Medimagazin logo

Sağlık sisteminin gereksiz elemanı: Pratisyenler

Sağlık sisteminin gereksiz elemanı: Pratisyenler
Abone Ol:
Medimagazin google abone ol

Bilindiği üzere Türkiyede sağlık sisteminin 3 basamağı var. 1.basamakta Düzce’de başlayıp 2010 Yılında tüm ülkeye yayılan köklü bir değişiklik yapılarak Aile Hekimliği sistemine geçildi. Dün pratisyen denilen hekimler 2 haftalık kursla Aile Hekimi oldular. Bakanın tabiriyle kaale alınmazken kaale alınmaya başladık. Günlük poliklinik sayısının yüzde 50 si ASM lerde, yapılan aşılamanın yüzde 100 ü ASM lerde, pansuman, enjeksiyon v.s. hizmetlerin yüzde 70 i yine ASM lerde yapılmakta. Aile hekimliği sistemi ile birlikte devlet 1.basamak binaların işletilmesi işinide aile hekimlerine bıraktı. Yani binanın bakımıydı, onarımıydı, faturasıydı, hizmetlisiydi, şoförüydü … tümü aile hekimi tarafından işletilmeye başladı. Müsteşar defalarca devletin bu konudaki maddi karını dile getirmişti. Hatta eskiden bakanlıkta  çalışan bir  dostum, aile hekimlerinin maaşlarının bedavaya geldiğini, devletin yüzde 100 karda olduğunu 1.basamak yükünden kurtulduğunu söylemişti. 2. Ve 3. Basamak içinde kambur ifadesini kullanmıştı.

Bu tabloya bakınca pratisyen bir aile hekimi olarak devleti kara geçirdik diye sevinirken kazın ayağının hiçte öyle olmadığını görüyoruz.

BAKANLIK: Aile hekimleri nöbet tutmak istemiyor, sabah 8, akşam 4 çalışayım, bayrama seyrana karışmam diyorlar, böyle doktorluk olmaz..!

İL MÜDÜRLÜKLERİ: Herşeyi yapmaya mecbursunuz, Tonla para kazanıyorsunuz, biz size yardımcı olmak zorunda değiliz, siz sözleşmelisiniz, sözleşmeniz fesh olabilir…

VATANDAŞ: Aile hekimim değil misin, yapmak zorundasın, hasta olmadan raporda alırım, önüne attığım kutularıda yazdırırım. Yapmazsan aile hekimimi değiştiririm bak, benim sırtımdan para kazanıyorsun…

BRANŞ UZMANLARI: Biz burda gece gündüz hasta bakmaktan geberirken oturdukları yerden 8 bin Lira alıyorlar. Baktıkları hastanın zaten yarısı RPT.

AİLE HEKİMİ UZMANLARI: Biz 3 yıl dirsek çürüttük, bunlar 2 haftalık kursla Uzman olduklarını sanıyorlar. Hem TUS a bile girmeden nasıl uzman olunuyor, haksızlık, adaletsizlik. Aile hekimliği bizim işimiz, pratisyenler gitsin acilde nöbet tutsunlar.

ACİL HEKİMLERİ: Biz burda kanla, revanla, psikopatıyla uğraşıyoruz ohh ne ala onlar oturdukları yerden hastanın en kolayına bakıp bizden yüksek kazanıyorlar.

EBE/HEMŞİRELER: Koruyucu sağlık hizmetini biz veriyoruz, asıl parayı Aile hekimleri kazanıyorlar.

MALİYECİ: Bordrolar, ödemeler bizim önümüzden geçiyor, aile hekimleri en çok kazanan memurlar.

VALİ İLHAN ATIŞ: Adana Valisi İlhan Atış, doktorlara, “Benden 3 bin 500 lira daha fazla maaş alıyorsunuz, ağlamayın” diye seslendi.
…V.S. Örnekleri çoğaltmak mümkün.

Aile hekimliği başladığında çok mutluydum, iyi para kazanıyor, devletimi kara geçiriyor, sadece bana özel bir nüfusa hizmet veriyordum.

