Maliye Bakanlığı'nın sağlık hizmetlerinde "paket fiyat" uygulamasına geçmesi, özel hastanelerin tepkisine neden oldu.
Tüm muayene ve teşhis ücretlerine "hasta başı" tek fiyat uygulanmasına itiraz eden özel sağlık kuruluşları "boykota" hazırlanıyor. Sağlık İşletmeleri Federasyonu gelişmeleri değerlendirmek üzere yarın Ankara'da toplanıyor. Özel Hastaneler Platformu Derneği Başkanı Dr. Mehmet Altuğ, yarın yapılacak toplantıdan boykot kararı çıkabileceğini belirterek, "Acil hastalar dışında resmi hasta kabulünü durdurabiliriz" dedi.
Hükümetin, sağlık harcamalarına yönelik olarak kaynakların tasarruflu ve etkin kullanımını sağlamak, sağlık kuruluşlarının faturalama işlemlerini, geri ödeme kurumlarının ise fatura inceleme ve ödeme işlemleri kolaylaştırmak amacıyla başlattığı uyguladığı "paket fiyat" uygulamasına özel sağlık kuruluşları büyük tepki gösteriyor. Maliye Bakanlığı'nca hazırlanan ve 1 Temmuz Cumartesi gününden itibaren yürürlüğe giren, "Tedavi Yardımına İlişkin Uygulama Tebliği"nde hasta başına verilen ücretlerin düşük olduğunu düşünen özel sağlık kuruluşları boykota hazırlanıyor.
Tüm muayene ve teşhislere tek fiyat uygulandığı tebliği değerlendirmek üzere Sağlık İşletmeleri Federasyonu, yarın başkentte olağanüstü toplanıyor. Yapılacak toplantıda, fiyatların artırılmaması halinde özel sağlık kuruluşlarının "resmi hasta kabulünü durdurma" kararı alacağı öğrenildi.
Öte yandan, Özel Hastaneler Platformu Derneği Başkanı Dr. Mehmet Altuğ, yürürlüğe giren tebliğin özel hastanelere yaşam hakkı tanımadığını savundu. Altuğ, sağlık sisteminde yaşanan olumsuzlukları önlemek ve tasarruf sağlamanın yolunun 'paket fiyat' olmadığını ifade ederek, "Bu tebliğe çok ciddi tepkilerimiz var. Uygulamayla hastalar mağdur olacak, teşhis ve tedavileri gecikecek. Çünkü tüm teşhis ve tetkiklere tek fiyat verildiği için, resmi, özel ve üniversite hastanelerinde olabildiğince az tetkik yapılacak, belki bir çoğu yapılmayacak. Bu hastaların mağdur olmasına neden olacak" diye konuştu.
Tebliğe göre öngörülen ücretlerin çok düşük olduğunu anlatan Dr. Altuğ, şunları söyledi:
"Bir tasarruf yapılması gerekiyorsa bu yöntem doğru değil. Provizyon sistemi geliştirilmeli ve etkin denetim yapılmalıdır. Bununla birlikte Özel Sağlık İşletmeleri Federasyonu'na yetki verilmeli. Böylece federasyon kendi içindeki iç denetimi kendi yapmalıdır. Kimse bindiği dalı kesmeyi istemez. Uygulamayla tetkik imkanları sınırlanıyor, yani daha az tetkik yapılacak. Belki bir takım tetkikler yapılacak. Bu resmi, özel ve üniversite hastanelerinde böyle olacak. Kamu sağlık işletmelerine 25 YTL, özel sağlık hizmetlerine 30 YTL paket fiyat öngörülüyor. Bu fiyatlar makul değil. Ortalama rakam vermek yanlış, tam donanımlı ve donanımsız hastanelere aynı rakam veriliyor."
Özel Sağlık İşletmeleri Federasyonu'nun yarın yapılacak toplantıda boykot kararı alabileceğini söyleyen Altuğ, "Acil hastalar dışında resmi hasta kabulünü durdurabiliriz. Bu da özel sektör kapısı kapanan vatandaşlarımızın tekrar eskiden olduğu gibi devlet hastanelerine yönlenmesine yol açacak. Durum böyle olunca da kuyruklar artacak, olan yine vatandaşa olacak. Sağlıkta bu kadar ciddi iyileşmeler yapılmışken, tekrar geçmişe dönmenin bir anlamı yok. Bit pazarına nur yağacak. Kantarın topuzu kaçtı. Sabrımızı sınıyorlar" açıklamasında bulundu.
"Hastaneler, otel değildir, 'her şey dahil' uygulaması yapılamaz"
Doğru Yol Partisi (DYP) Genel Başkan Yardımcısı Saffet Arıkan Bedük, hükümetin, sağlık harcamalarına yönelik olarak kaynakların tasarruflu ve etkin kullanımını sağlamak, sağlık kuruluşlarının faturalama işlemlerinin, geri ödeme kurumlarının fatura inceleme ve ödeme işlemlerinin kolaylaştırılması gerekçeleriyle "paket fiyat" uygulamasına geçmesine tepki göstererek, "Hastaneler, otel değildir, 'her şey dahil' uygulaması yapılamaz" dedi.
Bedük, konuya ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, tedavi yardımına ilişkin uygulama tebliğinin çağdaş tıp bilimi ve insan haklarıyla bağdaşmayan bir düzenleme getireceğini iddia ederek, hastalık farkına bakılmaksızın, hasta başına, maliyetin çok altında düşük bir ödeme yapılmasının ilkel bir sağlık sistemine yakıştığını savundu.
Özel ve resmi sağlık kuruluşları için belirlenen hasta başı ödeme rakamlarının ortalamada maliyetin bile yaklaşık yüzde 30 altında olduğunu ve kuruluşların vatandaşlardan fark istemek zorunda kalacaklarını belirten Bedük, parası olan kişilerin iyi sağlık hizmeti alabilecekleri bir döneme girildiğini kaydetti. Bedük, uygulamanın mecburi sonucunun tetkik sayısının azalması olacağını ifade ederek, "Erken teşhis imkanları azalacak ve Türk halkının sağlığına darbe vurulacak" dedi.
3 yıl önce teşvik edilen özel sağlık sektörünün şimdi batma noktasına geldiğini iddia eden Bedük, 250 bin kişinin istihdam edildiği özel sağlık sektöründe bu tebliğ nedeni ile yaklaşık 100 bin kişinin işine son verilmesi zorunluluğu doğacağını ve ciddi bir vergi kaybının ortaya çıkacağını savundu. Özel sağlık kuruluşlarında hizmet alan Emekli Sandığı ve SSK'lı hastaların sevinci ve memnuniyetinin yarıda kaldığını ifade eden Bedük, "Üniversite hastanelerinin maddi imkanları azalacağından araştırma ve eğitim fonksiyonlarında zafiyet oluşacaktır. Sistemin içinde zayıf noktalar varsa, hükümetin görevi denetlemek ve bunu cezalandırmak olmalıdır. Tasarruf yapılacak bu kadar çok konu, bu kadar çok yolsuzluk varken halkın sağlığıyla oynamaya hükümetin hakkı yoktur" şeklinde konuştu.
İHA