygulamasında hızlı hareket edebilmek için bütün paydaşlardan yararlanılması gerektiğinin altını çizerken mevcut uygulamayla ilgili sorunlara da dikkat çekti.
Prof.Dağdeviren “Dünyanın her yerindeki aile hekimliği sistemlerini incelemiş bir akademisyen olarak, bir geceden ertesi sabaha yaşanan değişimler olduğu gibi, onlarca yıla yayılan ve idealize edilmiş örnekler var. Türkiye için birisi için zaman, diğeri içinse kaynağının olmadığını düşünüyorum. Dolayısıyla geçiş döneminin yaşanılması kaçınılmazdır ancak bu geçiş döneminde mesleki eğitimin yüceltilerek bu geçiş döneminin sağlıklı atlatılması mümkündür. Nihayetinde varmamız gereken yer her Türk vatandaşının bir aile hekimi tarafından sağlık sorunlarının üstlenilmesidir” dedi.
İstanbul’da aile hekimliği uzmanlarına yer açılmalı
Türkiye’deki uygulamada dünyadaki örneklerinden farklı olarak bir sevk zinciri zorunluluğunun olmadığını belirten Dağdeviren İstanbul’da uygulanan aile hekimliği ile ilgili olarak aile hekimliği uzmanlarının sorunlarına dikkat çekti. Dağdeviren “Pratisyen hekimlere mecburi hizmet kuralarında İstanbul’da çok güzel yerler açıldı. Ancak aylardır İstanbul’un aile hekimliğine geçirileceği bilindiği halde aile hekimliği uzmanlarının mecburi hizmet ve yer değiştirme kuralarında ve sonrasında yapılan atamaların hiç birinde İstanbul’da aile hekimliği uzmanı pozisyonu açılmadı. İstanbul’da daha güçlü bir başlangıç için idarenin bu konuda dikkat etmesi gerekirdi” diye konuştu.
Rant mı üretiyoruz, bilim mi?
Aile hekimlerine yönelik kongrelerle ilgili de eleştirilerini sıralayan Dağdeviren şunları söyledi: Türkiye’de çok fazla aile hekimliği adıyla yapılan kongreler başladı. Herkesin aile hekimliğinin bir yerine girme çabası var. Çünkü o kongrelerin bir kısmında aile hekimi, gerek düzenleme komitesinde, gerek bilimsel kurullarında aile hekimi göremiyorsunuz. Bunun yanı sıra aile hekimlerinin emek verdiği kongreler de var. Trendden yararlanmakla, trende hizmet arasındaki farkı meslektaşlarımızın çok iyi fark etmesi lazım. Rant mı üretiyoruz, bilgi mi üretip paylaşıyoruz. Bu konuda daha seçici olmak gerekiyor. Ben başka hiçbir uzmanlık kongresine, size mesleğinizi öğreteceğim diye gitmiyorum. Ama aile hekimlerine, size mesleğinizi öğreteceğim iddiasıyla kongre düzenleyen, dernek kuran, sistem uzmanı meslektaşlarımız var.
İstanbul’da nüfus hareketleri sorun oldu
Kongreye katılan İstanbul İl Sağlık Müdürü Yardımcısı Uz.Dr.Halim Ömer Kaşıkçı da katılımcıların İstabul genelinde yaşanan sorunlara yönelik sorularını yanıtladı. İstanbul’u sağlık bölgesi olarak 6 bölgeye ayırdıklarını söyleyen Dr.Kaşıkçı “Her bölgenin nüfusu ortalama 2 milyon. Nüfus hareketlerinin çok fazla olduğu bir ilden bahsediyoruz. 8 ay hummalı çalışma yaptıktan sonra 1 Kasım’da başladık. Nüfus hareketine sahip olmak bizim ilk dezavantajımızdı. Ancak bunu TÜİK verileriyle aştık. Aşağı yukarı bir aile hekimine 3.500 vatandaş bağlayarak aile hekimlerine yaklaşık 3 650 pozisyon açtık. Yaklaşık %93’ünü doldurmuş olduk. Bu oran İstanbul için başarılı bir orandır. Neden yüzde yüz değil. Çünkü İstanbul’un özellikle perifer ilçelerinde uygun bina bulamayışımızdan kaynaklanıyor. Bazı çok merkezi ilçelerimizde de nüfusun çok fazla olduğu, ancak bina kiralarının çok yüksek olduğu ilçelerimizde de arkadaşlarımızın cari giderlerini düşünerek kiralamaktan kaçındıklarını gördük” diye konuştu.
Cari giderler harcamaya göre ödenecek
Aile hekimlerine cari giderler için ödenen ücretin İstanbul için diğer illerden daha fazla olduğunu söyleyen Kaşıkçı “Diğer illerde cari giderler için ortalama 2 700 lira ödenirken, İstanbul’da 350-400 lira daha fazla cari gider ödeniyor. Cari gider dışında ortalama aile hekimlerinin aldığı ücret 4 500-5 500 arasında bir rakam. Bakanlığın Eylül ayında yayınladığı yönetmelikle cari giderler net olarak yaptığınız harcama üzerinden ödeneceği için artık cari gider üzerinden kalan gelir olmayacak” dedi.