Geldiğimiz noktada bana kayıtlı nüfustan ücret alıyor ama herkese hizmet veriyorum, sadece 1.basamak ta değil 2.basamaktada devletimi kara geçiriyorum. Diğer hekimlerin ücretleri yükselirken benimkisi düşerek aradaki makas kapanmış oluyor. Koruyucu hizmeti uçan kuşa bile yapar hale geliyoruz, malum polio kampanyaları ve daha çok yabancı uyruklu hasta..

Zaten ülkemizde triajı hastalar yapıyorlar, istedikleri hastaneden istedikleri uzmandan randevu alabiliyorlar. Yani 1.basamaktaki triaj işi vatandaşa devredilmiş.

Aile hekimliği bir çıkmaza girmiş ve hızla bataklığa saplanmıştır. Çırpındıkça daha fazla batmaktadır. Hiç kimse pratisyenleri kaale almamaktadır. Ülkemizde işin niteliğine değil alınan ücrete bakılarak yorum yapılmaktadır.

Aile hekimliğinde pratisyenler gereksizdir, hiç bir işe yaramamaktadırlar, sistemden çekilip sistemin rahatlatılması gerekmektedir. Pratisyenler sistemden çekilince Aile hekimi uzmanları ve diğer brans uzmanları poliklinik hizmetlerini vermeli, ebe/hemşireler koruyucu hizmete devam etmeli, Acillerde ki hekimlerin içi soğumalı, Bakanlığın pratisyenlerden çektiği çile sona ermelidir.

Pratisyensiz günler dileklerimle..

 

DR.ENSAR AK
@ensarkadir (Twitter)

 

Bu yazının tüm hakları Medimagazin'e aittir. "www.medimagazin.com.tr" biçiminde aktif bağlantı kurulabilir. Açık kaynak göstermeden yapılan alıntılar için yasal takip yapılacaktır. ©


 

