Sarıoğlu yaptığı yazılı açıklamada, özellikle kalp sağlığı ve kolesterol konusunda, son günlerde kamuoyunda büyük tereddütlere ve çok sakıncalı sonuçlara yol açabilecek açıklamalar ve tartışmalar yapıldığını anımsattı. Yapılan tartışmalar ve açıklamaların, bilimsel olmaktan uzak olduğunu, kişisel çıkar, husumet ve rekabetin ön plana çıkarıldığını savunan Sarıoğlu, bu durumun bazı yiyecekler ve bitkisel ilaç ürünlerinin tanıtım ve pazarlanması faaliyetlerinde de görüldüğünü kaydetti.
Kalp ve damar hastalıkları ile genel halk sağlığı açısından büyük önem taşıyan bu ve benzeri konularda kamuoyunun güven duyacağı, tutum ve davranışlarını ona göre ayarlayacağı kesin bilgilendirmeleri yapacak yasal kurumlara ihtiyaç olduğunu vurgulayan Sarıoğlu, şunları kaydetti:
''Kalp sağlığı açısından, kalp sağlığı ile ilgili politikaları ve eylem planlarının tespiti ve denetlenmesi konusunda yasa ile görevlendirilmiş ve yetkilendirilmiş 'Ulusal Kalp Sağlığı Enstitüsü' adı altında bir kurumun oluşturulması zaruret haline gelmiştir. Ulusal Kalp Sağlığı Enstitüsünde, Sağlık Bakanlığı, üniversiteler, Kardiyoloji ve Kalp Damar Cerrahisi Derneği, Tabipler Odası temsilcileri ve ilaç sanayinden temsilciler yer almalı ve bu kuruluşun özerkliği yasalarla güvence altına alınmalıdır.
Buna benzer bir kurumun, gıda ve ilaç denetimi konusunda da kurulması büyük önem taşıyan diğer bir husustur. Benzeri kurumlar ileri batı ülkelerinde on yıllar önce kurulmuş ve bu görevler konusunda nihai olarak yetkilendirilmişlerdir.''