sağlık
sisteminin
gereksiz
elemanı:
pratisyenler
Yorum (33)
ali veli
bu haber değilki yorum . hiç yakıştıramadım
0
Cevapla
acil dr.
acilde de pratisyenler ezilmektedir.hem bakanlık hem de idare her türlü baskı ve adaletsizliği acillerde uygulamaktadır.yıllık izin bile verilmemektedir.hakkımız haram olsun.
0
Cevapla
Opr.Dr.Rasim Levent Kılıçaslan
PRATISYEN HEKIMLER HEKİMLİĞİN BEL KEMİĞİDİR ! Aile Hekimi Pratisyen Hekim arkadaşlara Sağlık Bakanlığı tarafından "Aile Hekimliği uzmanlık eğitimi ve uzmanlığı" verilmesini sonuna kadar destekliyorum. Bunu ötesinde "okul hekimliği", "iş yeri hekimliği", "turizm hekimliği" de hem sahada eğitim ve uygulama hem de aile hekimliği gibi takviye eğitimle bu ünvanlar da hak eden Pratisyen Hekim arkadaşlara verilmelidir. Böylece Tıp Fakültesi sonrası "ne olacam" karamsarlığı ve TUS çilesi bitecektir. Aciller ne olacak derseniz Aile Hekimliği modeline benzer TUS muhafiyeti ile "Acil Tıp Uzmanlığı" sistemi getirilmelidir. Tıp Fakültesini biteren arkadaş TUS kazanamazsam biterim derdinden kurtulur, Pratisyen Hekim arkadaşlar da "Okul Hekimliğİ Uzmanı","İş yer Hekimliği Uzmanı", "Aile Hekimliği Uzmanı" yada "Acil Tıp Hekimliği Uzmanı" ünvanını alabilirler. Kızanlar olabilir ama bilim sınavını geçmeden vaktiyle aile hekimliği ihtisasına girenlere hak da bu insanlara hak değil mi bu ünvanlar. Tıp Etiği ve Tarihi Anabilim Dalları ise öncü rol oynayarak Hukuk Fakülteleri desteği ile "Tıp Hukuku ve Yönetsel Tıp" Uzmanlık programına öncelikle doktora seviyesinde başlayarak profesyonel kamu-özel yönetici Tıp Doktorlarını yetiştirmelidirler.
0
Cevapla
Mücahit Altuntaş
Özet "Zaten ülkemizde triajı hastalar yapıyorlar, istedikleri hastaneden istedikleri uzmandan randevu alabiliyorlar. Yani 1.basamaktaki triaj işi vatandaşa devredilmiş" İşin önemli arıza alanı burası ama salt burası değil.Tüm sisteme odaklanmak gerekiyor. Yani ? Siyasetin , cehaletin , günübirliğin anlayışını değil doğruların , bilimsel yöntemlerin , hepsinden önemli toplumda çoklu denetim ve eşgüdümün kurallarını işletmek gerekiyor.BEn oyu aldım anahtar bende anlayışı sağlıkta eşgüdümü , açıklığı , samimiyeti bozmaktadır. Bilginin sonu yok ,kariyerinde , uzmanlığında.Yani bilgi ve uzmanlığın yerli yerinde kayıt ve paylaşılması gerekiyor.Sağlık sisteminde bu yok ! Hekim arkadaşların , sağlık sisteminin , siyasi erkin "genel tutum olan" uzmanlık fetişizmi yapmak yerine pratisyen hekimin iyi bir eğitimle ve 2.basmak hekimliği ile eşgüdüm halinde çalışması ile kolaylıkla çözeceği yaklaşımları pekiştirmek , işletmek gerekiyor. Sağlığı ticari unsurlardan ayırmak önce zarar verme prensibini edinmek gerekiyor. Sağlığı , hekime ve hastaneye gitmke değil nasıl yaşıdığın ile ilgili olgular kümesine dönüştürmek gerekiyor. Ama sistem öyle işliyor ki , insanlar ve genel yaklaşım hep kendi uzmanlığını ve yaptığı işi pazarlama derdinde.Balık baştan kokuyor. Burada sağlık olmaz.Biz , gelişmiş ülkelerin teknolojisini ve ilaçlarını piyasalaştırdığı ürünleri "yerli yerinde değil" gereksiz kullanan ülkeler dönüşürüz.İş gücü anlamında pazar ve ucuz emeğe dönüşürüz.Sürekli uzmanlık ve akademik kariyerlerden tükenme sendromu yaşayan insanlar. Gereksiz , oryantasyonu olmayan bir sürü uygulama ve işlemeler.Olasılık hesabını çalıştırmayan kanıta dayalı tıbbın aşırı ve pahalı biçimde fetişleştirilmesi.Malpraktis baskısı.Gereksiz iş ve stresler. Tıpkı sağlık sistemimiz gibi.3-5 kat artan sağlık harcamaları ama belki tek kazancı "tükenme sendromu yaşayan hekimlere ve sağlık personoline" biraz daha ulaşma imkanı. Anlamı var mı? Sormamız gerekiyor.Sistem maliyet ve sonu gelmez pesonel açığıyla ve hantallaşmasıyla , insanlar sonu gelmez iş ve eğitim yüküyle baskı altında. Derdim bu.Bunu anlatmak.Bunun siyaseti , dini imanı ahlakı yok.Hepimizi vuruyor.Vuracak. ABD de aşırı pahali bu sistem biraz daha kapsma alanı ve şemsiyesini genişletecek diye kriz çıktı ! Mili gelirimiz ABDden daha mı çok ? Pahalı bir sağlık sisteminin peşinden koşmanın , bu siyaseti sürdürmenin anlamı yokBuu anlatmaya alışıyorum.Bu sorun sağlıkta her alanda taşma etkisiyle karşımıza çıkıyor.Ben hep aynı sistem sorunlarını yazıyorum. İşin ideolojisi bir yana , ticarileşmesi bir yana , bizim ayrıca teknik anlamda "dezoryante ve eşgüdümü olmayan" sağlık sistemimiz ( sorunumuz ) var. Yani ? Kaliteli , konforlu , nitelikli sağlık sistemine , hekimlik eğitimine , eşgüdümlü ve yerli yerinde uzmanlık kullanımına farkındalık diliyorum. Saygılarımı sunuyorum. Dr.Mücahit Altuntaş İç hastalıkları uzmanı
0
Cevapla
AHMET
Bütün Pratisyen arkadaşlar istisnasız tek fire vermeden beş gün izin-rapor alsalar ve işe gelmeseler, balon gibi şişirilen bu defolu sistemin nasıl patladığını, çöktüğünü sıradan zekalı insanlar bile görür.
1
Cevapla
Yorum Yaz
0/300

Bu haberler de ilginizi çekebilir